Sessizlik oluşmuştu.Yüzüme masum suratıyla bakıyordu ve yine ciddiyetini takınarak:
"Benim için bir çalışanımın böyle giyinmesi uygun değil."
Hiç de tatmin edici bir cevap değildi ve sadece bahane türetmeye çalışıyordu.
Ben de biraz tırsıyordum ama sonuçta patronum olması giyimime karışabileceği anlamına gelmiyordu:
"Efendim üzgünüm ama siz evdeyken yaptıklarıma karışabilirsiniz ama özel hayatıma karışamazsınız."
Bu ne cesaret dedim kendi kendime.Bir yandan o kadar korkuyordum ki...
Yanıma yaklaştı ve yüzü bozulmuştu ama bozuntuya vermedi ve devam etti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Böyle gitmeni istemiyorum Selena.Bu kadar."
Rahatsız olduğu belli oluyordu.Galiba gerçekten kıskanıyordu.Gülsem mi üzülsem bi arada kalmıştım.Kızlar da arkada sevinç dansı yapıyordu büyük ihtimal.
Biraz daha zorlamak istiyordum.
"Çekilebilirsin."
Çözmesi gerçekten zor biriydi...
Bay Bieber evdeki spor salonuna iniyordu.Ben ise kızların yanına gittim.Bu kısımda kulaklarımı tıkamam gerekiyordu..
"Ayyyyyyyy"
"İşte bu ya bu!!"
"Ya ben ne dedim zaten biliyodum!"
Mükemmel mutluluk danslarına beni de kattıktan sonra analizlere geçtiler.
Sarah ellerimden tutup gözlerimin içine bakarak:
"Beni dinle güzelim .Bay Bieber bi kadına karşı hiç bu kadar ısrarkar olmamıştı.Senden hoşlandığını düşünüyorum.Ayrıca ne zaman bir şeye morali bozuk olsa veya üzülse hemen spor salonuna iner.Onun alışkanlığıdır bu.Demek ki senin böyle giyinmen moralini bozdu.O da spor yaparak kafasını dağıtıyor."
Yüzümde oluşan tebessüme engel olamadım.Rose ise heyecanlı bir şekilde kafasını onaylar biçimde sallıyordu.
Yüzümde oluşan tebessümden sonra en sonunda konuştum.
"O kadar teşekkür ederim ki..Gerçekten.Bana çok yardımcı oluyorsunuz.Siz olmadan burda çalışsaydım her şey o kadar zor olurdu ki."
