Sana Adadığım Gece - Bölüm 1

3.4K 109 2
                                    

Her sabah olduğu gibi berbat alarmımın sesiyle uyandım. Saat 07.16'yı gösteriyordu. Okula lanet ederek doğruldum yatağımdan. Yastığımın ters yönüne doğru tekrar devrildim. 2-3 dakika daha yatıp ayaklandım. Yüzümü yıkayıp mutfağa geçtim. Evde kimse kalmamış, herkes işe gitmişti. Masanın üzerinde artan patatesi yedim, montumun iç cebindeki son sigarayı yaktım ve çıktım evden. Her zamankinden daha farklı bir soğuk vardı dışarıda. Yavaş yavaş da kar düşüyordu uzun kıvırcık saçlarımın üzerine. Sigaram bitti, ayaklarımın ucuna atıp üzerine bastım. Sonunda geldim okula. 15 gün tatil yaptıktan sonra tekrar okula gelmek, zoruma gidiyordu. Hemen bizim çocukların yanına gittim, sarıldık, şakalaştık ve İstiklal Marşı okumak için sıraya dizildik. Her zamanki gibi müdürümüz yine boş bir konuşmayla başlattı kalan okul dönemini.

Sıkıla sıkıla dinledik öğretmenimizi, sınıflarımıza geçmek üzere dağıldık. Sınıfa girdim, duvar tarafı en arka sıraya fırlattım çantamı ve oturdum. Hala lanet ediyordum, "Neden okuyoruz ki?" diye sorup duruyordum kendime. İlk ders matematikmiş, öğretmen girdi içeri ve her tatil sonrası yapılan konuşmayı tekrarladı. "Çocuklar ! Tatil havasından çıkın,derslerinize odaklanın, çalışmak zorundasınız." Bla..bla...blaa. Söylediklerini dinlemedim bile, nasıl olsa çalışmayacaktım. Tenefüs zili çaldığında koşarak çıktım sınıftan, ellerim cebimde, kulaklığımda Nirvana çalıyor, kantine doğru yürüdüm. Çikolata alıp arkamı döndüm ve gördüğüm o görüntü... Aman Allahım ! Okula yeni bir kız gelmiş, 10.sınıflara.

Gülerken gördüm onu ilk kez, dedim ki kendi kendime "Bu kız bana gülmeli, başkasına değil."  Hemen bizim çocukların yanına gittim. "Beyler okula yeni bi kız gelmiş, offff ! Öyle güzel gülüyor ki" Hepsi bana tuhaf tuhaf baktı, sonra kahkaha atmaya başladılar. Murat aradan çıkıp, "Meertt kardeşim, aşık mı oldun sen ilk görüştee?" dedi, hepimiz güldük. "Çok güzel gülüyor be kanka, bana gülmeli o kız." dedim. "Adını soyadını öğrenelim kanka o zaman, yazarsın kıza, tanışırsın, yaparız be bişeyler." dedi Ahmet.  Ders zili çaldı, yolda 10.sınıflardan Dilarayı gördüm. "Dilara, 10.sınıflara yeni bi kız gelmiş adı ne ya biliyo musun?" dedim.  "Eda" dedi. Sanırım aşık oluyordum, hayatımda ilk gez gördüğüm bir kıza.

Okuldan çıkıp eve yürürken yavaş yavaş, aklımdan çıkmıyordu gülüşü. Sürekli o sahne. Sanki replay tuşu basılı kalmış bir filmi izliyor gibiydim. Eve girdim, yatağın üzerine çantayı fırlatıp direk bilgisayara oturdum. Kızı arıyordum, bulmam gerekliydi. 15 dakikalık bir arama sonucu, buldum Edayı. Arkadaşlık isteği gönderdim ve beklemeye başladım. Karnımın aç olması, sigara içme isteğim, hiçbir şey umrumda değildi. "İstek gönderildi." yazısına bakıp duruyordum. Sağ üst köşede "Eda arkadaşlık isteğini kabul etti." yazısını gördüğüm an yaşadığım sevinç...  Karneye 1 düşecek dersin 2 düşmesi gibi sevindim. Mesaj atmak geliyordu içimden ama korkuyordum. "Ne yazabilirim ki ?" dedim kendi kendime. "Selam." ? Çok klişe, merhaba da olmaz. Kızı araştırmaya başladım, müzik zevkleri, nerelere gidiyor, ne yapmayı seviyor. 1 hafta kızı araştırdım, hakkında bilgiler edindim. FBI ajanı gibi çalıyordum adeta. 1 haftanın sonunda mesaj atacak cesareti buldum kendimde ve yazdım. 


- Eda?
+ Efendim.
- Nasılsın ?
+ İyiyim, sen?
- Bende iyiyim, teşekkürler. Şey diyecektim rock grubu tişörtleri varda elimde, ister misin ?
+ Hangi grupların var ?
...

Bu şekilde konuşmaya devam ettik, yarın okula getir bakarım dedi. İnanamıyordum, yüz yüze konuşacaktık. En uzun gece 21 Aralık diyorlar, yalan. En uzun gece, nesnel değil öznel bir yargıdır ve benim en uzun gecem, o geceydi. İlk tenefüste kantine indim, Edanın yanına gidip yavaşca 2 kez dokundum omzuna. Arkasına dönüp tebessüm etti "Aa merhaba." dedi. Bana ilk gülüşü ve söylediği ilk cümle. Asla unutmayacağım. "M-m - Merhaba" dedim kekeleyerek. Elimde 4 tane tişört vardı, masanın üzerine koydum. "Hangisini istersen.." dedim. Nirvananın tişörtünü seçti, "Ne kadar ?" diye sordu. Bi an durdum. Tişörtü kıza satamazdım, hediye etmeliydim ama dümdüz vermek de olmazdı. Aklıma bir fikir gelmişti. "50 Lira". dedim "Üstümde yok, hem çok pahalı, sonra alırım." dedi. Morali bozulmuş gibiydi ve ben mutlu olmuştum, çünkü yapacağım şeyden haberi yoktu. Dersini öğrendim, koşarak sınıfına gittim, tişörtü çantasının en altına sakladım. Çıktım sınıftan. Okul bitene kadar görmedi sanırım, hiç gelmedi yanıma. Koridorda birbirimizi gördüğümüzde, gülümsüyorduk artık. Her şey harika gidiyordu.

Okul bitti, eve geçtim merakla bilgisayara oturdum. Mesaj kutucuğu yanıyordu. O an yüzümdeki tebessüm, içim kahkaha atıyor ama dışarıya sadece gülümsüyordum. Edadan mesaj vardı, "Ya sen harika birisin, çok teşekkür ederim gerçekten, nasıl teşekkür edeceğimi bilemiyorum." Ne desem bilemedim o an. "Rica ederim, sen gül yeter." yazdım. O gün tekrar konuşmadık.

Her gün 1-2 saat konuşuyorduk mutlaka, 1 ay bu şekilde devam etti. Harikaydık, birbirimize çok benziyor, aynı müzikleri dinliyorduk. Artık ona sevdiğimi söylemenin zamanı gelmişti sanırım. Telefonuna mesaj attım: "Tenefüste 1. kattaki son sınıfta seni bekliyor olacağım." Tenefüs oldu, sınıfa geldi.

-Eda

+Ömer

-Sana bir şey söylemeliyim?

+Tabi canım, dinliyorum.

-Sanırım şey, ben seni seviyorum

+ A..a. anlamadım

-Eda okulun ilk günü, ilk tenefüs gördüm seni. Kantinden çıkıp kafamı çevirdim, gülüyordun. O an sevdim ben seni. En saf zamanında sevdim, bu kız dedim kendi kendime, başkasına değil bana gülmeli dedim. Bana güler misin bundan sonra ? Benim olur musun ?

...

Sana Adadığım Gece (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin