𝐈̇𝐦𝐨𝐢~ 𝐒𝐜𝐡𝐨𝐨𝐥 || 𝐋𝐢𝐬𝐤𝐨𝐨𝐤

•36

Yeri ve Aeyrin shipi için de bir kısım ayırdım. Baya seveceksiniz🤡
______________

Yazar Anlatımından

Yerim ayakkabılarını giyiniyorken bir yandan da kolunda olan saate baktı. Aeyrin ile bu gün sinemaya gireceklerdi. Tüm günü birlikte geçirmeleri bir yana, Yerim dün bunu çok düşünmüştü. Belki bir yakınlaşmaları olur diye umuyordu.

Sinemada yan yana otururken mısırı almak için ellerini uzantıklarında elleri birbirine değecekti, belki Aeyrin kafasını omzuna koyacaktı. Hatta gecenin sonunda farklı bir atmosfer bile olabilirdi.

Üzerine kısa bir göz gezdirdi. Siyah yüksek bel pantolonunun üzerine giyindiği siyah beyaz çizgili sweeti ve beyaz sporlarıyla çok sportif bir görünümü vardı. Kahverendi saçlarını yukardan bağlamış ve sırt çantasını tek omzuna atmıştı.

Onu gören Bayan Kim tek kaşını kaldırarak Yerime baktı. Yerim üzerinde bakışlar hissedince arkasına dönme gereği duydu. Annesi ona bakarken ayağa kalkıp anahtarını aldı.

"Kim Yeri, sabah sabah kahvaltı yapmadan nereye gidiyorsunuz acaba?"

Kahvaltı yapmak istememişti. Heyecandan midesine bir şey girmeyecekti. Bunu o da biliyordu.

"Canım istemiyor, Aeyrin ile buluşacağız anne"

Bayan Kim'in sorularına tutulmadan kapıdan çıktı Yerim.

Hava aydınlık ve güzeldi, güneş olsa bile hava hafifçe esiyordu. Yazın geleceğini duyurduğu yemyeşil ağaçların arasında binadan çıktı.

Çok sürmemişti ki büyük AVM'ye vardı. Kapıdan içeri girip kontrolden geçtikten sonra kendisini görüp tanıyan akrabalarına kısa bir selam verdi. Hızlı adımlarla yürüyen merdivenlerden ikişer ikişer çıkarken son kata varana kadar terlemişti.

Saat 11 olsa da insanlar kalabalık gruplar halinde geziyorlardı. Bu kalabalıkta Aeyrin'i aramak için telefonunu çıkarmıştı ki Aeyrin onun koluna dokundu.

Yerim ona biraz bakıp nefes kesici görüntüsüne baktı. Yerim'in aksine Aeyrin etek giyinmişti. Siyah, çiçekli hafif bol elbisesinin üzerine beyaz nefes alan bir kazak ve beyaz kazağına uyan spor ayakkabıları vardı. Saçlarını dalga dalga yapmış ve hafif bir makyajla her şeyini tamamlamıştı.

Ufak bir selamlaşıp sarılmanın ardından içerisinin ılımlı havasında ayak üstü sohbete başlamışlardı. Planları şuydu, mağazaları gezeceklerdi. Yemeklerini yedikten sonra filme girip geri evlerine gideceklerdi. Ama bilirsiniz ki planlar her zaman istendiği gibi gitmez.

Filmin başlamasına 1 saat kala yemek fastına geçmişlerdi. Tabii Yerim o yemek sohbetinde çok şey öğrenmişti. Mesela Bayan Jeon her zaman kızına az yağlı şeyler yemesini söylermiş. Veya okul günleri yemek yemek yerine tüm parasını süre verip süt ile beslenmesini.

Eğlenceliydi. İki kızın bu kadar mutlu bir şekilde anlaşması, çok iyiydi. Hatta alışveriş sırasında Yerim onun için kostümler giyinmiş, Aeyrin ise yemek sırasında küçük çocuklarla kavga etmişti.

Kavga sebebiyse istediği menünün yanında oyuncak çıkmıyordu. Bunu duyan çocuklar da ona bakıp gülünce kavga çıkmıştı. Yerim buna pek şaşırmamıştı. O Jungkook'ın kardeşiydi. Nefes bile alsan seninle kavga edebilirdi. Bir nedene ihtiyaç yoktu.

İki kızın yemekleri bitince zaman kaybetmeden tekrar en üst kata çıktılar. Sarı ışıklar ile süslenmiş üst kat; Merdivenlerden çıkınca karşınıza  film karakterlerinin karton standları çıkıyordu. Ayrıca sinema odaları 7 taneydi. Her odada toplam 66 kişilik yer vardı. Sıra sıra dizilmişti. Her basamakta 10 koltuk vardı.

Bilet numaralarına bakarken hayal kuruyordu Yerim. Belki romantik bir anları olacaktı? Ama dediğim gibi, planların gidişaatı istenilen şekilde gitmeyebilirdi. Sonra 2 koltuk yerine 4 koltuk aldığını gördü.

Anlamsızca arkadan gelen Aeyrine bakış attı. Elinde iki tane kola vardı.

Yerim en uç köşeye otururken Aeyrin yanına gelsin diye bekledi. Fakat Aeyrin arasına 1 boşluk bırakarak oturdu. Tek kaşını kaldırarak Aeyrine baktı Yerim.

"Ne? Dirsek dayama yerlerini kimse ile paylaşmak istemiyorum"

Jeon Aeyrin, kendi genetiklerine ihanet etmiyordu. Aynı odunlukla kendisine dönen Aeyrine gözünü kısarak baktı Yerim. Hevesi kursağında kalsa da Aeyrin ona bakıp gülümsedi.

Jungkook'un kardeşi olduğunu bir kez daha kanıtlamıştı.

Filmin gösterimi başlamadan hemen önce Yerime göz kırparak konuştu.

"Para benim, koltuk benim, dirsek ve bilet de benim; Bebeğim"

-Dr_Blues