·22

2.3K 152 66
                                    

Yepyeni bir hikaye yazmaya başladım. Biliyorsunuz internet olmadan da hikaye yazabiliyoruz. Resmi olarak İmoi~ Police adında bir fic yayınlayacağım. Umarım hoşunuza gider bu arada hikayenin bir dönüm noktası var. Oda bu bölüm, bu bölümde karakterlerimiz yeni birşeyler yaşayacak ve sizde herşeyi çok çok çok daha iyi anlayacaksınız.
İyi okumalar conconlaar

___________________

Yazar anlatımından

Kavganın ve Yerim'in ağlamasının üzerinden koskoca bir hafta geçmişti. Bastırılması zor olan duygular birkez daha kendini ortaya atarken Jungkook ve Lisa bu süre zarfında hiç konuşmamışlardı.

Dıştan bakıldığında ayrılmış denilen ikili aslında hiç ayrılamamıştı. Belki kaderin bir cilvesi belki de hayatın onlara karşı oynadığı tek taraflı bir oyundur bunlar. Jungkook ve Yerim, ilk defa normal bir ifadeyle sohbet ediyorlardı.

"Beni sevmediğini biliyorum Jungkook, nefret etmekte o kadar haklısın ki bazen bende kendimden ve korkaklığımdan nefret ediyorum."

Titrek bir nefes alarak devam etti Yerim. Onu kahvesini içerek dikkatle dinleyen Jungkook, bu konuda hiç yardımcı olmuyordu.

"Her zaman eşcinsellik kötü bir hastalık olarak söylenmişti. Bilirsin, kimse düşündüğümüz gibi değildir. Ben hep erkekleri sevdiğime inanmak istesem de duygularım ağır geliyor."

Jungkook ellerini masanın iki yanına koymuş ve Yerim'e biraz daha yaklaşmıştı. Sesi çatlayarak geliyordu. Duymak zorlaşsa da anlayabiliyordu cümlelerini, dolan gözleri onu her yerden ele veriyordu zaten.

Jungkook konuyu kavramıştı. Yeri aslında kendi cinsinden hoşlanıyordu, bunu asla garip bulmadı çünkü kendi etrafında da gay çiftler vardı. Örnek Hoseok ve Yoongi hyungu. Bu hastalık değildi sadece homofobik insanların nefret ettiği için kullandıkları anlamsız kelimelerdi.

"Evlenmek istemiyoruz Kook. Yaşımız ve isteklerimiz zıt. Belli ki sen Lisa'yı unutamadan bana geldin. Bunun nedenini bilmesem bile sormam"

Yerim'in bu üzücü haline şaşırdı Jungkook. Yeri hep inatçı ve gıcık biri olmuştu onun için. (Okuyucuların %80 sevmiyordu net bilgi)

"Jungkook bir anlaşma istiyorum senden, benim yanlış kişi olduğumu kanıtlamamız için birşeyler yapmamız gerek. Lütfen.."

Jungkook da zaten bunu istiyordu. Fakat buna sevinmişti, Yeri artık gıcık veya zorla arayıp konuşacağı biri olmayacaktı. Belki onun sayesinde Lisa ile tekrar barışıp ailesine sevdirecekti?

Ama bu çok zor gibiydi, annesi seviyordu Lisa'yı. Fakat babası için işler daha önemliydi ve uzun süredir kendini belli eden bir hastalığı vardı. Şirketi idare edecek kişi Jungkook olacaktı, ona yakışır bir gelin istiyordu. Duygularını umursamadan.

"Yeri, bunu bende çok istiyorum ama sikeyim istediğim hiç bir şey olmuyor"

Yeri birkaç saniye sadece kahveaine odaklandı, ardından kafasında bir ampul yanmış gibi ışıl ışıl gözlerle baktı Jungkook'a.

"Jungkook, doğum günün. 1 ay sonra doğum günün var"

Kaşları merakla havalanan Jungkook anlamadığını belli mırıltılar eşliğinde dile getiriyordu.

"Ne yani?"

Yeri onun bu haline göz devirdi.

"1 Ay, doğum gününe kadar sabretmeliyiz. Çünkü yaşın dolucak ve sen şirkette yüzde yirmi oranla pay alacaksın"

Aklına gelenlerle duraksadı Jungkook. Aeyrin ve Jungkook'un doğum günleri hep aynı gün kutlanırdı. Aeyrin de şirketten %10 hisse alacaktı. Bu demek oluyor ki babası artık onu Lalisa'nın yaşlı babasını işten kovmakla tehdit edemeyecekti.

Sevinçle gülümsedi Jungkook, yarım saattir onları izleyen Lalisa'dan habersiz...

-Dr_Blues

𝐈̇𝐦𝐨𝐢~ 𝐒𝐜𝐡𝐨𝐨𝐥 || 𝐋𝐢𝐬𝐤𝐨𝐨𝐤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin