GEÇMİŞ 1815 İLK KRAL DETRİA

71 5 0
                                    

Tanrıça heykelinin etrafında duran üç savaşçıdan birinin kılıcı birinin oku vardı.Diğeri ise neredeyse bütün dövüş sanatlarını biliyordu.Bayan Triosa hala dua ediyordu.Etrafımdaki savaşçılarda ona eşlik ederken gözlerini kapatmıştı.Hayatımda daha önce hiç böyle bir şey yaşamamıştım.Ben bir savaşçı değildim bir bilgindim ve sanırım tek bilgin de bendim.Sonunda bayan Triosa duasını bitirmişti.Yavaşça gözlerini açtı ve savaşçılara:

''Evet sevgili evlatlarım şimdi hep birlikte bu üç savaşçının yaptıklarını tekrarlamanızı istiyorum.''

Kılıcı olan bir kere kılıcını yere vurdu.Oku olan yayının ucunu bir kere yere vurdu diğeri ise sanıyorum silahı olmadığı için ayağını bir kere sert bir şekilde yere vurdu. Sonra aniden gökyüzünde gözleri kamaştıran beyaz bir ışık belirdi. Bu Tanıçanın geldiğine dair bir işaretti. Savaşçılar hep bir ağızdan, '' URANOS, URANOS, URANOS!'' diye tempolu bir şekilde bağırmaya başladılar. Beyaz ışık heykelin üzerini sardı ve ortaya inanılmaz güzelliğiyle göz kamaştıran bir kadın çıktı. Bu, tanrıça Uranos'tu. Bayan Triosa heykelin önünde diz çökerek beyaz bir mumu söndürdü.

''Sevgili Triosa nasılsın?''

''Teşekkürler tanrıçam gayet iyiyim sizin huzurunuzda bulunduğumuz içinde çok mutluyuz.''

''Evet bugün burada bütün savaşçı halkının geleceğini belirleyeceğiz.Bunu bugün yapmamızın nedeni ise tam olarak yüz yılın dolmuş olmasıdır.''

Bir heykelin adeta bir ışıkla can bulmuş olması gerçekten çok komiğime gitmişti aynı zamanda da çok şaşırmıştım.Ama bunun yapılması bana çok saçma geliyordu. Sonuçta bu halk kendini yüz yıl boyunca kendi kendilerine idare edebilmişlerse şimdi bir krala ne gerek vardı ki?

''Haklısın Baron.Şimdi bir krala ne gerek var?Ama bu sorunun cevabını ileride hepiniz yaşayarak öğreneceksiniz.''

Aman tanrım! Sanki her yerim buz kesmişti.Tamam düşünmeyi kesiyorum ve konuya odaklanıyorum.Ah... hala korkudan titriyorum...

''Sevgili Trianos bugüne kadar tek başınıza gelebildiğiniz için sana ve senden önceki tüm sağ kollarıma teşekkür ederim tabii savaşçılarımıza da.Ama bundan sonra bir krala ihtiyacınız olacak.Sizi doğru yönlendirebilecek bir bilgine ihtiyacınız olacak...''

Neden herkes aynı anda gözlerini üzerime çevirmişti?

''Ne?! Neden öyle bakıyorsunuz?''

Hemen arkamda duran bir savaşçı kulağıma:''Anlasana tanrıça seni kral olarak seçti.'Hemen ayağa kalk!''

Olayın şokunu atlatamadan düşüncelerimi direkt söyleyiverdim.

''Ben mi?Hayır tanrıçam lütfen ben kral olmak istemiyorum. Bu sorumluluğu üzerime almak istemiyorum.''

Herkes bana bakarak konuşuyordu.Kimisi saygısız oduğumu kimisi de şansımın farkında olmadığımı söylüyordu.

''Lütfen evlatlarım sessiz olun! Buraya gelir misin Baron?''

Bacaklarımın titremesine ve midemin bulanmasına engel olamıyordum. Yavaşça ayağa kalktım ve tanrıçaya doğru ilerlemeye başladım. Her adımımda kalp atışlarımı midemde hissediyordum. Aynı zamanda tanrıçanın kusursuz güzelliğine de yaklaşıyordum.Sonunda tam olarak karşısındaydım.

''Korkularını anlıyorum Baron.Ancak bu görevi en iyi yerine getirebilecek kişi sensin ve halkımızın bu dünyada sana ihtiyacı olacak.Şunu unutmaki sen artık bir ölümsüzsün sen artık bir DETRİA'sın...''

SİZCE BARON KORKMAKTA HAKLI MI ??YORUMLARRR YORUMLARRR :))

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 20, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

DEMOTRİA : YÜZYIL SAVAŞÇILARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin