Bu bölüm hazalaba ya ithaf edinmiştir.
Karanlığın yer ettiği lanetli bir dünya, scoypra.
Bu dünyada merhamet adına hiçbir şey yok.
Aile yok,
Sevgi yok,
Özgürlük yok.
Sadece tutsaklık ve acı var. Birde bütün bunlara maruz kalan 15 kayıp ruh. Onlar Soğuk Köleliler.
Peki ya onları bu dünyaya sürükleyen kim?
1. Bölüm "Ruhların uyanışı"
Kayboluş her zaman acıdır derler insanlar. Peki bu durum bir ruh için geçerli midir?
Hayır değildir. Çünkü Scoypra'ya gelen bir ruh ya unutulur, ya da benliğini kaybederek kendini unutur.
Ben 3345 numara. Scoypra'nın en alt şehri olan Soğuk Kölelerde kayıp bir ruh olarak hapisim. Buraya nasıl veya nereden geldim hiçbir fikrim yok. Öyle ki kendime ait bir adım bile yok. Ama şunu biliyorum ki bu dünyanın hiçbir şekilde herhangi bir çıkış kapısı da yok.
Yıllardır Soğuk Köleli olarak burada türlü işkencelere maruz kaldım ve şunu anladım ki, bedenlerin hissedebileceği acının bir sınırı vardır. Ruhlarınsa asla. Bizim hissedebileceğimiz acının bir sınırı yok. Olamaz da. Yoksa şimdiye çoktan ölmüş olurdum.
Ama bu acıları yalnız yaşamıyorum merak etmeyin. Ben hariç 14 kayıp ruh daha var burada. Yani öyle olduğu söyleniyor Kemiksizler tarafından.
Scoypra'da her grubun üst düzeyler tarafından konulan bir lakabı vardır. Kemiksizler ve bize konan Soğuk Köleliler gibi.
Kemiksizler scoypra'nın en acımasız gardiyanlarıdır. Acımasız oldukları için olsa gerek bir tek onların scoypra'da geçiş izinleri var.
...
Benim yaşadığım şehir olan Soğuk Köledeyse her bir ruha işkence çektirmek için yapılan hiç sayamadığım kadar çok hücre var. Bende o hücrelerden birinde işkence görüyorum. Yeri geliyor canavarlar tarafından öldürülüyorum, yeri geliyor çarmıha geriliyorum. Bunun gibi sayısız işkenceler, sayısız ölümler..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lanetin Günlüğü #Kayıp Ruhlar Serisi 1
FantasyKaranlığın yer ettiği lanetli bir dünya, scoypra. Bu dünyada merhamet adına hiçbir şey yok. Aile yok, Sevgi yok, Özgürlük yok. Sadece tutsaklık ve acı var. Birde bütün bunlara maruz kalan 15 kayıp ruh. Onlar Soğuk Köleliler. Peki ya onları bu dünyay...