•Hogi Hogi Hogwarts// Yarı Texting

Adım Adım Dramione

Bonjour!

Let's start

.
☆
.
☆
.
☆
.
☆
.

Blaise: Cidden mi? kütüphane mi?

Blaise: Hani Filch'i sinir edecektik?

Draco: O bir bahaneydi, Pansy ve Theo'dan kaçmak için.

Blaise: Ne diyosun aq? Taksit taksit söyleme şunu!!

Draco: Biraz bekle amk işim var kütüphanede!!

Blaise sıkıntıyla poflarken Draco çoktan içeri girmiş etrafa bakınıyordu. Burası hiç de Blaise'e göre değildi sadece sınav zamanlarında gelirdi. Etrafta birkaç birinci sınıf Rawenclaw dışında neredeyse kimse yoktu. Blaise kütüphanenin sıkıcılığına daha fazla dayanamayıp;

Blaise: Yeter! Gerçekten dayanamıyorum. Ben gidiyorum

Draco: Offf tamam git.

Blaise arkasında ona söven bir Draco bırakarak kütüphaneden çıkmıştı. Bu sırada Draco da Blaise'e sövmeyi bırakmış eline kitap alıp bir masaya oturmuştu.

Draco: Evet... belkide Blaise'in gitmesi daha iyi olmuştur

Draco sandalyesine yerleşirken bir yandan da çapraz masadaki Hermione'yi çoktan gözetliyordu. Ne kadar da güzeldi, saçları, kahvenin en güzel tonu gözleri...

.
☆
.
☆
.
☆
.
☆
.
☆
.

Theo ve Pansy

Theo: Pansy... Pans bekle beniiii!!!

Pansy birden olduğu yerde durmuştu. Theo sonunda yetişebilmişti. Bir dakika! Slytherin'in kraliçesi Pansy Parkinson ağlıyordu.

Theo: Pans... Lütfen ağlama-

Pansy birden en yakın arkadaşına sarıldı. Theo onu ilk defa böyle görüyordu. Asla ağlamzdı. Pansy hıçkırıklarının arasında konuşmaya başladı.

Pansy: E-Elim-de değ-il Theo... Onu uzaktan izlemeye dayanamıyorum. O sürtük Lavender'ın ona sırnaşmasına artık dayanamıyorum.

Theo: Ağlama Pansy, lütfen ağlama... Ben de seni böyle görmeye dayanamıyorum...

Pansy Theo'ya hüzünlü bir sevimlilik sırıttı.

Pansy: Teşekkür ederim Theo. Her zaman yanımda olduğun için.

Theo: Her zaman...

Pansy önce Theo'dan ayrıldı sonrada gözyaşlarını elinin tersiyle silerek temizledi. Şanslarına koridorda kimse yoktu.

Pansy: Ağh! Yeter bu kadar duygusallık. Hadi bizimkilere bakalım.

Theo'nun yüzünde birden büyük bir sırıtış belirdi. İşte onun tanıdığı Pansy böyleydi. Theo tam cevap verecekken kendilerine doğru -hayattan bezmiş bir şekilde gelen Blaise'i gördüler.

Theo: Noldu aq? Filch le cezaya mı kalıyorsunuz yoksa?

Blaise yanlarından geçip giderken

Blaise: Nolcak, amk Draco'su işte

Pansy arkasından

Pansy: Draco nerde bari onu söyle

Pansy Blaise'in koridorda yankılanan cevabını duyabiliyordu.'kütüphanede'

Theo: Draco mu kütüphanede🤨? Sence de garip değil mi?