“Kimse beni anlamıyor?”
“Kimse beni duymuyor?”
“Hiç dostum yok yapayalnızım!”
“Zorluklarla baş edemiyorum!”
“Artık gücüm kalmadı!” mı diyoruz? Yanılıyoruz.
Çünkü Allah her an bizimle: “Nerede olursanız olun Allah sizinle beraberdir. Allah tüm yaptıklarınızı görendir.” (Hadid suresi / 4)
******
ALLAH’A DÖNECEĞİZ
Allah’a inanan ve gönülden bağlanan kul için hüzün ve ümitsizlik yoktur.
Ümidimizin kaynağı sahip olduklarımız değil, Allah’ın rahmet ve muhabbetidir.
Her türlü zorluğu kolaylığa, kötülüğü iyiliğe çevirecek onun kudretidir.
Her an bizden haberdar oluşu, her an bizi görüp işitmesidir.
Allah iyi olan ve hayra ve barışa yönelik işlerde bulunan kullarının destekçisidir.
Gönülden Allah’a bağlı olan kullar, Allah için yaşadıklarını ve sonunda ona döneceklerini bilir:
Onlar ki, kendilerine bir musîbet isabet ettiği zaman: “Biz muhakkak ki Allah içiniz (O’na ulaşmak ve teslim olmak için yaratıldık) ve muhakkak O’na döneceğiz (ulaşacağız).” derler. (Bakara suresi / 156)
******
SABREDENLE BERABERDİR
Allah, sabreden ve sabır yarışında bulunan kulları ile beraberdir:
“Ey iman edenler, sabırla ve salat ile (dua ve namaz ile) yardım dileyin. Gerçekten Allah, sabredenlerle beraberdir.” (Bakara suresi / 153)
İnsanın başına gelenlere sabretmesi gerekir çünkü ayetin ifadesiyle belalara sabretmek önemli işlerdendir:
“Başına gelebilecek her (belaya) sabırla katlan: Bu, azim ve kararlılık gösterilmeye değer bir şeydir!”
(Lokman suresi / 17)Aynı zamanda kulun sabretmesi de Allah’ın yardımı iledir:
“Sabret! Senin sabrın da Allah’ın yardımıyladır.”
(Nahl suresi / 127)Kuran’a göre gerçek anlamda inanan takva sahipleri güzel bir şekilde sabrederek Allah’a olan bağlıklarını gösterenlerdir:
“(Gerçek erdem sahipleri) söz verdiklerinde sözünü tutan, felaket, zorluk ve sıkıntı anlarında sabredenlerdir.
İşte onlardır sadakatlerini gösterenler ve işte onlardır Allah’a karşı sorumluluklarının bilincinde olanlar.”
(Bakara suresi / 177)******
BİZDEN HABERDARDIR
Allah kullarından hakkıyla haberdar ve onların halini en iyi şekilde görüp bilen ve her an onlarla beraber olandır:
“Çünkü Allah sorumluluk bilincine sahip olanlar ve iyilik ve erdemi hayat tarzı haline getirenlerle beraberdir.” (Nahl suresi / 128)
Allah’ın her an her şeyden haberdar olduğunu bilen gerçek iman sahibi erdemli kullar, zorluklara sabırla göğüs gerer ve her zaman doğru olanı yapmaya hazırlıklı olurlar:
“Ey iman edenler! Zorluklara sabırla katlanın ve birbirinizle sabırda yarışın, (doğru olanı yapmaya) her zaman hazır olun ve Allah’a karşı sorumluluk bilinci duyun ki kurtuluşa erebilesiniz!”
(Âli İmran suresi / 200)******
ÇIKIŞ SAĞLAYANDIR
Allah, gönülden sabreden kulunun bittim dediği yerde ona hiç beklenmedik fırsatlar sunandır.
Allah sorumluluk bilinci ile hareket eden erdemli kullarına her fırsatta bir kapı aralayan, içinde bulunduğu zorluk karşısında ona bir çıkış yolu gösterendir:
“Allah, kendisine karşı sorumluluk bilinci taşıyan herkes için (içinde bulunduğu zorluk ve sıkıntıdan) bir çıkış yolu sağlar.” (Talak suresi / 2)Allah ölümü bile sonsuz bir hayat vermek için yaratandır.
O halde bu korku, endişe ve isyan niye? Ne güzel sözdür: “Tasalanma/üzülme! Allah bizimle.”
(Tövbe suresi / 40)******
BİZİ TERK ETMEYENDİR
“Allah beni unuttu mu?”
“Dualarım neden kabul olmuyor?”
“Neden işlerim hiç yolunda gitmiyor?” mu diyoruz?
Yanılıyoruz.
Çünkü Allah bizi terk etmedi.
Bizim attığımız her adıma fazlasıyla karşılık verecek bir Rabbimiz var.
En yakın, en dost, en can dediklerimiz bile bizi terk edip unutsa, biz unutulmayı dilemedikçe, Allah da bizi unutmayı dilemez.
Biz onu terk etmedikçe, O bizi terk etmez.
******
EY NEFSİM!
Ey nefsim! Hemen şimdi ruhunun en derinlerinde gizlenen sevgini açığa çıkar ve yönel Rabbine.
Karşılıkların en güzelini görecek, kendine gelecek, özüne döneceksin.
Rabbin seni unutmadı, terk etmedi.
Unutan ve terk eden sendin.
Şimdi ihtiyaç duyan da sensin.
Söylenmeyi bırak ve dön özüne, dön Rabbine.
Kendi elinle kendini gömdüğün ruhunun derinliklerinden yine kendi elinle çıkar kendini.
Teslim et Rabbine.
Teslim et ki tutsaklıktan kurtulasın.
Teslim et ki gerçek anlamda özgürlük bulasın.
Teslim et ki farkında olasın.
Teslim et ki, sonrasını kendine şimdikinden hayırlı kılasın.
Allah muhtemel ki bir müddet vahiy alamadığı için hata yaptığını düşünen, endişeye kapılıp hüzünlenen sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed’e şöyle vahyetmişti:
“Rabbin seni terk etmedi, sana darılmadı da.
Sonrası senin için öncesinden daha hayırlı olacaktır. Zamanı gelince Rabbin sana bahşedecek, sen de (bundan) hoşnut ve memnun olacaksın.
O seni bir yetim olarak bulup sığınak olmadı mı?
Ve yolunu kaybetmiş görüp seni doğru yola ulaştırmadı mı?
Bir yoksul iken seni bulup zengin etmedi mi?
Öyleyse, sakın yetimi üzüp kahretme. İsteyip dileneni azarlayıp çıkışma.
Ve Rabbinin nimetini söz ve fiillerinle dile getir!”
(Duha suresi 3-11)******
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Hafızın Aşkı
Historia CortaBir Hafızın içindeki ilahi aşkı anlatıyor. Hafızlığın değerini, önemini, bir sevda işi olduğunu.. Kur'ân'nın yüceliğini, büyüklüğünü, üstünlüğünü ve en önemlisi onun alemlerin en güzeli rabbimizin kelamına karşı sevdalı olmayı, aşık olmayı anlatıyor...