15

1.7K 191 303
                                    

"Kaygılı sadece."

Siyah saçlı genç,içmekte olduğu süt şişesini eliyle ezip, son kalanları da içtikten sonra demişti bunu.

"Emin misin? Bana öyle gibi gelmedi."

Kızıl saçlı, kısa boylu genç elini çilli gencin omzuna koymuş ve ayağa kalkmıştı. Histerik bir şekilde gülmüş ve kendinden memnun bir şekilde gözlerini yummuştu.

"Saçmalama Kageyama, kaygılı falan değil. Naz yapıyor."

Kageyama dediği genç elinde bitmiş ve ezilmiş olan süt kutusunu kızıl saçlı gence fırlatmıştı.

"Aşk uzmanı mısın salak, hem Tsukkishima ne naz yapacak?"

Shoyo gözlerini kısıp Tobio'ya öldürücü bakışlar atarken Tobio onu aldırmamış ve devam etmişti.

"Daha Yamaguchi'yi sevip sevmediğini bile bilmiyoruz."

Bunu duyan Tadashi başını iki elleri arasına almıştı.

"Yamaguchi sevilmez mi lan?"

Tobio dişlerini gıcırdatarak Shoyo'ya bakmıştı.

"Sevilmez demedim salak, sevip sevmediğini bilmiyoruz dedim."

Tadashi, olduğu sırada daha çok küçülmüştü. Oluşuna bırakamazdı bu işi,bir tarafından tutmalıydı.

"Buldum!"

İnce erkek sesi sadece üçünün bulunduğu sınıfı sarmıştı.

Tadashi ve Tobio aynı anda kafalarını ayakta duran kızıl saçlıya çevirmişlerdi.

"Direk tut omuzlarından it duvara "Seni seviyorum lan!" de ve öp, bitti oğlum bu kadar."

Tadashi bir süre gencin suratına bakakalmıştı. Tobio ise göz devirmişti.

"Hinata da olmasa, sınıfın zeka seviyesi bu kadar yüksek olmaz."

Shoyo bir kaşını havaya kaldırmış ve siyah saçlıya dönmüştü.

"Bu teknik sende işe yaramıştı yalnız hatırlatırım, Kageyama Tobio."

Tobio hafiften kızarırken mal demeye devam ediyordu. Tadashi ise birden ayağa kalkmış ve Shoyo'ya sarılmıştı.

"Ben gidiyorum, teşekkürler Hinata."

Tobio kafasını çevirmiş ve eli ile yüzünü sıvazlamıştı.

"Bu işin sonu bozuk süt ben size söyleyeyim."

Tadashi Tobio'yu aldırmadan hemen sınıftan çıkmış ve Kei'yi aramaya koyulmuştu.

En son dün mesaj atmıştı ve bir kaç günün üzerine ilk defa dün cevap vermişti Kei.

Az çok nerede olduğunu biliyordu.Kafa dinlemek için her zaman okulun terasına çıkardı Kei.

Hızlıca merdivenleri çıkan Tadashi bir yandan da diğer öğencilere çarpmamaya çalışıyordu. Kol kola yürümeseler ölürler miydi ki?

Terasın olduğu kata çıktığında,karşısında duran kapıyı ittirmiş ve güneşin kızıl ışığı ile gözlerini kısmıştı.

Tahmin ettiği gibi, Kei manzaranın en güzel olduğu tarafta ki bir banka oturmuş müzik dinliyordu.

Yavaş adımlarla sarışının yanına geldi Tadashi. Kei onu farketmemişti.

Ağır hareketlerle Kei'nin oturduğu banka oturmuş ve yavaşca Kei'nin kulaklığını indirmişti.

Kei hızlıca arkasına döndüğü sırada,Tadashi aralarında ki kısa mesafeyi kapatmış ve dudaklarını sıcak dolgun dudaklarla buluşturmuştu.

Sarışın gözlerini sonuna kadar açmıştı. Hareket edemiyordu, ne ittirebiliyordu ne de şuan yapması gereken herhangi birşeyi yapabiliyordu. Çok ani olmuştu.

Tadashi'nin eli Kei'nin çenesini kavramış ve dudaklarını daha çok bastırmıştı onunkilere.

Kei yavaşca gözlerini kapadığı sırada, Tadashi gözlerini açmıştı. Daha sonra yavaşca geri çekilmişti, gözleri hâlâ gözlerindeydi.

O sırada sarışın gözlerini hafifçe aralamış ve Tadashi'ye bakmıştı. Yanakları hafif kızarmıştı ve kendisine bakıyordu.

Yaptıklarının farkına vardığında kan yüzüne hücum etmişti Kei'nin. Gözlüklerini düzelterek önüne dönmüştü.

"B-bu da neydi şimdi Yamaguchi?"

Yamaguchi gülmüş ve kafasını sarışının omzuna yaslamıştı.

"Öpücük."

Eli dudaklarına gitmiş ve hafifçe sürtünmüştü.

"Aşık bir gencin öpücüğü."

NN | Tsukkiyama ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin