O cüzdanın içinde ne mi vardı?Okumadan öğrenemezsiniiiiz ^-^
Ya tamam bu bölüm biraz acıklı aşklı falan oldu ama komik olacak emin oluni.Bu sadece bir bölümlük bir konuydu.
Bir an önce cüzdanı bulmam gerekiyordu.Bu yüzden nerede olabileceğini düşündüm.
''Belki de evde bırakmışsındır.'' dedi Fahriye.
Ama hiç de öyle sanmıyordum.O cüzdan,çok özel bir cüzdandı ve sadece pembe renkli çantamda taşırdım.Bir dakika! Çantam.Onu yolda düşürmüştüm! Ya Yiğit,cüzdanı alıp içindekini gördüyse?!
''Yoo,hayır!Cüzdan Yiğit'te!''
''Ne güzel işte,kaybetmemişsin.Emin ellerde cüzdanın.''
''Ne iyisi ya! İçinde ne vardı biliyor musun?!''
''Ne vardı ki bu kadar öneml..''
Sözünü tamamlayamadan çoktan çıkmıştım bile dışarıya.Daha önce bu yedi kat merdivenleri hiç bu kadar hızlı inmemiştim.Şuan gerçekten çok hızlı koşuyordum.Çok endişelenmiştim ve korkuyordum.Hızlı koştuğum için sağlam bağlayamadığım tokam çözüldü ve uzun saçlarım bir anda savruldu.Gözlerimden yaşlar geliyordu,çünkü çok korkuyordum.Babamın cesedini gördüğümde bile bu kadar korkmamıştım daha önce.
Yiğit'in resim atölyesine doğru hızla koşmaya başladım.Hızımı alamayıp birden cam kapıya doğru yapıştım.Gözlerim faltaşı gibi açılmış,Yiğit'in çizdiği resimlere bakıyordum.Duvarda bir sürü resim asılı duruyordu.Arkaya dönük olan sövalede,bana anlattığına göre okuldaki bir yarışma için özel bir portresini yapıyordu.Ama bir dakika? Olivia denen o zeytin böcüğü zeytin böcüğü de her neyse de orada!!!
Birden benim cama yapışma sesimle ikisi de irkildi.Geri çekilip hiçbir şey olmamış gibi kapıyı normal bir şekilde açıp merhabalaştım.Kibar olmaya ve hayvanlaşmamaya ciddili özen gösteriyordum.
''Ya,cüzdanımı kaybetmişim Yiğit.Çantam düştüğünde.Acaba sen mi aldın?''
''Pembe kalpli bir cüzdan mıydı?''
''Ta kendisi'' dedim ürkek bi sesle.
Demek cüzdanı görmüş.Acaba içine baktı mı?İçini açtı mı? Yok ya,Yiğit o kadar kötü biri değil.En azından paramı çalmaya yeltenecek kadar..
''Aaa Olivia mıydı canım?''
''Evet canim.''
''Nasılsın?''
''Cok iyim ya sen nasisin?''
Bir de düzgün Türkçe konuşabilsen gam yemeyeceğim de..
''İyi diyelim iyi olsun'' dedim.Bu ne ya trip atar gibi.Salak gibi oldum be.Her neyse..
''Ooo Yiğit,resim mi çiziyorsun yine?'' dedim.
''Evet.''
''Benim de resimim çok iyidir.'' dedim.Şaka yapmıyorum gerçekten iyi yani.
''Gerçekten mi? Denemek ister misin?''
''Tabiki!''
Sonunda çizdiği o muhteşem resmini görebilecektim.Yarışma için çizdiği portreyi.Yavaş ve dikkatli adımlarla sanki polisçilik oynarmış gibi sövaleye doğru yaklaştım.Portreyi görmeden Yiğit bana bir fırça ve boya paleti verdi.Senin boya paletini tutmak çok güzel be.Elime kırmızı renkli ince fırçayı aldım.Sövaleye iyice yaklaştım.Kumral sarısı saçları gördüm.Daha sonra mavi gözleri..
Kimdi bu şanslı kız?Olivia herhalde diye düşündüm.Onun gözleri de mavi,saçları da sarı.Ama benim de öyle?
Uzun uzun yarım kalmış portreyi izledim.Yiğit beni dürtüp ''Hadi,çizsene'' dedi.Fırçamı sarı kumral sarısı renge batırdım ve saçı uzattım.Sonra paleti bırakıp Yiğit ile Olivia'ya baktım.Gözlerimden ciddi ciddi yaşlar akıyordu.Çok üzgündüm.Esprili kız gitmişti.Cüzdanımı masanın üzerinden aldım.İçinden eskitilmiş kalpli kolyeyi çıkarttım ve avucumda sıktım.Kolyeyi sıktıkça canım daha çok acıyordu.Birden kolye elimin acımasıyla kayıp cüzdanla birlikte yere düştü.Yiğit'e ''Sakın o kolyeyi alma!Lütfen!'' bakışı attıysam da kolyeyi aldı.Hayatımda hiç bu kadar utanmamıştım,korkmamıştım.İşte o kolyeyi Yiğit'in almasından korkuyordum.Veya başka bir tanıdığımın.Çünkü o kolyenin içinde Yiğit ile benim fotoğrafım vardı ve kalpli kolyenin üzerinde ise ''Sonsuz Aşk'' yazıyordu.O kadar utanmıştım ki cüzdanımı ve kolyemi bile alamadan oradan koşarak uzaklaşmıştım.
Olivia arkamdan bakakalmışken ben koşuyordum,Yiğit de peşimden geliyordu.Birden beni kolumdan tutup kolyeyi açmamı istedi.
''Kolyeyi sen açabilirsin..'' diye yanıtladım.Gözlerimden yaşlar akıyordu.Ağlamam daha da şiddetlenmişti.
Kolyenin içini açtı.Sadece gülümsedi.''Eee,ne varmış bunda bu kadar ağlayacak?'' dedi.
''Ha?Komik mi yani bu?''
Sizce ne gördü?Merak ediyorsanız yeni bölüm geliyor yakında ^-^ Değerli yorumlarınızı bekliyorum..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Haydaa!
HumorElif,kıza benzer bir yanı olmayan has Erkek Fatma bir kızdır.Bir gün yaşadığı memleket Trabzon'a okumak ve resim atölyesi açmak için gelen Yiğit yüzünden hayatı alt üst olur,çünkü ona aşık olmuştur.20'yi geçkin yaşta olmasına rağmen çocuk gibi saf...