Bölüm 1-Bu gecede bulutlarla beraber ağlıyorduk

215 80 82
                                    

Karışık olan hayatım değildi, düşüncelerimdi geçmişteki yaşanmışlıklar
beni bugünümü ve yarınımı güvensizliğe sürüklüyordu . Bir kez daha güneş, yeniden doğacaktı ve ben günün aydınlığını geçmişimdeki karanlığa bırakacaktım . Merhaba ben TOSKA hiçbir neden yokken hissedilen üzüntüyüm ben .
Ben bu günümü yarından farklı kılma umuduyla yeşeren filizdim


Güneşin narin ışıltıları penceremden içeri giriyordu ve bu şahane senfoniye yağmur da eşlik ediyordu . Uyanmıştım telefonumu elime aldım günlerden cumartesi saat 7.47'di aslında bu gün sadece bir tane dersim vardı okulun son haftasıydı . Aşağıya indim burnuma gelen enfes ayçöreği kokusu tüm evi kaplamıştı resmen . Gözlerim annemi ararken masadaki küçük notu gördüm ve yanında bu güzel kokunun sahibi ayçöreklerim ,notu elime aldım
' aşkım ben teyzemlere gidiyorum akşam söyleyecektim sana ama geç gelmiştin sana en sevdiğini yaptım ,ayçöreği ,hepsini ye hava biraz soğuk sıkıca giyin ve mümkünse seni Deniz bıraksın çok trafik var geç kalabilirsin ' notu kenara bırakıp pencerenin yanına gittim hafif rüzgar esiyordu daha sonra gözüm saate gitti eyvah hızlanmalıydım doğruca yukarı çıktım odaya çıktığımda telefonum çalıyordu arayan Deniz 'di 'günaydın İpar hanım öncelikle gününüzün güzel geçmesi dileğiyle günlük bilgileri aktarıyorum size bugün İstanbul parçalı bulutlu akşamlara doğru ise sağnak
yağış bekleniyor bunun için sıkı giyinmeniz tavsiye edilir (sesini sertleştirerek ) emredilir  trafiğe bakılacak olursa eğer şu an hazır değilseniz ki bence değilsiniz sakın otobüse binmeye kalkmayın yoksa ikinci derse ancak yetişirsiniz ama eğer Deniz beyi seçerseniz hiç bir sıkıntı olmayacaktır evet bu günde bilgileri aktarmış bulunuyoruz evet ipar hanım söz sizde .  Telefonu açtığımdan beri yüzümde olan tebessümle cevap verdim ' teşekkürler Deniz bey bu seferde haklı çıkarak rekora koşuyorsunuz adeta ama hemen hazırlanıyorum ' karşı taraftan gelen gülümseme sesiyle 'tamam ama acele etme yemeğini ye şemsiyeni almayıda unutma hadi kapatıyorum'gardırobumun önüne geçip hızlıca karar vermem gerekti lila sweatimi ve yırtık pantolonumu aldım banyoya doğru koştum ,üstümü giyindim çantamıda hazırlayıp doğruca aşağıya indim merdivenlerden düşmemek için kendimi zor tuttum annemin yaptığı ayçöreklerini peçeteye sarıp evi iyice kontrol ettim. Kapıya yöneldim dışarda hemen kapının yanında duran saksıya anahtarı koydum ve hedefe ulaşıldı Deniz tam karşımda beni bekliyordu arabaya bindim ' günaydın yakışıklı buyur annem yaptı enfes kokuyorlar ' diyerek söze girdim gülerek cevapladı
' sanada günaydın o senin yemeğin ben kahvaltımı yaptım ' ayçöreklerinden bir tanesini ona uzattım ve devam etti ' annen bunları kızım yesin büyüsün diye hazırlıyor ' imalı bir yüz ifadesiyle atıldım söze ' yani benim kilo almamı istiyorsun böyle güzel değilim yani ' diyerek kollarımı bağladım birbirine gülümseyerek cevap verdi ' işte ne güzel dünyada güzelliğin hacmi artar ayrıca sen her halinle güzelsin' cevabına gülerek cevap verdim aslında her kız gibi birazcık utanmıştımda

Okula tam ders saatinde gelmiştik bu yüzden daha Güneş ve Teo ' yu görememiştim. Ders nihayet bitmişti ama bende bitmiştim neydi o öyle, adam atomdan  girdi Güneş sisteminden çıkmıştı bazen gerçekten ambulansla psikoloğa gitmek istiyorum bu kadar kafa karışıklığı .. ben kafamı sıraya biraz olsun uyumak için koyarken Güneş belirdi karşımda ' Günaydın üzümlü kekim ' gülümseyerek baktım ona

Gerçekten adı gibiydi sarı saçları güneşi aratmayan renkte , ve insanı baştan çıkartan okyanus mavisi gözleri bu güzelliğin sırrı genlerinde yatıyordu . Annesi İstanbul'un gözde avukatlarından Narin Sezgi ' di tıpatıp benziyorlardı . Ve ona en çok mavi yakışıyordu

'Günaydın ışık perisi ' dedim ve meraklı gözlerle bana baktı ' Eee cevabın ne geliyor musum ? Ayrıca sana attığım elbiselerden hangisi giyineyim ' ben şaşkın gözlerle ona bakarken durumu idrak etmeye çalışıyordum
' anlamadım nereye geliyorum ' Güneş gözlerini devirerek cevap verdi ' ya dün sana attığım mesajı görmedin mi ? Bak üzümlü kekim (telefonumu eline alarak ) bu şey sana gelen mesajlara bak oku ve cevapla ,arkadaşlarını sinirlendirme diye icat edildi
Yüzümdeki tebessüme dayanamayarak o da güldü  zaten gerçek arkadaşlıkta bu değil miydi... o bana konsere gelmem için ısrar ederken yanımıza Teo ve Deniz geldi. Teo bi kolunu güneşin boynuna sarmışken 'Eee fisun geliyomusun ' seviyorduk birbirimize değişik isimler takmayı   'anneme sormam lazım ' dedim  aslında onlarla vakit geçirmek terapi gibi geliyordu bana geçmişin kirlerini onlar sayesinde atabilmiştim üstümden

TOSKAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin