Meleklerim Yeni bölüm geliyoo !!
(HATIRLATMA)
O-kuldan da gidiyorsu-n ayrılııyoruzz !! Ne diyebilirdim ki haklıydı. Biz o kadar yakındık ki ben ağzıma atardım o yutardı yediğiz içtiğimiz günlerimiz saatlerimiz ayrı gitmezdi ama oysaki şimdii :O
................
Evdeydim amağğ yeni evdeğ :O garipsedim yabancı gibiydim az da üzgün Az zaman sonra annemin kapısız odama girmesiyle sıçradım neden kapı yoktu? eski odamın kapısını kimse çalmadan girmezdi iyi taraflarına bakarak kendimi geçiştirdim daha büyük oda daha büyük ev daha büyük bahçe ve daha büyük havuz evet bu beni idare edebilirdi Ve her telefonum çalmadan önce yeni odamdaki bilgisayarın dırıt dıt dırt diye ses çıkarmasına alışmalıydım. Aşşağıdan gelen araba sesinden de anladım ki evden buraya 384. kere gelmiş olmalıydı inşallah son kolilerdir. Annem aceleyle kapısı olmayan odama girdi ve 'hadi okuluna geç kalıyosun' dedi o teşlaşlı sesiyle sonra telaşını gidermek amacıyla yataktan çıktım ve annem giyinmiş olduğumu görünce bi oh çekermişcesine kapısı olmayan odamdan çıktı.Saçımı sıradan olan yandan örgüyle hallettim ve üzerime uygun renkli olan supralarımı geçiridm kısa bi süre evin önünde bekledim annem balkona çıkıp bana o cırtlak sesiyle seslenene kadar 'napıyorsun sen? sanki özel şöfer gelecekmiş gibi' dedi ohh tamamen unuttuum ya 'peki ee ne yapacağım?' diye sordum saçma bakışlarımla 'servis,okul srvisin var bunu konuşmuştuk sabah' dedi o güneşe doğru bakan yüzüme bakarak uyku sersemi hiç bir şey hatırlamıyordum hatırlamak istediğimi de sanmıyorum ya servisim yolda bozulursa ya tekerleği patlarsa ya şöför uyuya kalırsa diye düşünürken araba sesiyle bi servis önüme doğru geldi annem bakışlarıyla hadi bin işareti yapıyordu daha da mal gibi servise bakacak deilidm ve bindim arkalardan bi koltuk buldum boş olan tek koltuk ve son uyolcu ben olduğumu düşünürken bizim evin az ötesinde tekrar durduk binen kişi o o çocuk 'Eren inşallah bu söylediklerimi içimden söylüyorumdur. Önümdeki koltuğa doğru yürürken t-şörtümün şapkasını takarak sanki arkamda birisi varmış gibi başımı çeviridm. Oturmuştu önümeğğ anağğm bu tam bi baş belasığğ. Serseri tipli bi baş belası hee ayrıca öküz!! ben bu derin düşüncelerimdeyken arabanın fireni ile sarsıldım önümde oturanlardan büyük bi hurraa gürültüsüyle o durumdan bi an önce kurtulmam gerektiğinin bi kez daha farkına vardım...Koşar adımlarla okula giridm ve bir el yine omzuma deydiğğ yo yoo yoğğ yeter artık adını biliyorum derken döndüm Eylül şaşkın gözlerle bana bakıyordu bi oh çekerek he sen miydiğğn bakışı attım bana sınıfa girene kadar iki yeni aldığı elbiselerini tarif etti. Bu o Eren denen baş belasıyla uğraşmaktan iyidi. Sınıfa güler bi biçimde girdik ve hocada bize alaycı gülmesiyle karşılık verdiğğ. Ney korktuklarım başıma mı geliyodu 'ya geç kalırsam' dediğim anı bi kez daha gözden geçirdim gözlerimi açtığımda hoca ve sert bakışlarıyşla karşılaştım bi süre sessizlikten sonra hocanın 'sözlü' demesiyle kendime geldim beni tahtaya kaldırdı ve birbirinden kazık sorularr ağağağğaa!! nyse ki zil sesiyle yayıla yayıla Eylülün yanına oturduum. Sıkıcı bi okul günüden sonra eve gitmek iyi olabiliridi yeni eve !! servisin gelmesini bekliyordum az ilerden servisin içinden bi el gel gel işareti yapıyordu sonra kimin yaptığı belli oldu 'öküz' yani şey Eren ve oraya asla gitmeyecektim bi an arkama baktım ve geri önüme döndüğümde ise servis benim önüme gelmişti açık kapıdsan sallanan erende şöför 'kızım buraya burası' dedi.Bnde bindim yine sabahki yerime oturacaktım ki sarışın bi çoçuk oturuyor kalksana dedim oda serviste yer bitmedi heralde deme git oraya otur dedi eliyle işaret ederek okul yorgunluğu ile onla uğraşmak istemiyordum ve oturdum yanımda ise bir çanta ve dünyadaki bütün parfümlerinin karışımı bir şey kokan adidas ceket. Çantamın ön gözünden telefonumu ve karışmış olan kulaklığımı çıkardım. Müzik dinlemeye başladım veğğ bitirdim üzerime doğru eğilen o baş belası yan koltuktan çantasını alıyordu. Ve elindeki ceketini burnuma doğru sallanamasıyla benim pencereyi açıp derin bi nefes almam bir oldu O indi ama servis ileri gitmiyordu gözlerini dikmiş bana bakan şöför seni burda indireceğim ve bende çantamı toplayıp asık bi suratla aşağı indim. İstemsizce attığım admları bir şey durdurdu omzumdaki bi el yine bu kişinin eylül olamsını dileyerek arkamı döndüm 'beni hep böylemi yakalayacaksın sert elini omzuma atarak ve adımlarımı yavaşlatarak??' dedim oda mecbur bırakırsan evet dermişcesine başını salladı ne istiyorsun? dedim çok kısa bi cevap oldu 'tanışmak' ben ise' peki tamam bnde Ada' dedim arkamı dönerek eve doğru yürüyordum ki bi el omzumda:
-Aaaa hadi ama tanıştık ya derdin mi var
-Tanışmak mı bu mu tabi canm tabi hıhıı gerçek adını söyle dedi
Telefonum çaldı ve açtım Eylül 'Ada yrn okulda toplantı varmış unutma' dedi Telefondaki sesler dışarıyo duyuluyordu Eren utanmış bi suratla bir adım geri gitti ve eve doğru yürüyerek 'yarın toplantı olduğunu söylediğin için saol dedi omzunun arkasından bakarak bi gülüş attı ortadan kayboldu bn ise 'ah şu tam bi baş belası' diyerek eve gidiyordum odama girerken zemine bakıyordum ve kafamı bi kapıya çarptım başımı kaldırarak ' ah bi kapıı' dedim ve elimi başıma koymuş ovalıyordum çantamı yatağa atarak aşşağı kata indim anneme baktım yoktu ve mutfak masasının önünde gördüğüm nescafe çöplerinden anladım ki annem bahçede annem kahvesini bahçede içmeyi severdi arkası dönük pufuduklarda oturuyordu Yanına gittim annemin ardı arkasına bitmeyen sorularına marus kalmıştım :( kısa kısa cevaplar vererek asıl konuya geldim anneğ odamdağğ bi kapığğ varğğ !! onun cevabı ise şöyle oldu ' evt cnm bi kapı biz ona kapı diyoruz ' diyerek dalga geçti bende uyum sağlayarak bi gülücük attım ve kapısı olan odama çıktım.