Malikanede bana verilen odadaki kanepede öylece yatıyordum. O dayaktan beri 2 gün geçmişti iyileşmiştim ama okula gitmeyi redd ediyordum. Castro kardeşini kurtardığım için benim dediğimi onaylıyordu. Silivia'ysa okula gitmem için her şeyi yapıyordu. Ama beni asıl şüphelrendiren Laila'nın da okula gitmem için beni ikna etmeye çalışmasaydı. Bu beni cidden şüphelendiriyordu. Ama bir şey kesindi o cehennem çakması okula adımımı atmazdım. Malikanede sadece Castro ile konuşabiliyordum. Aslında Castro o kadar da kötü biri değildi. Eksik olduğum dersleri bana o veriyordu. Vampir tarihi, kan arzusunu bastırma ve binicilik dersi veriyordu. Eğlenceli bir öğretmendi. Tabi Silivia kadar çok ısrar etmesede oda beni okula gitmem için ikna etmeye çalışıyordu. vampir olduğumdan beri bir kez bile acıkmamıştım. Bu beni merak ettiriyordu. Castro'ya bunu sorduğumda farklı vampirlerin 2 yıl kan içmeden dayana bildiğini söylemişti. Açıkçası sevinmiştim. Ne kadar vampirde olsam kendimi kan içmeye hazır hissetmiyordum. Odamda ölü gibi yattığım vakit odamın kapısı çaldı. Castro olduğunu düşündüğüm için ''gir '' dedim. Ve kapıdan Castro çakması girince hemen ayaklandım ve
-Burada ne işin var ?
Dedim, miniboy
-Özür dilemek için gelmiştim.
Dedi, ÖZÜR mü? O özür dilemek için mi gelmişti? Hızlı bir şekilde konuşarak
-Özürünü kabul ediyorum ve bir daha görüşmeyiz diye umuyorum.
Dedim, mini boy
-Bak vampir okulu kötü bir yer değildir sadece sen fazla şansızdın.
Dedi, yorum yapmıyorum. ( hayır şansız değilsin. Sadece başında benim gibi bir yazar var. ;-) ) Bunada yorum yapmıyorum.
-Seni Silivia mı gönderdi?
Dedim, mini boy şaşırarak
-Nerden biliyorsun ?
İç çektim ve
-Silivia'ya söyle ne olursa olsun okula gitmiyicem.
Miniboy
-Neden okula gitmek istemiyorsun? Seni dövmemin altında sebeplerde var değil mi?
Dedi, Evet var, İnsan kanı tadında olan bir farklı vampirim. Bu yüzden o okula gitmek istemiyorum. ( korkak-_-) benim yerimde olsan ne yapardın yazar. ( senin yaptığını:-) :-) :-) :-) çünkü bende bir korkağım. Ama sen ana karaktersin. Korkak bile olsan cesur davranmak zorundasın. ) Ana karakter olmaktan nefret ediyorum. Cesur olmak istemiyorum. ( bu senin bileceğin iş ) beni ikna etmeye çalışmayacak mışın ? ( buna ihtiyacın olduğunu sanmıyorum. Neyse hikayeye devam edelim. ) Hey ne de-
-Nedenlerim var doğru. Ama seni ilgilendirmeyen nedenler !
Sert bir sesle bunun söylemiştim. Miniboy
-Bak sadece senin arkadaşın olmak istiyorum,
Arkadaş mı(!) ciddi mi bu(!) ( İnan ben bile şaşırdım. ) meraklı bir sesle
-Benim gibi biriyle neden arkadaş olmak istersin ki?
Miniboy
-Sanem'i biliyorsun değil mi ?
Dedi, Ne biçim bir soruydu bu?!
-Evet biliyorum onun yüzünden neredeyse beni öldürüyordun.
Dedim, Miniboy
-Sanem benim nişanlım ama bana hiç sana davrandığı gibi davranmadı. Onun elini tuttuğunda bir an seni kabul edeceğini düşündüm. Bu yüzden saldırdım.
Dedi, kıskançlığın bu kadarı da olmaz ki ?(!) ( o kadar emin olma ) Nerdeyse ölüyodum lan ! Öyle kıskançlığın ebesini ........... ( sakin ol şampiyon :-) :-) :-) :-) :-) ) Neyse hikayeye devam edelim. (Aynen)
-Nişanlına biraz güven ! Benim gibi bir farklı vampire yakınlık göstereceğini sanmıyorum.
Miniboy
-Hayır, bu sadece benim için geçerli değil. Tüm erkek vampirlere aynı davranır soğuk, alaycı ve umursamaz senle bu yüzden arkadaş olmak istiyorum. Seni bu kadar çekici yapanın ne olduğunu öğrenmek istiyorum.
Dedi, iç sesim'' Sanem'in avlarına nasıl yaklaştığını sor'' dedi, Ne! Ne ! Ne! Av mı ! Yazar bu düşündüğüm şey değil değil mi ?! ( sorda öğren :-) :-) :-) :-) :-) ama bir şeyi unutma '' iç güdülerin asla yanılmaz '' :-) :-) :-) :-) )
-Nişanlın avlarına nasıl yaklaşır ?Dedim, miniboy önce düşündü ve
-Her zaman sıcak kanlı ve sevimli davranır ve -
Birden bana şokla bakmaya başladı. Sesli bir şekilde küfür ettim ve
-Beni bir av olarak görüyor.
Dedim, iç güdülerim ''ne tür bir av olarak görüyor acaba ? Tavlayabileceği bir erkek mi yoksa yiyebileceği bir av mı? '' Beni tavlayabilecegği bir erkek olarak görmesi imkansızında ötesinde bir şey. Miniboy
-Sanem bir farklı vampiri asla av olarak görmez.
Dedi, sert bir sesle
-Nereden biliyorsun? Hadi dediğin gibi olsun neden bana bir ava yaklaştığı gibi yaklaştı?
Miniboy
-Bilmiyorum ama Sanem.........
Cevap bulamıyordu. İç sesim '' Laila'yı sorgula! İkisininde soy adı aynı. '' dedi, Bu neden daha önce aklıma gelmememişti.
-Neyse şimdilik bu konuşmayı burada bırakalım. Bir gelişme olursa sana haber veririm.
Miniboy
-Haklısın hem ben bu av meselesi hakkında daha çok bilgi toplamam lazım görüşürüz.
Dedi, bende
-görüşürüz.
Dedim, Harika bir dedektif olmadığım kalmıştı o da oldum!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boşluk(ASKİDA)
VampireAilemiz tarafından İtalyan mafyasına satılsanız ne yapardınız? Tanıdığınız hiç kimse sizi hatırlamasa Yabancılara güvenmek zorunda kalsanız Düşmanınızın kimliğini bilmeseniz Aslında dünyanın hiçte normal olmadığını öğrenseniz. Lane Rebirth'in ya...