Seninle geçirdiğim her yılımı, tüm anılarımı kilitli bir kutunun içinde saklamak istemiştim. Böylece zaman ilerlese de biz ve anılarız hep aynı kalıcaktı.
En azından ben öyle düşünmüştüm.Ancak sarı renkli umutlarım gibi bunlarda gerçekleşmemişti. Hayallerim ve umutlarım, sandıkla beraber yanmıştı. Ve malesef sen de onlarla beraberdin.
Beni hatırlamadığını ilk gün, yıkılmıştım diyebilirim. Sen benim için çok değerliydin. Ben senin beni unutmasını bırak, benden uzak duracağını dahi düşünemezdim. Özür dilerim, o gün seni oraya yollayan bendim. Kendim gitmem lazımdı.
Ben,sana çekinerek karanlıktan korktuğumu söylediğimde, sana ışık olurum demiştin. Lisa, benim o gün ışığım söndü ve ben karanlıkta kaldım. Biliyo musun? Ben artık karanlıktan korkmuyorum, alıştım.
Ancak ben, artık saklanmayacağım. Beni geriden hatırlamanı sağlayacağım.
Çünkü ben, sensizliğe daha fazla dayanamıyorum."Ben senin için, sarı umutlarıma bir daha sarılıyorum"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yellow Hope◇Liskook
Fanfiction"Bana neden umutlarına sarı renk diyorsun diye sormuştun, hatırlıyor musun? Sana o gün diyememiştim ama nedeni sendin lisa." "Sen sarı rengini seviyordun, bu yüzden benim umutlarım sarıydı..." (Ara verildi)