Sevgilim Olur Musun?

İlk Bölüm

Sabahın yedisinde alarm sesi ile uyandım. İstanbul'daki ilk sabahımdı. Antalya'dan buraya gelmiştim. Burada abim ile bir ev tutmuştuk. Sabah kalkıp yüzümü yıkadım. Sonra sessizce abimin odasına ilerledim. Kapısının aralığından baktığımda hala uyuduğunu gördüm. Koşarak odasına dalıp üstüne atladım. "Abi uyan hadi. Sabah oldu. Eğer on saniye içinde kalkmazsan gıdıklayacağım." dediğim anda yataktan fırladığında kahkaha atmaya başladım. "Sende kalkmışsın ama daha hazır bile değilsin. Hadi hazırlan geç kalacaksın." dedi. Abim zaten İstanbul'da yaşıyordu. Üniversite öğrencisiydi. Arkadaşlarıyla ev tutmuştu. Ama ben gelince birlikte ev tuttuk. Bende on birinci sınıftım ve okula ilk defa gidecektim. Yani yeni okuluma. "Abi buradakiler çok havalı. Beni aralarına almazsa,tek kalırsam." dedim. Yanağıma öpücük kondurdu. "Er ya da geç seni kabullenirler sakın kaygılanma." dedi ve ekledi. "Aman diyim sevgilin olmasın." dedi. "Tamam abi merak etme." diyip odama yöneldim. Dolabımdan bir kıyafet seçip giydim. Sonra aşağı kata indim. Abim önce beni süzdü. "Ayy cellat36'sın diye kıyafetime karışma." diyip kıkırdadım. Sonra telefonumu bir yere sabitleyip TikTok videosu çektim. Onu hesabıma atıp dışarı çıktık. Abim beni bırakacaktı bana araba alana kadar abim beni bırakacakmış sanki kendim gidemiyorum. Okula vardığımda tüm kızların kolunda en az üç bin lira gibi bir fiyatta çantalar vardı. Bende bir tane sırt çantası vardı. Sonra bahçeye göz gezdirirken öpüşen çift gördüm. Kusacak gibi oldum. Aşka hiç inanmazdım. Ardından abime görüşürüz diyip okula ilerledim. Hangi sınıfta olduğumu bilmiyordum müdürün odasınında yerini bilmiyordum. Bir kız gördüm yanında da bir erkek. "Pardon?" dedim ama beni umursamadan gittiler. Başka birine sormayı denedim. "Pardon?" dedim. O sırada sevgilisi sandığım kız geldi. "Siktir lan sevgilime yavşıyor." demez mi? Sonra okulun binasına girip kendim aramaya koyuldum. Son anda buldum. Kapıyı tıklatıp içeri girdim. Bir kız ve erkek vardı. Sanırsam sevgililerdi. Iyy! "Müdür nerede?" dedim. "Ne için? Yanlış anlama. Çocuklarıyız." dedi. "Ben okula yeni geldim. Daha doğrusu İstanbul'a yeni geldim. Kayıt olmak için. Babanız yani müdür tam olarak ne zaman gelir?" diye soru yönelttim. Ardından kapı açıldı ve içeri bir kız girdi. Müdürün kızı kıza bağırarak tepki verdi. "Ne var gerizekalı?!" dedi. "Galiba ortalık kızışacak ben sorumun cevabını alabilir miyim?" diye sordum nazikçe. Sonra müdürün oğlu sandığım kişi "Sude ne istiyorsun yine. Git buradan." diye onu dışarı çıkarmaya çalışıyordu. "Berfin'in inadına gitmiyorum." diye bağırdı kız. Ben bile korkmuştum. Adı Berfin olan kız ayağa kalkıp Sude sandığım kişiye yürüdü. Sude elini havaya kaldırıp geri geri giderken eli burnuma çarptı. Ve direk burnum kanamaya başladı. Çocukluktan beri böyleydim. Biri dokunursa direk kanıyordu. Sude direk " Çok özür dilerim. Hepsi Berfin yüzüne oldu. Yaa kırılmış mıdır? Disipline gider miyim?" dediğinde cevap verdim. "Küçüklükten beri böyleyim önemli bir şey değil. Peçete alabilir miyim?" diye sordum. Müdürün oğlu hemen peçete getirdi. Ve ardından Sude'ye dönüp bağırdı. "SUDE HEMEN GİT BENCE EĞER İKİ SANİYE DAHA BURADA DURURSAN OKULDAN ATILIRSIN!" dediğinde müdür nihayet gelmişti. "Ben kaydımı yaptırabilir miyim? Sabahtan beri bekliyorum. Derse de geç kalacağım." dediğimde müdürün oğlu kıkırdadı. "Ooo okulumuza Berfin gibi bir inek dahil oluyor." dediğinde Berfin'den sert bir tokat yediğinde öyle mutlu olmuştum ki. Kaydımı yaptırdıktan sonra müdür Berfin'e yönelip "Kızım Yaren senden sorumlu okulu tanıt. Derslerinde yardımcı ol. Tamam mı? Zaten sizin şubenizde. Berke sende kendine mukayyet ol!" diye Berke adlı çocuğu payladı. Ve Berfin'le beraber sınıfa ilerledik. O sırada Berfin'in çok şanslı olduğunu düşündüm. Müdürün kızı olmayı bende çok isterdim. Ardından sınıfa girdiğimizde oturacak sadece tek boş yer vardı. Orada da erkek çantası vardı. "Yaren kusura bakma oturma düzenini değiştiremem sınıf öğretmenimiz çok sert. Sen şu sıraya geç. Elimden geldiğince öğretmenle konuşacağım." diyip bana gülümsedi. "Sorun yok teşekkür ederim." diyip sırama geçtim. Ardından ders başladı. Ve sınıfa Berke girdi. Gelip yanıma oturdu. Biraz tedirgin oldum. Babası yani müdür niye kendine mukayyet ol Berke demişti bilmiyordum. Okul normal geçti. Berfin numarasını verdi. Okuldan sonra eve gidip üstünü değiştirip bize gelecekti. Okuldan sonra hemen abimin arabasına binip eve gittik. Eve vardığımda hemen odamı topladım. Salonu topladım ve üstümü değiştirdim. Ardından kapı çaldı. Koşarak kapıyı açtım. Cemre gelmişti. Abimin bahsettiği sevgilisi. Dün tanışmıştık ve çok uyuz bir kız. Ardından abimin odasını sorup abimin yanına çıktı. Ardından 10 dakika sonra kapı bir daha çaldı. Kapıyı açtığımda Berke'yi gördüm. "Berfin nerede?" dediğimde Berfin arkadan "Yaa Berke beni beklesene. Şu arabadakileri getirmeme yardım et. Gerizekalı öküz gel buraya." diye bağırıyordu. Berke oflayıp Berfin'in yanına gitti. Kapıdan baktığımda Berfin'in elinde pizza poşeti,market poşeti,kitaplar ve kitapsan poşeti vardı. Kavga ede ede eve girdiler. O sırada Berfin'in telefonu çaldı. Telefona bakıp çantasına geri attı. Berke bağırarak "KİM O!" diye bağırdı. Ama öyle bağırdı ki abim odasından çıkıp "Noluyor niye bağırıyorsunuz?" diye bir de o bağırdı. "Yok bir şey abi Berke ile Berfin kavga ediyor. Hadi sen odana geç Cemre oradan anırıyor." dedim. Sonra Berke devam etti." Berfin son kez soruyorum. Kimdi arayan?" dedi. "Yok bir şey. Sana ne oluyor? Ben sen değilim her kıza yavşıyorsun." dediğinde jeton yeni düşmüştü. Müdür Berke'ye boşuna kendine mukayyet ol dememiş. Berke birden Berfin'in çantasını alıp telefonunu çıkardı. "Yağız kim? Berfin Yağız kim? Niye o piçi Yağız kalp diye kaydettin?" dediğinde bende dahil oldum. "Berke sakin ol kızın özeli vardır belki. Duymuyor musun her kıza yavşıyormuşsun birde Berfin Yağız denen çocuğu kaydederken yanına kalp koyamaz mı? Her şeye müdahale eden abilerden nefret ediyorum ya." diye Berke'ye bağırdım. "Off ne haliniz varsa görün. Berfin sekiz gibi seni almaya gelirim." diyip kapıyı çekip gitti. "Her zamanki hali." dedi Berfin. "Bu arada teşekkür ederim bu kadar zahmet etmişsin." dedim. Şimdi bunlar okul kitapların. İki kutu pizza aldık abine ver birini. Bunlar sana hediyem. Bunlar da kola falan." dedi mükemmel bir gülümsemeyle. "Tamam teşekkür ederim hiç gerek yoktu. Bekle ben şunu abim ve uyuz sevgilisine götüreyim." dediğimde kıkırdadı. Odaya girdiğimde Cemre birden üstüme atladı. "Ayy görümceciğim benim. Maşallah sıra sende bir oğlan bul kendine." diye bana sarıldı. Abim oradan "Cemre Yaren için daha erken. Ne oldu abiciğim?" dedi. "Pizza?" diyip masaya bırakıp kapıyı kapatıp çıktım. Berfin yanına indiğimde bardaklar kola dolduruyordu. "Dur Berfin sen zahmet etme ben doldururum." dediğimde o doldurmuştu bile. Öyle konuştuk bizde kalmayı teklif ettim. Ama rahatsız etmek istemediğini söyledi. Ne kadar ısrar etsemde kabul etmedi. O gidince pijamalarımı giyip yatağıma girip yarın okuldan sonra Berfin'le bir yerlere gitsek mi diye düşünerek uyudum.

*Biraz kısa oldu umarım seversiniz. Atabildiğim kadar bölüm atacağım. İlk başlarda CemCel olacak ardından CerCel olacak. Kendinize iyi bakın!*