İki Salağın Günlüğü

8- Emrah'ın Aşkı ve Gökçe

Merhaba kemkamlar!! Ben öykü, bağa çok kızdınız büyük ihtimalle... Çünkü gökçö beni öldürüyordu ._. Neyse ben kitabın başına yazı yazmayı falan pek sevmem... Hemen söyliyim, hafif bir kaza atlattı babam. O nedenle bir iki gün giremedim... Gerçekten özür dilerim 'ÇİĞKÖFTE VE PİSKEVÜTLERİM' <3 Sizi sefiom <3

 Öykö'den

  Sabah sabah gözüme giren güneş ışığla veya alarmın sesiyle değil, annemin bile değil, Gökçe'nin beni dürtüklemesiyle kalktım. E, kampta annem yok yani, yerini Gökçe alıyor.

  "Ne bakıyon lan değişik?" diyerek bana bakınca atara geldim.

  " Anandır değişik."

  "Hı-ı, sen çok biliyon!"

  "Yaw, he he." bir süre saçmalamaya devam ettikten sonra üstümüzü değişip kahvaltıyı yaptık. Ardından bizim oğlanların çadıra daldık.

   "GALKIN SABAH GÜNEŞLERİNİZ GELDİĞİ!" 

   Hiçbirinden yaşam belirtisi alamayınca, işe el koyma gereği duydum.

   "Oha, Gökçe niye çıplaksın!" Kadir kalktı,

   "Yeni İPod ve cap!" Berk kalktı,

   "Oha daş gibi kız mübarek!" Emrah kalktı, Musti? En kolayı <3

    "Mustafa, Mert, ben geldiiim!" ve açılan bir çift göz daha.

   Gökçe performansım karşısında beni ayakt alkışlıyor sağolasın. Gerçi oturacak yer yok, belki ondandır. Berk tümbülür boy olmanın getirdiği şartlar nedeniyle üstü çıplak altı giyinik, Musti aynı şekilde -hepsi bu berk yüzünden !!1!1!!1!!!- Emrah gayet normal gözlerini ovuşturuyorlar. Bunla-

  "Öykü, su getir piliz piliz piliz!" Yaaa Emrah Beğey Yaa, bakışları atıp kafasına vurdum.

 Yavaş yavaş suyu alıp bu zorlu yola çıktım. Neden zorlu? Çünküsü hepsi boylu boyuna uzanmış ayaklarından yol yok. Gökçeyi itekleye itekleye geçerken bana hızla vurdu veee Emrah sırıl sıklam. Önce herkes sustu, sonra Gökçe pis pis sırıttı. Aha kesin espiri geliyor. Korkuyorum.

 "Aşktan sırıl sıklam olmuş yeaaa!!" önce herkes mal gibi güldü. Emrah kızardı bense çadır kapısına daha çok yaklaştım. Her an kaçmam gerekebilirdi çünkü. Bir an herkes sustu. Ve herkesin aklında aynı soru. -varsa tabii.-

 "Bekle lan, bu danQalak kime aşık?" 

 "Gökçe?"

"Öykü!"

"EMRAH!"

"Berk?"

"Kadirrr?" Mustafanın ismini söyleyecek biri kalmayınca gariban kendi ismini kendi söyledi.

"Musti."

 Gökçe yanıma yaklaşında hızla dirsek attım,

 "Bu, sana söyleme dediğim halde söylediğin için!"

 "Bu, suyu düşürmeme sebep olduğun için."

  "Bu, can sıkıntısı."

  " Bu, eğlenceli olduğu için." Gökçe atara geldi ve havaya fırladı.

  "AA! YETTTİ BEĞEĞEĞ! Emrah anlatalım Allah aşkına yea." Emrah üstünü silmeyi bıraktı ve bana 12 numaralı bakışları gönderdi.

 "Özür dilerim Emrah. Suç senin. Kanka benim. Bölüşelim bence."

Emrah derin bir nefes aldı. Ama vermedi falan ahgsa Yok la verdi. Bacağımızı tutup oturttu. Ay spk şy .s.s

 "Şimdi ben karşı çadırdaki Doğa'ya aşığım. Öyküyle dertleşiyorduk işte anlattım. Bu domaltımatörde gitmiş demiş 2 numaralı domuz'a."

"Şşş, o benmi oluyom ya!"

"Başka bilen var mı?"

 Bizim gavatlar anlayana kadar üçümüzde iki kere anlattık ve sonunda dışarı çıktık. Gözlerimizi Doğa'dan hiç ayırmadan dedikodu yapıyorduk.

 "Seliütleri var yha bunn."

 "Ay, şu saça bak! Bit mi o?"

 "Yapmayın şunu." Emrahbizi susturunca kusurlarımızı kabullendik.

 "Tamam tamam. Of." Emrah hızla kızın yanına ilişti ve konuştular. Biz bir şey olur diye Gökçeyle bekliyoruz. Kız sesini yükseltince Emrah ağlayarak çadıra döndü. LAN HANİ AĞLAMAZDI BU? Oha kızım sıçtım ağzına. Ben kollarımı sıvıyarak ilerledim, gökçede benden gaz aldı peşimde. Erkekler hatta Berk bile durduramadı bizi.

 "SEN KİMSİN LAN!"

 "SEN KİMSİNDE REDDEDİYON BENİM KANKAMI!?"

"Off, snne be slk." Arkadan Gökçe yükseldi

 "Şşt, noluyoz lan? Artistleniyon mu sen bana!?" kız koşarak kaçınca bizde Emraha koştuk. Tam içeri girecekken Zehrayı gördük. Sımsıkı sarılmıştı Emraha. Birlikte ağlıyorlardı.

 "Sen üzülme. Ben severim onun yerine seni."

 "Hani bana bal parmak! Hani bize kibarlıkk, romantizm!" dedim dişlerimin arasından ve Mustiyi dürttüm. 

 "Şimdi ben odunum ya hani? Bir şömüne alalım at beni. Valla yanarım senin için. Sende ısın ateşimleeğeğeğ! AL BENİ ÖYKÖ!" Oha Musti ya Oha. Dana herif danaa!

 Gökçede Berk'i dürtünce Kadir bozuldu. Zaten araları bozuk. Berk sinirle hırladı,

 "Ne be? Ne istiyon? Romantik olamam ben açma ağzını." Gökçe açık ağzınız sinirle kapatıp ellerini birleştirdi.

 "Asıl osun sensin. Odun diye satalım seni. Güzel fikir parada kazanırım oh!" Kadir sessizce içeri süzüldü ve Emrahı itti, kıza kendi sarıldı.

 "Oy canım oyy."

 "OHA BE! KİMSİN SEN! AĞAĞĞA!"  yazık, kız Kadirin gazabına uğradı. O sırada gelen kaza yani fren sesiyle sıçradık.

Hepimiz yavaş yavaş kaza yapan arabanın etrafında toplandık, o sırada tanıdık bir ses espiri yaptığını sandı,

"KAZANIZ MÜBAREK OLSUN BEY AMCA!" ardından kırık bir trampon kuş misalı kafamın üstünden geçip bir kafaya tosladı. GÖKÇEYMİŞ LAN!

"AHA GİDİYO KIZ!"

"ÖLDÜMÜ LAN!"

"MURAD GİLİN DAMINDAN ATLAYAMADIM!!!111!!!1"

"ANNI"

"HAY BEN"

"AHGFSDAHF"

"ANNANI SİKEM GÖKÇE"

bağırmayan bir ben kaldım, olmaz. OLaya DahL OLmM LazM .S .s

"BEN SENİ DAMDAN Bİ ATICAM." gözlerimi pörtletip aşşağı baktım, "Bak bakalım nerdesin. Bunu yapacağını tahmin ettiğimizden dama çıktık la. Okadar uğraştırdın düşmesen olmaz."

"İttir itttir!"

Gökçe olayı anlamaya yeni başlayıp kalkmaya çalışırken onu hızla aşşağı ittik. Korkusundan yere bakmadı, bilmiyor ne olcağını. Öldüm diye bağrıyor bide agfds

"LAAAĞAĞAN SU BU! SUĞU BUZ GİĞİ ! AĞAĞA"

mutlu son.