Okyanus Gözlü | Texting ✔

4. Bölüm

Selaaammm 4. Bölüm ile sizlerleyimmm.

Bölüm şarkısı:

Gnash - I hate U I love you

İyii okumalarrr.

••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

Yine günlerden Pazar olmuştu.

Tüm hafta Acar ile arada bu konuşmuştum nelerden hoşlandığımızı neleri yapmayı sevdiğimizi falan konuşmuştuk şimdi de evde yatakta uzanıp salak salak sırıtıyordum.

Hemen yanımda duran telefondan saatin kaç olduğuna baktım.

19.02

Birazdan Acar'ın sahile gideceğini bildiğimden hemen üzerimi değiştirmek için dolabı açtım. Üzerime siyah bir kapşonlu sweat altıma tayt giyip hemen annemin yanına mutfağa girdim.

"Anne ben çıkıyorum."

Annem biber doğramayı bırakıp bana döndü.

"Nereye?"

"Mısra ile buluşcaz."

Annem gözlerini kısarak,

"Her pazar bu saate buluşuyorsunuz. Bir boklar yemiyorsunuzdur umarım."

Anne niye bu kadar zekisin.

Gülümseyerek,

"Ya anneee, çıkıyorum ben."

Mutfaktan çıkarken annem arkamdan konuştu.

"Tamam, dikkat edin."

"Tamamdır."

Kapıyı açıp dışarda duran botlarımı giyip telefonumu sweatimin cebine koyup çıktım.

Ayaklarım gidecekleri yeri ezberlemişlerdi artık.

Bi 15 dakika sonra sahil kenarına gelmiştim.

Etrafa bakınıp Acarı aradı gözlerim ama daha gelmemişti ben de küçük duvarın arkasına geçip onu beklemeye başladım.

5 dk sonra o da gelmişti yine gelir gelmez banka oturdu ve denizi izlemeye başladı, ben de onu izlemeye..

Ne kadar orda oturdu ya da ben ne kadar duvarın arkasında onu izledim bilmiyordum ama hava karamıştı, cebimden telefonumu çıkarıp saate baktım.

20.35

Bir saaten fazladır burdaydık ve bana çok kısa gelmişti.

Telefonu cebime geri koyup gözlerimi Acar'a çevirdim.

Ağlıyor muydu?

Karanlıktı tam göremiyordum ama elleri ile yanaklarını silince anladım.

Ağlıyordu...

Onun ağlamasına kıyamam ki.

Benim de gözlerim dolmuş bir şekilde onu izlemeye devam edemezdim.

Hemen telefonumu cebimden çıkarıp ona yazmaya başladım.

Bilinmeyen numara: Neden ağlıyorsun Okyanus Gözlü?

Acar bildirim sesi ile cebinden telefonu çıkarıp ekrana birkaç saniye bakıp etrafına bakındı kimseyi göremeyince gözleri telefona döndü aynı zamanda parmakları da haraket ediyordu.

Acar: Ağlamıyorum.

Melek: Ağlamak güçsüzlük değildir ki ağla hatta bağıra çağıra ağla rahatlarsın.

Acar: Belki bir gün.

Acar: Senden bir şey isteyebilir miyim?

Melek: Tabi ki isteyebilirsin.

Acar: Bana sarılır mısın şuan?

Bu mesajdan sonra donmuştum.

Öyle minik bir çocuk gibi istersen ben sana nasıl hayır diyebilirim ki..

Birkaç saniye düşündükten sonra cevabımı verdim.

Melek: Sana tabi ki sarılırım ama gözlerini açmaman şartı ile.

Acar: Tamam.

Melek: Geliyorum kapa gözlerini.

Acar: Kapıyorum.

Eğlildiğim yerden yavaşça doğruldum ve duvarın arkasından çıkıp Acar'a doğru yürümeye başladım.

Dizlerim titriyordu..

En sonunda Acar'ın yanına ulaşmıştım bana dediği gibi gözlerini kapatmış bekliyordu.

Yanına oturdum.

Ve o konuştu.

"Sen misin Melek?"

Sesimi hiç duymamıştı ama yine de riske atamazdım o yüzden titreyen elimi yavaşça onun elinin üzerine koydum.

Kalbim deli gibi attıyordu.

Hafif gülümseyip konuştu o güzel sesiyle.

"Sensin ve elerin buz gibi olmuş."

O an en güzel anım oluştu.

Elinin üzerinde olan elimin üzerine diğer elini koyup elimi ısıttı. Onun elleri benim ellerimden büyüktü o yüzden eleri arasında elim gözükmez olmuştu. (*anladınız inş*)

Bu görüntüyü keşke fotoğrafını çekip hayatım boyunca saklayabilseydim.

Aynı işlemi diğer elime de yaptı ve ben sadece donmuş bir şekilde izliyordum.

Bir on beş dakikanın sonunda kendime gelip gelme amacımı yaptım.

Titreyen kollarımı onun boynuna doladım ve kafamı da boynuna sokup o deniz kokan kokusunu içime çektim o da kollarını sıkı bir şekilde belime sardı.

Öyle ne kadar kaldık bilmiyorum ama hayatımın en güzel gecesiydi, hem de en güzeli...

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

Evetttt bölüm bitti ve bu bölüm galiba benim favorim oldu. Sizce?

5. Bölümde görüşmek dileğiyleeee hepinizi kocaman öptümmm :3