5.Bölüm

10.4K 932 609
                                    

Prens,şifacı ile odadan çıkmış ve yaprakları toplamak için sarayın bahçesine gidiyordu. Aklında arkadaşının acı içinde ki yüzü vardı. O anlar tekrarlanmasın diye ağacı bile götürebilirdi.

Şifacı ile beraber yavaş yavaş yaprakları toplamaya başlamışlardı. Prens en büyükleri ve en güzelleri seçiyordu omega için. En sonunda işleri bittiğinde

"Acaba onu bu gün yürütmeye kalktınız mı?"

Diye sordu. Şifacı ise

"Sizi bekledim Efendim yanlarına gidince yürütmeye çalışırız."

Demişti. Prens sadece gülümsemiş ve odaya yoluna devam etmişti. Odaya girince annesi ile omega konuşuyordu. Ne konuştuklarını duymamıştı. Arkadaşını görünce yine gülümsemiş ve

"Yapraklarını topladım. Şimdi seni yürütmeye çalışalım mı?"

Demişti. Arkadaşı ona gülümseyip

"Olur Efendim."

Demişti. Prens hızlıca yanına gitmiş ve

"Bana Efendim deme. Ben senin arkadaşınım bana Jungkook de."

Demişti. Kraliçe ise çaresizce omegaya bakıyordu. Onu buradan götürmek istiyordu çünkü alfanın git gide ondan etkilendiği kesindi ve bu yüzden Jimin'e zarar gelmesini istemezdi. Omega Jungkook'a gülümsemişti ama sonra kraliçeyi görüp başını yere eğmiş ve

"Siz bir prenssiniz Efendim. Sizin isminizi kullanmak benim haddim değil"

Demişti. Kraliçe hafif tebessüm etmişti ama Jungkook hemen atlamış ve

"Sen de prensessin. O yüzden diyebilirsin."

Demişti. Kraliçe

"O prenses değil Jungkook kaç kez diyeceğim."

Demişti. Prens ise hemen annesine dönüp

"O zaman o sadece benim prensesim olur."

Demişti. Jimin ve kraliçe şaşkınlık içinde alfaya bakarken alfa annesine dönüp

"Ben ona prenses diyorsam prensestir. Sizin için değilse bile benim için öyle."

Demiş ve sonra da şifacıya dönüp

"Hadi onu yürütelim."

Demişti. Şifacı Jimin'i koltuk altlarından tutup kucağına almış sonrasında ise belinden destek vererek yere basmasını sağlamıştı. Prens heyecan ile ona bakıyordu. Jimin ise ne kadar uğraşırsa uğraşsın adım atamıyordu. Gözleri dolmuştu omeganın. Prens hızlıca yanına gitti ve omegaya sarıldı. Şifacı alfanın sarılması ile omegayı bırakmak zorunda kalmıştı omega ise düşmemek için Jungkook'a sıkıca sarılmıştı.

Alfa kollarını sıkıca omeganın beline sarmış ve

"Sakın ağlama. Yavaş yavaş her şeyi yapabileceksin ama o gün soğukta öyle durduğun için birazcık zorlanacaksın ama olacak. Sakın ben yanındayken ağlama tamam mı? Her şeyin üstesinden birlikte gelebiliriz."

Demiş ve herkesi ikinci bir şoka sıkarak omeganın saçlarını öpmüştü. Omega ise umutla alfaya bakıyordu.

Prens o an omegayı bir daha ağlatmaması gerektiğini anlamıştı çünkü o ağlayınca kendi canı yanıyordu. Şifacı prens'e bakınca prens omegayı bırakması gerektiğini anlamıştı. Omegayı yavaşça bırakırken şifacı hemen omegayı kucağına aldı ve yatağa yatırdı.

Kraliçe şifacıya dönüp

"Bir şey olursa hemen bana haber verin."

Deyip çıkacakken alfa hemen söze atlamıştı.

"Kraliçem bu gece burada kalabilir miyim? Lütfen."

Demişti. Kraliçe ise omegaya dönmüştü hemen. Jimin'in bakışlarından istediğini anlayınca ise

"Kalabilirsin ama bir şartla. Omeganın ihtiyaçlarında ona yardım etmeni istiyorum senden."

Demişti. Alfa ise gülümsemiş ve

"Seve seve yaparım. Teşekkürler Kraliçem."

Demiş ve Jimin'in yanına gitmişti. Kraliçe ise odadan çıkarken aklında tek düşünce vardı onlar birbirlerine çoktan bağlanmışlardı artık ne yaparlarsa yapsınlar kolay kolay ayrılacak gibi görünmüyorlardı. Bu kraliçeyi korkutmuştu çünkü kralın onları incinmesinden korkuyordu.

➕➕➕➕

Jungkook annesinin çıkması ile omegaya sarılmış ve boynuna yatmıştı. Alfanın kucağına yatması ile omega şaşırsa da belli etmemişti. Alfa omegayı daha da sıkı sarıp boynunda derin nefesler almaya başlamış ve

"Çok güzel kokuyorsun prenses. Aynı çilek gibi. Biliyor musun ben çileği çok severim ama alerjim var bu yüzden yiyemem. Gizlice yediğimde ise günlerce uyurum."

Demişti. Omega

"Çilek yiyememenize üzüldüm. Ayrıca siz de çok güzel kokuyorsunuz Efendim. Tam anlamasam da toprak gibi kokuyorsunuz. Bu çok güzel."

Demişti ama cevap alamamıştı. Alfaya baktığımda ise uyuduğunu fark etmiş ve gülümsemişti. İstemsizce ellerini alfanın saçına atmış ve okşamaya başlamıştı. Toprak kokusu ise daha da yoğunlaşmıştı. Bu koku git gide omeganın uykusunu getiriyordu. Omeganın aklımda ise sadece kokunun çok güzel ve huzur verici olduğu vardı.

Şifacı arkasına dönmesi ile ikisinin de birbirine sarılıp uyuduğunu görmüş ve küçük bir tebessüm etmişti. Onları gören şifacı içinden Tanrı'ya dua etmeye başlamıştı ikisi mutlu olsun diye.

💜💜💜💜

Sonu pek olmadı çünkü wattpad bölümün sonunu sildi ve ben de aynısını yazmaya çalıştım. İstediğim gibi olmadı inşallah hoşunuza gitmiştir.

Oy sınırı 25

Sizleri seviyoruuuum💜💜

Düzenlendi/

Heir Vice/jikook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin