•Four•

2.2K 134 245
                                    

"Steve! Steve! Uyan güzelim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Steve! Steve! Uyan güzelim. Sadece kabus görüyorsun. Hadi, sesime odaklan." Bucky endişeyle, uyuyan eşini uyandırmaya çalışıyordu. Sarışın adam gözlerini sımsıkı kapatmış, kafasını yastığa bastırmış bir vaziyette "B-bucky, elimi tut." diye sayıklıyor ve gözünden yaşlar tek tek güzel yanağından yastığına akıyordu. Kumral adam hızla eşinin elini tutup dudaklarına götürdü ve bir öpücük bıraktı. "Tuttum, bak tuttum. Gördün mü? Bu sefer tuttum. Buradayım. Aç gözünü hadi."

Steve gözlerini hızlıca açtığında nefes alabilmek için yataktan doğruldu. İçine derin derin nefesler çekmeye çalışırken aynı zamanda gördüğü kabusun etkisinden kurtulmaya çalışıyordu.

"Steve'im. Bak bana hayatım." dedi Bucky eşinin yüzünü ellerinin arasına alırken. Steve koyulaşmış maviliklerini eşinin açık maviliklerine çevirdi.

"Bucky, beni bir daha sakın bırakma olur mu?" Adamın yüzünde korku dolu bir ifade hakimken Bucky kafasını iki yana olumsuzca sallayıp eşinin dudağına ufak bir öpücük bıraktı. "Bırakmam. Bırakmam. Söz veriyorum, bırakmam."

Steve gözlerini kapatıp kafasını eşinin göğsüne koydu ve tüm ağırlığını Bucky'e verdi. Kumral adam kendi bedenini yavaş yavaş yatağa bırakırken aynı zamanda kolları ile eşini sıkıca sarmıştı.

"Eskiden kabus gördüğünde böyle kedi gibi gelir, göğsüme kıvrılırdın."

"Burası her zaman evim gibi oldu benim. Kabuslarımdan koruyan bir liman gibi."

  "Her zaman da öyle olacak. Geçmişte de gelecekte de."

Yıl 1938

"Ateşin var senin." diye homurdandı kumral adam. Steve yarı açık yarı kapalı gözleri ile arkadaşına bakmaya çalıyordu.

"Uyumak istiyorum a-ama ne zaman gözümü kapatsam annemi görüyorum." sesi bir fısıltı gibi çıkarken Bucky arkadaşının alnına ıslatmış olduğu bezi koydu ve yorgının ucunu açıp Steve'in yanına yattı.

"Gel hadi göğsüme." derken Steve'in küçük bedenini kendisine doğru çekiyordu. "Şimdi gözlerini kapatıp uykuya dalıyorsun."

"Peki ya sen?" Steve kafasını kaldırıp Bucky'e baktığında kumral genç kaşlarını çatıp dudaklarını büzdü.

"Tabi ki de uyuyuşunu izleyeceğim."

"Bucky!"

"Tamam sadece şaka yapıyorum. Senin uyuduğundan emin olduktan sonra ben de uyuyacağım."

"Söz mü?"

Bucky gülerek kollarını Steve'e doladı ve başını sarışının başına koydu. "Hadi uyu, Stevie."

Steve, Bucky'nin sabaha kadar uyumayıp başında duracağından emindi. Bu yüzden daima kendisine kızardı.

"Bucky, iyi ki varsın." dedi kumral gencin kokusunu ciğerlerine gizlice çekerken. Bucky sadece Steve'in saçına ufak bir öpücük bırakıp sessiz kaldığında Steve gözlerini kapatıp rahat bir şekilde kendisini uykuya teslim etti. Çünkü biliyordu ki; kötü bir kabus görse bile Bucky'nin varlığı onu rahatlatacaktı.

мy тwo dαdѕ » ѕυpeтғαмι̇ly•StuckyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin