Chapter 2// "Virgin"

40 4 0
                                    

Son dersin zilinin çalmasıyla çantamı omzuma takıp sakin adımlarla dolabıma yöneldim.

Okul kapısına diyeceğimi sandınız değil mi?

Ama biliyorsunuz ki benim kontrol manyağı bir annem var ve aa şey en son ders çalışıyormuş gibi yapıp onun yerine müzik dinlerken yakalandığımda 1 ay boyunca kulaklığıma ve telefonuma el koymuştu.

Biliyorum harika.

Dolabın kapağında ki ders programımdan yarın ki derslerimi öğrendikten sonra elimdeki kitapları dolaba bırakıp bana gerekli olan birkaç defteri göğsüme yasladım. Dolabın kapağınıda kilitlediğimde sessizce çoktan boşalmış okul koridorunda ilerlemeye başladım.

Durun bir dakika sessiz mi dedim? Geri alıyorum. Tanrı aşkına kim okul sıralarını yatak olarak kullanıyor yine?

Ben ilerledikçe derinleşen inlemeler sonunda önünde durduğum kapıya geldiğimde daha net bir hal alşmıştı.

"Çok güzelsin Daisy"

"Evet bebeğim harikasın"

"Sana doyamıyorum"

Kafamı kaldırıp kapının üzerinde ki tapelaya baktım. Ceza sınıfı. Peki içeride kim var bilin bakalım?

Doğru cevap! Harry ve Daisy.

Aralık kalan kapının arkasından yavaşça etrafa göz gezdirirken birden bire kendimi bana odaklanmış mavi gözlere bakarken buldum. Zaten sonrası malum.

"Harry orada biri vardı ve bize bakıyordu!" Harry ani bir şekilde Daisy'nin üzerinde doğrulduğunda kıskançlığın verdiği o sinir bozucu his ve hayal kırıklığıyla koşmaya başladım. Tam koridorun ucundan dönerken bileğime dolanan uzun parmaklar sayesinde olduğum yere çakıldım.

Yeşil gözleri küçümseyici bir ifadeyle yüzümü süzüyordu. "Tam da tahmin ettiğim gibi." Boğuk sesi yumuşak bir fısıltıya eşlik ederek kulaklarıma dolduğunda gözlerim Harry'den başka her yerde geziniyordu.

"Bana bak Britney. " Hala ona bakmamakta ısrarcıyken elini çeneme yerleştirip yavaşça başımı kendine çevirdi. "İşte böyle güzelim. Şimdi söyle bakalım orada ne yapıyordun? Ah bir dakika sakın bizi izleyerek kendini tatmin ettiğini söyleme?"

İnsan sapık olunca düşünceleride sapık oluyordu herhalde. Benim o an ne hissettiğimi bile bilmeden söylediği şeylere bakın. Ne kadar da küçük düşürücü ve kalp kırıcıydı.

Tam da Harry'e layık hareketler.

"B-ben... şey sanırım gitsem iyi olacak." Ona bakma isteğime karşı gelemeyip bakışlarımı yüzüne çevirdiğimde arsız gülümsemesinin dudaklarına yayıldığını gördüm.

Kendimi Harry'den kurtarıp birkaç adım attığımda Harry'nin boğuk sesi koridorda yayıldı.

"Hey Brit! Bak ne diyeceğim bakire olduğun en az 10 metreden belli oluyor. Ve ben bu bakire kızın vücudunu elde etmek için her şeyi yapacağım."


Green EyesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin