Duyduklarımı kavrıyamamış ve gördüklerime kendimi inandıramamıştım.Karşımda Ateş benim için bir çocuğu dövüyordu ben ise olanları şok bir şekilde izliyordum.Bunu neden yapmıştı?Ben olmaz dedikce böyle beni kararsızlıkta bırakmaya devam mı edicekti.?Bunları düşünürken Ateş'in sesiyle kendime gelebildim sonunda.
''Anladın mı lan beni?Derin'in adını ağzına almayı bırak,yanına bile yaklaşmıcaksın.''Adını bilmediğim çocuğun yakasından tutup yüzüne doğru bağırıyordu ben bile korkmuştum.
''Tamam anladım bırak şimdi beni.'' dediği gibi Ateş ellerini çocuğun yakasından çekti.Çocuk büyük bir hızla sınıftan çıkarken bana çarparak sendelenmemi sağladı.Tamda bu sırada Ateş arkasına doğru bakmış ve beni görmüştü yüzünde seçemediğim bir ifade gözlerinde ise kızgın bakışlar vardı derdi neydi bunun?Sonunda kendine geldiğinde yanıma doğru yürümeye başladı ellerini bana uzatınca ne yaptığı anlıyamamış kendimi sınıfa doğru atmıştım bunu bekliyormuş gibi sınıfın kapısını sertçe kapattı benide kapıyla kendi arasına aldı.
''Biraz önce gördüklerin...Unut onları Derin.''dedi tek bir nefesle.
Gözlerimi iri iri açtım ''O çocuğu dövdün?''
''Dövdüm?Ciddi misin?Bu benim için tartışma bile değildi.Sen dövmenin nasıl birşey olduğunu anlıyamamışsın.''
''Bu hiç birşeyi değiştirmez.'' Dedim sesim olduğundan çok yüksek çıkıyordu.''Sen sırf bana bakıyor diye bir çocuğu dövdün.''
''Canım öyle istedi ve uyguladım.Bana karışmaya hakkın yok.'' Bu sırada kolu hala kapıya yaslı bir şekilde duruyordu kapı ve onun bedeni arasındaydım bu durumdan sıkıldığımı belirtmek amaçlı onu itikledim bi anlığına düşücek gibi oldu ama hemen toparlanıp tahtaya yaslandı.
''Sırf sana evet demedim diye bunları yapıyosun dimi?Duydun işte sana evet demedim, demiyorum ve demicem!Benimle ilgili bi olaysa karışırım.Senin benim hayatımda yerin yok.Sen bana karışamazsın.'' Uzun bir konuşmanın ardından derin bir nefes aldım.Bu diyeceklerimi beklemiyormuş gibi bi anlık şaşırdığını anladım.Bende beklemiyordum.Her zaman herşey olabilir ha?
Hızlı hareketlerle yanıma geldi ve tam dibimde durdu.Biraz öncede yakındık ama bu kadar yakın değildik.Bu kalbimin hızlı hızlı atmasına sebep oldu.Peki ama neden?
''Çok yakın zamanda bu söylediklerine pişman olucaksın.Hani sana 'bana aşık ol' demiştim hatırlıyo musun?O gün geldiğinde bana aşık olucaksın ve bu söylediklerine teker teker pişman olucaksın.'' Bu söyledikleri bende ciddi anlamda kafa karışıklığı bırakmıştı.Ateş benimle sevgili olmak istiyordu ama neden?Beni seviyor muydu bunun cevabını çok merak ediyordum.
''O gün hiç gelmicek Ateş üzgünüm kendini buna şimdiden hazırla.''
''Görücez bakalım ufaklık.'' Ateş Arslan'a asla aşık olmicaktım.Buna eminim neden böyle birine aşık olim ki?İki kalp çarpıntısı,iki heyecanlandım diye aşık olucak değildim.Daha önce hiç bi erkekle bu kadar yakın olmamıştım bütün sebep buydu.
''Bişey sormak istiyorum?
''Beni seviyor musun?Bütün bunlar neden anlamıyorum.Ateş oyun mu oynuyorsun?Neden benimle sevgili olmak istiyosun?''Sonunda o istediğim delicesine merak ettiğim soruyu sorabilmiştim.Ah birde cevabını alabilsem.
''Gün gelince bunun cevabını öğreniceksin.'' dedi ve yanımdan geçip sınıftan çıktı.Bütün cesaretimi toplayıp Ateş diye seslendim.Bana döndüğü sıra konuşmaya başladım.
''Hani bana diyordun ya bana aşık ol diye o gün geldiğinde bana aşık olan sen olucaksın.'' Bunu neden niye dediğimi bilmiyordum ama bir anda ortaya çıkan cesaret insana herşeyi söyletebilirmiş demekki.Bu söylediğim şeye hiç birşey demeden sınıftan çıktı.Son derse giriceğimiz için diğer kişiler sınıfa girmeye başladı.Tabi bunların arasında Berk'te vardı.Yanıma geliceğini sandım ama bana kırgın olduğunu bildiğim için sırasına gidip oturdu.Daha sonra sınıfa Ateş'in arkadaşı olduğu bildiğim Buğra girdi ve bana göz kırptı.Hayırdır sen kime göz kırpıyorsun demek istedim ama sustum sırama geçip oturdum.Ders başladığında Ateş'in sınıfa gelmediğini fark ettim.Dersten sıkıldığım için kafamı masaya koyup gözlerimi kapatıcaktım ki bi sesle irkildim ne oluyordu?
''Gençler sakin olun bi bakıp gelicem.''diyen hoca kafasını dışarı çıkarınca biriyle bişeyler konuştu ve bize döndü.
''Yangın çıkmış''dediği gibi ürperdim ve çığlık atan kızları susturdum.
''Bi susunda dışarı çıkalım bağırmak fayda etmez.'' Hoca onaylayıcı bakışlarını üzerimde gezdirdi.
''Evet teker teker hızlı adımlarla okuldan ayrılıyoruz.'' Aklıma Ateş geldi.Nerdeydi acaba yangınla bir alakası var mıydı?Telefon numarası olsa arayabilirdim dediğim gibi telefonum titredi bu sırada merdivenlerden aşağı iniyordum gördüğüm mesajla olduğum yerde dikildim.
-''Ateş'i bulmak istiyorsan.Alt kattaki depoya gel.'' İşte şimdi ciddi anlamda korkmuştum.Kimdi bu biri oyun mu oynuyordu?Yoksa yine Ateş'in işimiydi?Merakımı gidermek için tek çare depoya inmekti.Kimseye görünmemek için adımlarımı oraya attım.
''Derin napıyorsun yangın var görmüyor musun gel buraya'' Berk'in sesini duyunca yerimde durdum.Kahretsin karşıma neden çıkıyosun ki?
''Berk acil bi yere gitmem lazım.Hemen gelicem lütfen.'' Berk yanıma gelip kolumdan çıkışa doğru sürükledi.
''Hayır dedim.Manyak mısın?Yangın var diyorum.''
Yerimde durdum.''Berk,bak birinin başı dertte olabilir,yardım etmem gerek anla lütfen.''
''O biri Ateş mi?'' diye sorunca ne diyeceğimi bilemedim sustum cevabımı anlamış olucakki. ''Beraber gidiyoruz.'' dediğinde telefonum tekrar titredi elimde olduğu için hemen baktım.
-''Yanında kimse olmasın,tek gel.Tek seni istiyorum!''
''Üzgünüm Berk tek gitmem gerek anla lütfen.'' Bu sırada Sevda hoca yanımıza geldi Sevda hoca onu çağırırken fırsattan yararlanıp elimden geldiğince hızlı bir şekilde depoya doğru koştum.Yangın falan yoktu.Her kim bu işin içindeyse oyun oynamıştı.Ve bende oyunun başrolündeydim.Depoya geldiğim sıra etraf karanlıktı.Gerçekten artık korkmaya başlamıştım.
''Ateş sen misin?Bak eğer oyun falan oynuyorsan bu hiç komik değil,çık ortaya artık oyun falan oynama benimle.''
''Ateş mi?Ah gerçekten inandın mı?.Ateş için herşeyi yapıcağını biliyodum.'' Hiç tanımadığım bu erkek sesi beni korkutmuştu.Kimdi bu?
''Kimsin sen''dedim etrafı yoklarken.
''Aslında tanıyosun beni.Ama gözünde değersiz olduğum için beni unutmuş olman yüksek bir ihtimal.'' Bu sefer ses daha yakından geliyordu.Beynimi yoklamaya çalıştım ama bu sesi daha önce duymadım gibi geliyordu.
''Korkmayı bırakta yüzünü göster bana!Belki o zaman nasıl bir şerefsizsin tanırım ha?''
''Korktuğum falan yok.Yüzümü görmek istediğine emin misin?Eskileri hatırlamak istiyo musun gerçekten?''
''Evet, göster bana yüzünü seni tanımak istiyorum.''
Bu sefer sesi daha yakın geliyordu.Hatta..hatta tam yanımda gibiydi ve öyleydide.Kenara uzandığında koluma çarptı ve duvarda lambayı yakmak için düğmeyi aradı.Bulduğunda derin bir nefes alıp lambayı açtı.Yüzünü bana çevirdiğinde bu yüzü daha önce hatırladığımı bu sefer anladım.
''Emir?''
Yorum ve vote istiyorum.Yorumlar farklı kişilerden olursa sevinirim bende ne istediğinizi ona göre yazarım.Beğenip beğenmediğinizi bile bilmiyorum lütfen bunu dikkate alın.Yorum atanlara çok teşekkürler.