•••
"ı can't breathe"
____________________________JM
Kendimi, tenha, kimsenin olmadığı bir sokakta amaçsızca yürürken bulmuştum. Saat gece 4-5 civarında olmalıydı. Hayat durmuş gibiydi. Işıklar ve dükkanlar kapalıydı.
Elimi montumun cebine attım ve onları gecenin soğuğundan korumaya çalıştım.
Neredeydim ben? Neresiydi burası?
Yürümeye devam ederken, etrafa bakındım. Hiç görmediğim bir yerdi burası.
Fazla yüksek olmayan bir ses tonu ile etrafa seslendim "Hey, kimse yok mu?". Sesimin yankılanması, ürküp, yutkunmama sebep olmuştu.
Cevap gelmeyeceğini bildiğim hâlde, tekrar denedim şansımı "Hey?".
Bir anda kulaklarıma dolan derin, tanıdık ses, anında yürümeyi kesmeme sebep olmuştu.
"Jimin, ne yapıyorsun burada?"
Kaskatı kesilmiştim. Bu, oydu. Taehyung, buradaydı. Korkuyla etrafa bakınmaya başladım. Boğazım düğümlenmişti. Yutkundum.
Yeniden sesi kulaklarıma dolmuştu "Ah, neden boş boş bakınıyorsun? Ben buradayım işte Jimin. Beni göremiyor musun?".
Sesin nereden geldiğini çıkaramıyordum. Ben etrafa bakınırken, bu anı beklercesine hızla akan gözyaşlarım, görüntüyü bulanıklaştırıyordu. Bağırdım "Taehyung! Neredesin, Taehyung?".
Tekdüze ve ciddi bir ses ile, yeniden konuşmuştu "Elveda, Jimin.". Ardından, bir şimşek çakıp, bardaktan boşalırcasına yağmur yağmaya başlamıştı.
Bacaklarım titriyordu, bağırmaya devam ediyordum "Nereye gidiyorsun?! Taehyung!". Bağırmaya devam ediyordum, fakat yanıt, asla gelmiyordu.
Bacaklarımın bağı çözüldü. Islak asfaltta, dizlerimin üzerine düştüm. Acıyla haykırdım
"Taehyung!"
Korkuyla yatakta doğruldum. Nefes nefeseydim. Bakışlarım komidinin üzerindeki su dolu bardağa kaydığında, titreyen elimle suyu içmeye başladım.
Suyu bitirdiğimde, boş bardağı yerine geri koydum ve ellerimi saçlarımın arasından geçirdim. Kan ter içinde kalmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
seashells | jirosé
FanfictionBir su altı fotoğrafçısı olan Park Jimin, deniz kızlarına inanmazdı. ^gxb^ |2020| Tüm hakları deniz kabuklarında saklıdır... 🐚