Yok ya cevap veriyim. 'Tamam. Çarşamba sana 6 sana uyar mı?'
Cevap bekliyordum. Vermiyordu. Telefonu bıraktım. Hayatım sadece o değil. Ne zaman mesaj atarsa sesi gelir bakarım yanı. Değil mi?
Işim bitmişti. Telefona twitter'a girmek için baktım. Arda bana 5 tane dm atmıştı. 'Çok önemli aşkım?' 'Canım?' 'Orda mısın?' 'Hey' '?¿'
Korkulu bir şekilde; 'Ne oldu Arda? Ödevimi yaptım. Geldim.' Yazdım aynı anda gibi; 'O yanında oturan gıcık çocuk beni Facebook'tan ekledi.!' Yazdı. 'Bu muydu yani? E ne var?' 'Nasıl ne var ya?' 'Neyse Arda. Bye.'
Tam twitter'dan çıkıcaktım ki babam aradı. Telefonu biraz beklettim ve;
- Alo?
- Selam. Mesaj atmışsın, okuyamadım kusura bakma.
- Önemli değil. Zaten işlerimi hallettim. Iyi oldu.
- Neyse Selin. Çarşamba 6 olmaz niye aradım.
- Niyeymiş o ?
- Çünkü iş görüşmesine gidicem. Buluşamayız!
- Tamam. Peki ne zaman buluşaz?
- Yarın?
- Saat 6 ise olur.
- Tamam.
Bi' anda; 'Ya ben yanlış mı yapıyorum? Bu adam serserinin teki. Neyi ile konuşucam ya!?' Hissine kapıldım.
Okula gidiyordum. Okulda yine olaylar, kavgalar falan filan. Yine ders, öğretmen, tahta, tebeşir, yazı kısacası yine okul.
Sınıfa girer girmez tahtada kos kocaman; 'SELIN SENI ÇOK SEVIYORUZ:)' yazıyordu. Bi' anda içimi bi' mutluluk sarmıştı. Herkes ayrı yerden çıkarak tahtadaki kelimenin aynısını söylediler 'SELIN SENI ÇOK SEVİYORUZ' çok mutlu olmuştum. Sıramda çiçekler duruyodu. Ama Furkan mutsuz bi' şekilde 'Seni seviyoruz.' Dedi ve gitti. Arkasından 'Furkaaaan!!!' Diye bağırarak koşuyordum.Bu bölüm benim için biraz üzücü oldu. Çünkü KG'nin son bölümünde bi' bölümümü yazmak... Neyse. Bi' önceki bölümüme 'kısa' dediğiniz için bu bölümü biraz daha uzun yazmaya çalıştım. Umarım seversiniz.
Iletişim için twitterıma ulaşabilirsiniz. Twitter: selinliqli
Sevgilerle Su.