Kısa bir hikayedir.
Fadik: Torun istiyorum ben Torun. Herkesin Torunu var benim yok.
Azer: Ana kurban olum ne torunu? Hele söyle bana nerden çıktı senin bu Torun istemen?
Fadik: yaşım geldi de geçiyor. Millet aha şu telefonlarda açıyorlar Torunlarının resimlerini gösteriyorlar. Ben gösteremiyorum.
Azer: off ana off.
Fadik: anaya oflanmaz. Oğlum bak doğru söyle olmuyor bu yoksa. Öyleyse söyle susalım.
Azer: Ana biz hiç konuşmadık ki.
Fadik: Ne demek konuşmadık? Biraz babana çekseydin. Biz evlendik iki ay sonra gebeydim.
Azer: Maşallah ana size. Hadi ben gidiyorum ana sakin Karacanın yanında da torun torun deme.
Fadik: hele anasına ne diyor. Sana mı sorcam ne diyeceğimi.
Azer: tamam ana tamam sana bugün hiçbir şey söylemiyorum.
Fadik: akşama yemeğe gelin.
Azer: tamam.
Azer dışarı çıkarken Yılmaz'la karşılaşır.
Azer: oğlum nedir anamın bu torun sevdası?
Yılmaz: hiç sorma abi ya. Hatice teyze var ya?
Azer: he?
Yılmaz: gelmiş gecen Torunlarının resmini göstermiş yok işte yaşımız geçti senin torunun yok mu yok benim kız yine hamile falan filan işte .
Azer: oğlum bunlar birbirine torunla mı hava atıyor. Araba mı lan bu?
Yılmaz: vallahi abi ben de anlamadım ki. Belli bir yaştan sonra değişiyorlar.
Sen nereye abi?
Azer: eve. Yengen evde akşama geliriz.
Yılmaz: tamam abi.
Azer hiç hiz kesmeden eve doğru yola çıktı. Sadece annesi değildi tuhaf olan karisi da birkaç gündür bir tuhaftı.
Azer: Karacam ben geldim.
Karaca: hoş geldin hayatim. Aşkım turşu nerde?
Azer: Unuttum ben onu askım ya anam konuştukça konuştu ama akşama gelin dedi o zamana alırız.
Karaca (dudaklarını büzer): ama ben şimdi istiyordum.
Azer: kurban olduğum akşama gidecez zaten. Hem bir turşu için niye üzülüyorsun sen?
Karaca: aman ne biliyim işte canim çekmişti ama şimdi geçti.
Azer: geçti mi? Ama benim de canim seni çekti onu ne yapacaz.
Karaca: yaa Azeer.
________________________________
Tüm Kurtuluşlar akşam yemeğinde masadalardı.
Karaca: anne?
Fadik: efendim kızım?
Karaca: sen bu yemeğin içine nane mi koydun?
Fadik: evet kızım ama çok az tadı normal de gelmez.
Karaca: bilmem galiba çok koymuşsun tadı, kokusu geliyor. Midem bir tuhaf oldu. Size de geliyor mu?
Kurtuluşlar: yoo.
Fadik: kızım değiştirelim mi?
Karaca: yok annecim gerek yok.
