3. Bölüm 🌙

291 5 6
                                    

Gözümü açtım. Ve direkt telefonuma uzandım. Saat 07.40 tı. Bugün doktora gidecektim, şu akciğer kanseri olup olmadığımı öğrenmek için.

Olsam bile birsürü kişide olan bir şeydi. Ama ya ben kurtulamazsam, ya yenemezsem ya o kadar güçlü değilsem.

Peki eğer kansersem bunu Ege'ye söyleyecek miydim? Umrunda bile olmazdım ki. En iyisi söylememekti.

Yatağımdan kalkıp lavaboya gittim, yüzümü soğuk suyla defalarca yıkadım bu beni rahatlatıyordu. Dişlerimi de fırçaladıktan sonra gardırobuma gittim. Hiç te istekli başlamamıştım bugüne, üzerime bordo dar omuzları açık bir elbise giydim ve siyah bir kemer takarak elbisemi tamamladım. Saçıma pek önem vermeyerek sadece taradım.

Ve kanser olup olmadığımı öğrenmek için hazırdım. Bu ne kadar kötü bir durumdu böyle.

Arabama bindim, hastanenin yolunu tuttum. Hastanenin önüne geldiğimde derin bir nefes alıp arabamdan indim.

Dün randevu almıştım, saat 09.00'a. Şuan saat 08.57 idi. Muhtemelen birazdan çağırılacaktım. Derken. "HAZAL ALTAN." Denildiğini duydum ve içeri girdim. Içeri girdiğimde gayet sıcakkanlı bir Kadın Doktor karşıladı beni. Çok iyi bir doktordu araştırmıştım.

Doktor Elçin Hanım: Merhaba Hazal Hanım hoşgeldiniz. Şikâyetlerinizi öğrenebilir miyim?   Ben de elçin hanıma şöyle dedim

Hoşbuldum Elçin Hanım, ben kendimi çok halsiz hissediyorum ve şu sıralar çok kilo kaybettim, kemik ağrılarım var. Ve bu durumları internetten araşırdığımda a-akciğer kanserini gösteriyordu ben de emin olmaya geldim.

Doktor Elçin Hanım: Sizi korkutmak istemem ama şikayetleriniz bu kanseri doğruluyor, ama belki başka bir şeydir test yapmadan emin olamayız ben sizi kan testine yönlendireyim tahlil sonuçlarınızı da öne aldırayım yarım saate elinizde olur, yanıma gelin beraber bakalım umarım sonuç olumsuzdur.

UMARIM Elçin Hanım diyerek odadan çıktım.

Kan testinin yapıldığı yere gittim. Tek başıma bu koltuğa oturmaktan hep korkardım annemle gelirdim hep şimdi utanıyorum hâlâ gel demeye. Şuan yanımda beni koruyacak en azından öyle hissetirecek birisini isterdim.

Ama aklıma da gelmiyordu. Geliyordu aslında ama imkansızdı asla umutlanmayacaktım. Öyle birisi yoktu hayatımda hiç aşık olmamıştim lisede bile herkes olur ama ben olmamıştım. Bu hissi bu duyguyu çok merak ediyordum. Her neyse bu koltuğa oturup gözümü kapattım ve birisi yanıma geldi.

Hemşir: Gözlerinizi açabilirsiniz elim hafiftir öyle derler canınız acımayacak hanimefendi.

Teşekkürler hemşir bey umarım canım acımaz.

Yaklaşık 30 saniye sonra bitti. Dedi hemşir çocuk.

Teşekkür ederim diyerek oradan çıktım.

  

                30 DK SONRA...

Test sonuçları çıkmıştı. Açıp bakmadım doktorun yanına gittim. Elim titreye titreye kapıyı çalıp içeri girdim.

Doktor Tekrar Merhaba Hazal Hanım, diyerek elimdeki kağıtları aldı ve incelemeye başladı. Sonuçlara bakarken yüzü pek gülmüyordu.

İçimdeki korku anlatılmazdı eğer böyleyse ne olacaktı ne yapacaktım ben. Beni koruyacak bir ailem vardı. Onları seviyordum. Peki bir prensim o yoktu kimdi bilmiyorum ama lütfen çabuk gelsin o kişi.(umduğum kişi olsun prensim)

ZORAKİ EVLİLİK (Mafya)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin