Mezuniyet

1.6K 66 29
                                    

''Fotoğrafçı ya da makyöz istemiyorum. Hiçbir şey istemiyorum. Siktir Tharn, altı üstü mezuniyet töreni. Saçımı bir iki kere tarasam yeter.''

Hafta sonuydu, yani Thiwat'ın tüm haftayı ders çalışarak geçirdikten sonra istediği kadar uyuyabileceğini düşündüğü gündü. Ama işte, kaşlarını çatmış bir halde yakışıklı erkek arkadaşıyla tartışıyordu. Yıllar geçse de ve bu süreçte Type sinirini daha iyi kontrol etmeyi öğrense de, Tharn'ın tartışmayı kazanacağına emin olduğunu gösteren bir ifadeyle gülümsemesi sinirlerini geriyordu. 

Yine aynı kelimeleri tekrarladı.

''Makyöz istemiyorum. Açık bir şekilde söylediğimi sanıyorum, Tharn.''

''Mezuniyet töreni hayatında yalnızca bir defa olan bir şey.'' diye cevap verdi Tharn sakince. Ama Type'ın yumruk atmak istemesine neden olan şey sözlerine eşlik eden gülümsemesiydi.

Ancak Type daha sonra kıkırdadı. 

''Sadece bir kez mezun olmayacağım ama.''

Yüksek lisans yapacağı için bundan gerçekten emindi. Zekiliği konusunda böbürlenmek istemiyordu ama yüksek lisansını tamamlayabileceğinden kesinlikle emindi. İki sene içinde bitiremezse en fazla iki buçuk senesini alırdı. Bu yüzden hayatında birden fazla mezuniyet töreni olacağından bir gerçekti.

Bu nedenle bu tartışmada üstün olan tabii ki Type'tı ancak Tharn hâlâ aynı şekilde gülümsemeye devam ediyordu ve bu, Type'ı gıcık etmeye başlamıştı.

''Aynı şey değil. Seninle fotoğraf çektirmek isteyecek kaş kişi olacak biliyor musun? Ailen var, arkadaşların ve futbol takımında alt devreden o kadar kişi var. Kendi fotoğrafçının olması daha uygun olur. Ayrıca bahsettiğim makyaj da ağır bir şey olmayacak. Güzel anıları hatırlatacak bir şey sadece.'' Tharn, Type'ı ikna etmeye çalıştı.

İkna etmek için seçtiği kelimeler Type'ın gözlerini kısmasına neden oldu. ''Bence bundan daha fazlası. Çünkü her şeyden çok beni öyle hazırlanmış olarak görmek istiyorsun.''

İşte şimdi Tharn'ın gülümsemesi titremeye başlamıştı. Bu da demek oluyordu ki Type doğru yere parmak basmıştı.

''Şey... evet,'' Son vuruşu yapacak ve kaybedenin kim olacağı şüphesine yer bırakmayacak sözlerine başlamadan önce basitçe kabul etti. ''Erkek arkadaşımın zaten yakışıklı olduğunu biliyorum. Ama görmek istiyorum sadece. Hafif bir makyaj, kötü görünecek ağır bir makyaj değil. Güven bana. Sadece... görmek istiyorum işte.''

Son birkaç kelime öyle yumuşak ve tatlı çıkmıştı ki Type'ın derin bir iç çekmesine neden oldu. Güneyli genç bakışlarını kaldırıp erkek arkadaşının gözlerine çevirdiğinde yalvarır gibi baktığını gördü.

Bunun üzerine basitçe konuştu. ''Hayal kurmaya devam edebilirsin.''

Ancak Tharn'ın yüzündeki aptal gülümseme kaybolup yerini surat asmaya bırakmak yerine daha da büyüdü ve böylelikle öldürücü darbeyi vurdu.

''Yapmak istemiyorsan sorun değil ama bunu bizzat arayıp anneme kendin söylemen gerek.''

Bu kez yerinde donup kalma sırası Type'daydı, bakışları sanki 'Ne?' diyordu.

''Evet, annem çoktan her şeyi ayarladı. Daha önce Thanya'nın fotoğraf çekimini yapan fotoğrafçılar. Birçok kez birlikte çalıştılar, bu yüzden annemle araları iyi. Dışarıdan iş de kabul ettiklerini duyunca annem ikimiz için de birer fotoğrafçı tuttu. Kendi bölümümüzden arkadaşlarımızla ayrı ayrı fotoğraf çektirmek istersek diye.''

TharnType: Ve SonraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin