Ne yapacağımı bilmez bir halde , lavabonun tezgahına ellerimi yasladım.Tanrım ! Yüzüm çok soluk görünüyordu.Alnımdaki küçük ter damlalarının ikisinin birleşip,kocaman ter damlalarına dönüştüklerini görüyordum,kısacası hiç iyi değildim.
Burada tamıtamına yarım saattir bekliyordum,bayılmamam mucizevi idi.Gerçekten kimse şüphelenmemişmiydi ? Yoksa herkez biryerler de sızıp kalmışmıydı ? Dünya sadece banamı ihanet edip , götüyle gülüyordu ? Neden başka insanlar değil de,bendim bu astım krizi geçirmek üzere olan kişi ?
Evet,astım hastasıydım ve krizler olmasa okadarda kötü birşeyi yoktu.Okula ilaçlarımı getirmediğim için kimsenin hastalığımdan haberdarı olamıyordu.Birkaç yıl önce başlayan bu hastalığımın doktorumun dediğine göre hergün biraz daha fazla kriz geçirebilme olanağım artıyormuş.Bu hastalığımdan Lara'nın bile haberi yoktu.
Umarım birzaman sonra,bu olayı öğrendiğin de benimle kavga etmezdi.Benim şuan bu hastalığımdan başka bir sorunum olamazdı değilmi ? Ya daha fazla kötüleşipte bayılırsam ? Ya daha fazla dayanamaz ve kriz geçirirsem ? İşte şimdi,ozaman ne yapacaklarımı düşünmem gerekiyordu.
Kapının çaldığınımı duymuştum yoksa kalın kafam bana oyunmu oynuyordu ?
''Hayal !''
Bu Lara'nın sesiydi.Kapıya doğru ilerledim ama ayaklarımın titremesinden yürüyemiyordum. Dayanamadığım için kendimi bırakmak zorunda kaldım ve yeri boyladım.
Soğuk taban tenime deydikçe titriyordum.Okadar soğuktu ki ölümün soğuğuna eşit değerdeydi.Kapı birkaç kez daha tıklatıldığında büyük bir gürültü koptu ama ayaklardan başka birşey göremeden karanlık uykuma daldım.
35 DAKİKA SONRA...(Lara'dan)
Onun ölü vücuda benzeyen,buz kesilmiş tenini ellediğimde,bir an olsun ürperdim.Okadar çok korkmuştum ki....
Düşünsenize sizin en iyi ve değer verdiğiniz birinin vücudu kilitli bir kapının ardında,kapı açılınca karşınızda buluyorsunuz.Kesinlikle berbat hissederdiniz.
Yalnız Doktor'un dediği gibi Hayal'ciğimin bana söylemediği birkaç ayrıntımız varmış.Bunlardan biride astım hastası olması.Hastahaneye vardığımda ki Buse'nin kesik nefes ve iç kriz denilen şeyi yaşadığını görmüştüm.
Kötü bir hastalık olmalıydı ama bunu öğrendiğimi Hayal'e söylemeyecekti.Eğer en iyi (!) arkadaşı olsaydım bana söylerdi zaten değil mi ? Belki de bencillik etmemeliydim ? Ya söylemek için durumu müsait olmadıysa ? Ne olmuşsa olmuş ama yinede... kırgındım işte.
Mutfakta çorbanın altını söndürüp neye benzediğine baktım.
''Oh moay got,çok becerikliyim ''
Tabikide değildim.Çorbanın içinde : su,tam (doğranmamış ve soyulmamış) iki domates,kekik,salam vardı.Salamı yanlışlıkla düşürmüştüm ama olsun ya , salam da salata gibidir n'olcak ki değil mi ? Salam çorbası işte.
Aman tanrım dedim,bu çorbanın kokusu nedir ?
Kafamda ;
'Nimettir boşa gitmesin'
Düşüncesi dönerken camda ki kediyi görüp sinsice sırıttım,kedinin gözleri büyüyüp kuyruğu dimdik oldu.Satanist değilim,bakmayın bana öyle !
Camı açtığımda kedi bana hırladı.Korkudan çorbayı kediye fırlattım.Kedinin etrafta fır fır dönmesinden telaşlanıp banyoya koşturdum.Dolapta ki orta boy bir kovayı buz gibi su ile doldurdum,ve mutfağa koşar adımlarla geri döndüm.
Yavrucak hala pır pır ediyordu.Suyu bir fırlattım kedi sıçık gibi yapıştı duvara.Ciddiyim resmen yeni doğmuş koala yavrusu.Göt korkusu tabii hemen camı kapattım,ergenler gibi ;
'Lan ya polis gelirse ?'
Beyin kapasitesine dönüşmüştüm.Artık bana ne dokunduysa dünden beri böyleydim.
Salondan ayak sesleri geliyordu,demek ki uyanmıştı.Kediyi boşverip salona doğru yöneldim,çok merak ediyordum .Acaba bana söyliyecekmiydi ? Yada söylemeyerek benimi mahvedecekti ?
Yeni bölümü geç yayınlamak istemezdim ama şartlar uygun değildi . Vote ve okuma sayıları için teşekkür ederim. Tutulcağını hiç zannetmezdim :) Çok mutlu ettiniz beni. En yakın zamanda yeni bölüm sizlerle....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vay Piç ! •Bir süre askıda•
HumorAniden fenalaşan annelerini apar topar hastanenin acil servisine taşıyan , ancak yarım saat sonra doktorun ; " Maalesef annenizi kaybettik " Demesiyle annelerinin öldüğünü öğrenemeyen (!) bunun yerine ; '' Ulan nasıl kaybedersiniz koca kadını...