𝟏𝟖 : 𝐌𝐚𝐲𝐛𝐞 𝐖𝐞 𝐒𝐡𝐨𝐮𝐥𝐝 𝐀𝐜𝐜𝐞𝐩𝐭 𝐄𝐯𝐞𝐫𝐲𝐭𝐡𝐢𝐧𝐠 𝐍𝐨𝐰

1K 114 19
                                    

"Neden hiç düzgün durmuyorsun? Neden böyle davranıyorsun? Neden hep beni kızdırıyorsun? Neden hiç sözümü dinlemiyorsun? Neden hep öğretmenlerinden şikayet alıyorum? Neden derslerine çalışmıyorsun? Neden beni gururlandırmıyorsun? Neden sürekli susu...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Neden hiç düzgün durmuyorsun? Neden böyle davranıyorsun? Neden hep beni kızdırıyorsun? Neden hiç sözümü dinlemiyorsun? Neden hep öğretmenlerinden şikayet alıyorum? Neden derslerine çalışmıyorsun? Neden beni gururlandırmıyorsun? Neden sürekli susuyorsun? Neden düzgün cevap vermiyorsun? Neden eve sürekli yaralı bir şekilde geliyorsun? Neden kardeşin gibi olamıyorsun? Neden ona abilik yapmıyorsun? Ve en önemlisi... Neden benim çocuğumsun?"

    Oğlan kısa bir gülümseme sunup sözlerine devam etti.

"Artık bu sözler benim hayatım oldu. Ezberledim bile... Benim yaşımda ki çocuklar sokağa çıkıp eğlenirken ben annemin azarlarını işitmek ve onun biricik oğluna bakmak zorundaydım.

Şu ders olayları... tekrardan gündeme çıkınca annem yine bağırıp çağırmaya başladı. Aynı eskisi gibi yine kardeşimi üstün tutmaya başladı. Bazen gerçekten artık hiçbir şey kalmadı ders konusu önemsiz diyorum, tam o sıra eski meseleler tekrardan açılıyor."

   Jungkook büyük bir nefes verip hafifçe sandalyede doğruldu.

"Onun oğluna her gün baktım ama o bana küçükken önem vermedi..."

   Yitik bir cümleydi bu. Oldukça yitik... Oğlanın içindeki ya da hayatındaki tüm olan bitenlerdi bu... Hayatı, ya da yaşayamadığı zamanı...

"Öyle işte... Şu an kardeşim annemin paralarını ödediği özel bir okulda okuyor ve tek beklentisi o. Biricik oğlu hakkında bilmediği çok şey var ama söylemeye benim bile içim vermiyor. Okulu bitince ve sınava girince bir meslek lisesi bile kazanamayacak kadar salak olması dışında her şey yolunda." diyerek güldü oğlan kahvesinden bir yudum alırken.

"Peki... Sen neden hiçbir şey yapmadın?"

"Yapılacak her şeyi annem yapıyor. Umrumda bile değil. Ne isterse öyle davranacağım. Kırk sekiz yaşındaki kadının tek beklentisi biricik oğlu ve her gece sokaklarda gezdiğine inandığı bir oğlu var. Bir şeyler başarsam bile kardeşimi baş üstünde tutacağı için... Hem sınav kağıdını doldururken elim ağrıyor benim. Böyle iyi."

   Oğlan omuz silkince her zaman yaptığı şeyi yapıp mutlu olmasa bile gülümsedi.

"Hiç kimse için değil de... Benim için yapsan?" diyerek oğlanın eğik başını görmek için kafasını eğdi Lisa.

   Lisa böyle dediğinde oğlan bir anda elindeki kahve bardağını bırakıp öksürmeye başladı. Muhtemelen bir süreliğine durduğuna inandığı idrak seviyesi allak bullak olmuştu.

empty but beautiful ➷ lalisa + jungkook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin