empty but beautiful ➷ lalisa + jungkook ✓

𝟐𝟒 : 𝐁𝐞𝐭𝐭𝐞𝐫 𝐃𝐚𝐭𝐞 𝐂𝐨𝐦𝐩𝐚𝐫𝐞𝐝 𝐓𝐨 𝐀𝐧𝐨𝐭𝐡𝐞𝐫

BÖLÜMÜ KONTROL EDEMEDİM O YÜZDEN YAZIM YANLIŞIM VARSA KUSURA BAKMAYIN, FİNAL HAKKINDA DÜŞÜNMEM VE FİCİN GİDİŞATINI AYARLAMAM LAZIMDI UZUN SÜRDÜ O YÜZDEN BUNUN İÇİN DE KUSURA BAKMAYIN EVET BEN GÜNAHKARIM ALIN SİZE YB İYİ OKUMALAR 😌

●●●

"E yani sen şimdi tost dışında bir randevu yapacağını söylüyorsun öyle mi?"

"Evet dedim ya. Yardım edin azcık."

     Tae kocaman bir kahkaha patlattığında Jungkook bu sefer mimiksiz bir şekilde diğerlerine bakmış, ne kadar ciddi olduğunu anlatmak için kafasını sallamıştı.

"Oo bu ciddi söylüyor sanırım."

"Oo gerçekten çok ciddi bu."

"Oo yemin ederim randevu ayar-"

"SUSAR MISIN JİMİN?!"

    Jimin küçük bir çocuk gibi başını eğdiğinde Jungkook ayağa kalkıp diğerlerinin kendisini görebileceği bir pozisyona geçmişti.

"Şimdi biliyorsunuz ki bir önceki randevum çok da iç açıcı değilmiş, gerçi mükemmeldi ama işte kızlar tostun değerini bilmiyor." Oğlan upuzun saçları varmışçasına savurduğunda gülümseyip geri diğerlerine döndü.

"E tost yiyemeyeceksek ne yiycez?"

    Jin 'bu çocuktan hiçbir şey olmaz' der gibi diğerlerine bakıp elini alnına vurduğunda Jungkook küçük bir hayal kırıklığı yaşamıştı.

"Jin hyung senin sevgilin var bana yardım et bokunu yiyim lütfen."

"Iyy sus be hayal etmeye çalışıyorum bak istemizce."

"Sen sus cüce!"

    Jungkook tekrardan Jin'in önünde eğilip dudaklarını büzdüğünde, oğlana yalvarır bakışlarını gönderip tatlılık yapıyordu.

"Hmm bir düşüneyim baka- İki hafta boyunca kantin paramızı sen ödersin!"

"Tama- İKİ HAFTA MI?! OHA AMA."

"Yok ödemek zorundasın. Ya benden mükemmel taktikler alırsın ya da tost ısmarlamaya devam edersin Jungkook'cuğum başka seçeneğin yok canım benim."

   Biraz düşündükten sonra "Tamam." dedi oğlan umutsuzca başını eğerek. Hafiften pişman olmuşa benziyordu.

"Bak şimdi anlatıyorum hazır mısın?"

"Hazırım anlat."

"Bak şimd- bir dakika bir şeye bakmam lazım." Jin oğlana ikna edici bir gülümseme atıp telefonunu çıkardığında, gayet şüpheli duruyordu.

   Jungkook ise başını onaylar anlamda sallayıp Jin'i beklemeye başladı nefes vererek.

"Hah, bak şimdi." Oğlan tekrardan başını kaldırdığında umutlu bir şekilde gözlerini kırpıştırıyor, büyüğünün anlatacaklarını merakla bekliyordu.

"Önce güzel bir restaurantta rezarvasyon ayırttır."

"Nasıl ayırttırcam?"

"Oğlum onu da ben mi söyleyeyim?!"

"Tamam tamam bulurum bir şekilde devam et sen."

"Hah sonra..." Jin tekrardan başını telefona eğip bir kaç saniye sonra kaldırdı.

"Sonra Lisa'yı evinden alıp restauranta götürmen lazım. Yoksa olmaz tamam mı?"

   Jungkook kafasında saniyelik planlar kurup geri Jin'e baktı başını aşağı yukarı sallarken.