Erkek lisesine giden 4 kız sizce de biraz garip değil mi? kızlar erkeklerden kendilerini nasıl koruyacaklar?? herkesin aklında bu soru olduğunu biliyorum cevabı ise sihirli güçlerle hem vampir hem de büyücü olmak nasıl bir duygu acaba? ve ya dünyada...
"Rose saç rengimiz değişmiş" ne? hemen kalktım ve aynaya baktım evet saç renklerimiz değişmişti benim kahverengi olan saçım gitmiş yerine sap sarı bir saç gelmişti ama neden?
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
kızlara döndüm kızların ki de değişmişti Jisoonun siyah saçı gitmiş yerine kızıl saç gelmişti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Lisaya baktığımda simsiyah saçı yerine dipleri siyah uçları pembe bir saç gelmişti
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Jennieye baktığımda ise siyah saç yerine saçlarının ön kısmı sarı arkaları siyah saçlar gelmişti
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
neden böyle olmuştu ki? içimde aniden bir korku belirdi ve korku içimde gittikçe artıyordu
"bunu ilk kim fark etti? ve nasıl böyle bir şey olabilir?" diye sordum korkuyordum bana ve bize bir şey olacak diye daha çok gençtik biz
"ben kabus gördüm ve Lisanın odasına gittim Lisayı uyandırmadan önce aynaya baktım ve şaç rengimin değişmiş olduğunu ve kesilmiş olduğunu gördüm aynı şekilde Lisanın saçları da öyle daha uzundu" dedi herkesin gözlerindeki korkuyu görebiliyordum kim bizimle uğraşıyordu? ve neden uğraşıyordu? bunları zamanla çözecektim...Çözecektik
"kızdırdığınız biri ya da düşmanınız var mı?" diye sordu Jisoo bence çok iyi tespit
"yok" dedik aynı anda neden olabilir abiii aklım almıyor
"kızlar ben biraz hava alacağım" dedim herkes bana şaşkın bir şekilde baktı
"nereye saat akşamın 4'ü" dedi jennie
"umrumda mı sanıyorsun?" dedim ve gözlerimi devirdim benim için saat ve zaman önemsiz kavramlardı eğer bir şey yapacaksan saat kaç olursa olsun beni ilgilendirmezdi askılıktan siyah bir hırka aldım ve üstüme geçirdim sarı saçlarımı da hırkanın üstüne çıkardım dışarı çıktım ve kapıyı azıcık şekilde aralık bıraktım bahçemize çıktım çimlere uzandım ve telefonumdan bir şarkı açtım ne zaman bir şey olsa böyle yapardım bu şarkı beni rahatlatırdı şarkıyı açtım ve gözlerimi kapattım tek duyduğum şey şarkı ve rüzgar sesi...
---
"günaydın!" gözlerimi açtığımda karşımda bana eğilmiş Jimini görmemle bağırmam bir oldu oda bağırdığımdan korkmuş olmalı ki geri çekildi hemen ayağa kalktım telefonumda oyun havası çalıyordu galiba müzik sabaha kadar ilerlemişti bacaklarımı ve popomu çırptıktan sonra bana sırıtan Jimine döndüm
"neden burdasın? ve evimi nerden biliyorsun?" dedim ve tek kaşımı kaldırdım o sırıtmasını sürdürürken ağzını açtı
"bizi buraya Jennie çağırdı beraber kahvaltı yapalım diye" dedi ve yere baktı dudağını ısırdı tekrar kafasını kaldırdı bu da kalp be çocuk
"sizi nasıl çağırdı" diye sorduğumda biraz afalladı ve dudağını bilmiyorum dercesine kıvırdı
eridim...
"içeri geçelim yoksa üşüteceksin" dedi Jimin tamam dercesine başımı salladım içeriye girdik salona baktığımda herkes oradaydı
Jin, Namjoon, J-hope, Suga, Tae, Jungkook, Lisa, Jennie ve son olarak Jisoo Jennieye pis bir bakış attığımda o da bana gözlerini devirdi
"hoş geldiniz size iyi eğlenceler ben odama çıkıyorum" dedim ve gülümsedim onlarda gülümseyerek başlarını salladılar odama çıktım ve kendimi yatağa bıraktım her yerim ağrıyordu çimende yattığım için her yerim tutulmuştu saat 07:17 idi okula 08:30 da gidiyorduk instagrama girdim ve yeni bir foto paylaştım
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
roses_are_rosie: No one sees the resentments in my smile.ಥ_ಥ (Gülüşümde ki kırgınlıkları kimse görmüyor.)
paylaştım ve telefonumu yanıma koyup tavana bakmaya başladım kapı tıkladı kızlardan biri olduğunu düşünüp
"gir!" diye bağırdım ama hala suratına bakmıyordum kahkaha sesi gelince kafamı kaldırıp gelen kişiye baktım kim olmasını istiyordunuz bilmiyorum ama gelen kişi Jimindi hemen yatağım da oturur pozisyona geldim ve işaret parmağımı ona doğrulttum
"hey neye gülüyorsun?" dedim ve ayağa kalktım Jimin hala gülüyordu sonunda diz üstüne çöküp daha çok gülmeye başladı neye güldüğünü anlamadığım için meraklı bakışlar gönderiyordum ona sonunda zor da olsa gülmesini durdurdu ve ayağa kalktı.
"saç rengine ne oldu?" dedi hala yarım ağız gülüyordu dişlek
"Hey dişlek değilim!" dedi ve eliyle ağzını kapattı ama ben onu dışımdan söylemedim nasıl bildi
"ben onu dışımdan söylemedim ki nasıl bildin?" dedim ve tek kaşımı kaldırdım ilk afalladı sonra gözlerini bir aptallık etmişcersine yüzünü kapattı ve "ayh" dedi sonra toplamak istercesine ellerini yüzünden çekti
"ne yani sen bana dişlek demek mi istiyorsun?" dedi tek kaşını kaldırdı bu çocuk kalbime indirecekti
"soruma soruyla cevap verme!" dedim üstüne yürümeye başladım ilk şaşırdı sonra geri adım atmaya başladı
"artık gerçekleri öğrenme zamanı geldi diye düşünüyorum ama ilk bizimkilere sormam lazım" dedi ve kapının yanına sırtını yaslamıştı hiç dönmeden bir eliyle kapıyı açıp duvara sürterek çıktı kapıyı arkasından kapattı bende düşünceli bir şekilde yatağıma oturdum kapım yeniden açıldı
"bay bay yine gelcem" dedi şirin bir şekilde sonra yine kapıyı kapattı düşünceler ile sırtımı yatağın başına yasladım ve düşünmeye başladım nasıl olabilir?
