Aradan 2 hafta geçmişti. Herkes Büyük Salonda kahvaltı ediyordu. Sonra bir gürültü koptu. Herkes Koridora doğru bakmaya başladı. Profesör Mc.Gonagall gürültüye doğru gitmeye başlamıştı.
"Ama Dumbledore, Severus'un bunları demesi çok saçma." diye bir ses duydum. Bu babamın sesiydi koşarak koridora çıktım. Dumbledore onu sakinleştirmeye çalışıyordu adeta.
"Baba, burada ne yapıyorsun?" diye sordum. Bana döndü ve koşmaya başladı. İksir sınıfına gidiyordu.
"Severus!" diye bağırıyordu ve sınıfa girdiğinde ben Dumbledore ve Mc.Gonagall onların peşinden gitmiştik.
"Ne cürretle benim kızıma böyle saçma sapan şeyler söylersin?" diyerek masaya vurdu.
"Yalan mı Lupin?" diyerek dalga geçti.
"O sadece küçük bir kız ondan ne istiyorsun. Benimle olan derdimi neden ona yansıtıyorsun!?"dedi ve Mc.Gonagall yanıma gelip,
"Tatlım bence bunları duymamalısın. Hadi sen Büyük Salona geç." dedi ve bir bağırış dedi ki
"Ne yani kurt adam olduğunu kızından daha ne kadar saklayacaksın." diye bağırdı. Olduğum yerde kalmıştım. Dolunay... Şimdi anlamıştım. Babam hiddetli bir şekilde sınıftan dışarıya çıktı ve beni gördü. Ben öylece dona kalmıştım ve bana doğru geldi ve eğildi.
"Güzelim... Sana söyleyecektim ama daha çok küçüksün böyle öğrenmemen gerekiyordu ve sana daha önce söylemediğim için özür dilerim." dedi.
"Bunu sen istemedin. Seni suçlayacak değilim." diyerek babama sarıldım ve sarılmayı bıraktığımızda Profesör Snape sınıftan çıktı ve Büyük Salon'a doğru ilerledi. Ve Fred ve George tam arkamdaydı. Beni yalnız bırakmamışlardı. Onların yanına gittim ve ağlamamak için zor duruyordum. Tek bir kelime etmeden birlikte bahçeye çıktık ve bir banka oturduk.
"İleride bende öyle olacağım değil mi?" dedim.
"Yani en büyük korkum bir canavar olmak olacak değil mi?" diyerek hıçkırıyordum. Fred eğilerek,
"Bu hayatta tanıdığım ilk kurt kadınsın. Bence kendinle gurur duymalısın." diyerek kırkırdadı. George'de omzumu sıvazlıyordu.
"Güzel günlerinde olacak Y/N.", "Üzülme." demişti George. Artık gülümsüyordum. Sonra babamın bizim yanımıza geldiğini gördüm ve yanımıza gelip karşımıza yere oturdu.
"Hufflepuff olduğun için seninle gurur duyuyorum." dedi gülümseyerek. "Annene çok benziyorsun." dedi. Göz yaşları içinde kıkırdadım. Arkadan Dumbledore geldi,
"Bunları duymamalıydın Y/N. Ama bir gün gerçekler ortaya çıkar. Bedeli her ne kadar ağır olsa da." dedi ve babamla beraber içeriye doğru gittiler. Ve bizde orada kalıp sadece birbirimize bakarak gülümsüyorduk. Biz üçümüz çok güzel bir resim olmuştuk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Weasley Twins x Y/N
FanfictionBu hikaye, weasley twins ve y/n hikayesi olarak yazılmıştır.