İksir

484 39 12
                                    

Fred, George ve ben iksir sınıfının yolunu tutmuştuk.

"Dediklerine göre Profesör Snape korkutucu birisiymiş." dedim.

"O bir Slytherinn korkutucu olması çok normal." dedi George ve sınıfın önüne gelmiştik. Hemen bir sıraya oturdum. George yanıma oturdu ve Fred bir arkamıza oturdu ve Fred'in yanına tanımadığım bir çocuk oturmuştu. Fred beni arkadan dürtüp,

"Y/N bu Lee Jordan." dedi gülümseyerek elimi uzattım. 

"Tanıştığımıza memnun oldum Lee." dedim ve oda elini uzatıp,

"Ben de memnun oldum Y/N." dedi gülümseyerek ve birden kapı çarpma sesi geldi içeriye sim siyah giyinimli yağlı siyah saçlı adam girdi bu Profesör Snape'ti. Masasına geçti ve bana baktı. Dalga geçercesine,

"Miss. Lupin babanız nasıl?" dedi alaycı bir gülüşle.

"Siz sorduğunuz için belki daha iyi olmuştur." diye cevap verdim. Ne yapmaya çalıştığını bilmiyordum ama böyle bir cevap vermem iyi oldu diye düşünüyorum.

"Baban gibi ukalasın bakıyorum." dedi.

"Kusura bakmayın Profesör amacım ukalaca davranmak değildi." dedim dalga geçercesine. Fred ve George kıkırdıyordu. 

"Dersten sonra sınıfta kalın Miss. Lupin." dedi bende gülümsedim.

"Bu herifin derdi ne?" diye sordu Fred. George'de anlamadım anlamıyla kafasını salladı. Sonra Fred atıldı,

"Profesör saçlarınızın bu yağlı olmasına bakılırsa uzun zamandır duş almamışsınız." dedi gülerek. Ne yaptığını anlamıştım. George'de büyük bir kahkaha patlamıştı. Profesör Snape ile yalnız kalmamı istemiyorlardı.

"Siz ikiniz... Hah Weasley olmalısınız." dedi acı içinde kahkaha atarak. "Dersten sonra sizde kalmaktan büyük zevk duyarsınız her halde." dedi ve ikisi de kıkırdadı. Sınıfın geri kalanı olanları anlamaya çalışıyordu sanırım. Kendi aralarında fısıldaşmaya başlamışlardı. Profesör Snape derse başlamıştı artık dersi dinleyip not alıyordum ve sonunda ders bitince Fred, George ve ben sınıfta kalmıştık. Birden içeriye celalle Profesör Snape girdi.

"Evet, Miss. Lupin ve..." unutmuş gibi yaptı. "Mr. We-Weasley öyle değil mi?" dedi gülerek.

"Evet Profesör Weasley." dedi George ciddi bir şekilde.

"Bu kadar dikkatli bir bakış atacağınızı beklemiyordum. Mr. Fred Weasley." dedi ve ekledi,

"Pekala, Fred and George siz cezanıza kütüphanede devam edeceksiniz." dedi. "Miss. Lupin ile konuşmam gereken özel şeyler var." "Bugün işlediğim konuyu iyice anlamanız için konuyu beş kere parşömene yazacaksınız." dedi. Fred ve George yüzünü asarak sınıftan çıktı. Hepsi benim suçumdu.

"Evet, Miss. Lupin... Tutumunuzu hiç hoş bulamadım açıkçası, baban benim eski bir arkadaşımdır çok yakınımdır hatta." dedi ukalaca,

"Profesör babam ile derdiniz nedir acaba?" dedim.

"Ah, babanla derdim mi ney? Benim senin babanla bir derdim yok Miss. Lupin."

"Öyle mi? Çünkü hep bana babam hakkında baskı uyguluyorsunuz. Seçmen şapka dolunay ile şaka yaptığında kahkahalarla gülüyordunuz ve o kadar gülünecek kadar komik de değildi."

"Ah, bilmiyorsun değil mi? Yazık bir insan kendi gerçeğini bilmeden nasıl yaşayabilir." dedi.

"Ne dediğinizi anlamıyorum Profesör." dedim.

"Remus'a kendiniz sorun o size daha iyi anlatır." dedi. "Şimdi gidebilirsiniz. Kütüphane'ye." dedi. Kitabımı alıp sinirle sınıftan çıktım ve kütüphaneye giderken Fred ve George'yi Flich'in ofisinden çıkıyordu. Ellerinde bir parşömen vardı.

"Hey, ne yapıyorsunuz? Bu parşömen ne?" dedim. Beni kolumdan tutup kütüphaneye götürdüler.

"Hey Y/N bu bizim Hogwarts'ta ki ilk başarımız. İnanabiliyor musun? Çapulcu haritasını bulduk." dedi Fred.

"Çapulcu haritasının ne olduğunu bilmiyorum." dedim.

"Nasıl yani?" dedi Fred, sonra George atıldı

"Bu harita herkesi gösterir, nerede olduklarını, ne yaptıklarını hem de her dakika ve her saniye."  Kulağa çok hoş gelmişti.

"Yani ama şuan bu bir parşömen özel bir büyüsü mü var?" dedim.

"Hayır Y/N. Bunu özel kılan da bu herkes bilemez. Sadece ailesinden bir bireyinin yoldaşlıkta olması gerekir." dedi Fred.

"Yoldaşlıkta ne?" dedim.

"Yoldaşlığı nasıl bilmezsin? Senin annen ve babanda yoldaşlıkta." dedi George.

"Nasıl yani? Bu yoldaşlıkta neyin nesi?"

"Yıllar önce Voldemort'a karşı açılmış bir topluluk." dedi Fred.

"Bu yoldaşlıkta olan herkes teker teker öldürüldü." dedi George.

"Ama bu egemenlik Potter'lara gelene kadardı." dedi Fred.

"Harry Potter sayesinde Voldemort tüm güçlerini yitirdi deniyor." dedi George.

"Annem ve babam yıllarca böyle bir topluluğun üyesi ve benim sizin sayenizde haberim oluyor." dedim. Hayal kırıklığına uğramıştım. Fred ve George pişman gibiydi.

"Bu haritayı da o yoldaşlıkta olan bazı kişiler oluşturmuş, kendi aralarında bazı isimler koyulmuş ama bu haritayı hiç bir zaman kimin yaptığını çözememişler." dedi. Fred.

"Yıllar önce çapulcular diye bir grup bu harita için çalışmış sonra bir öğretmene yakalanıp kaldırılmış olmalı." dedi George.

"Ama biz bulduk buna ileride ihtiyacımız olacak Y/N." dedi Fred.

"Peki özel kelimeleri biliyor musunuz?" dedim.

"Elbette, unuttun mu bizde ileride bir yoldaş olacağız." dedi George.

"Evet, olacağız." dedim gülümseyerek ve içeriye hızla giren Profesör Snape'i görünce parşömeni hemen kaldırdık ve kitaplarımızı açıp cezamızı yazmaya başladık.







Weasley Twins x Y/NHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin