- doğum günü partisi - 0 | 4

247 35 35
                                    

Alya ve Nino ile beraber bu akşam Okuldan birinin, Alessia'nın verdiği partiye gidecektik. Sevgilisinin doğum gününe özel parti vermek istemiş.

Bana söylenen öyleydi. O da bizim gruptan olsa gerek ama o da büyük ihtimalle diğer gruptaydı.

Ardından onun partisine gitmek için Nino ile giderken Alya'yıda aldık ve onun evine doğru yola koyulduk. Ve bir süre sonra oraya vardık.

İçerisinde biraz sinir bozucu kokulular vardı. Ağır parfümler, ben ağır parfümlerden hoşlanmazdım ama yinede parfümleri çok severdim.

Ardından içeriye girdik ve ceketlerimizi astık. Bu Alessia denen kızı şahsen merak etmiştim. Alya ve Nino içeçek bir şeyler almaya gitti ve o sırada orada Luka'nın da olduğunu gördüm çünkü bana seslendi.

"Hey, dün ki maçı kazanabildin mi?"  o bunu dedikten sonra ona şaka yapmaya karar verdim.

"Hayır, maalesef." dedim ve dediğim gibi şaşırdı.

"Şaka yapıyorum, tabii ki de kazandım. Senin sayende. Hile kullandığını söylemen iyi oldu."

"Hile kullanacağını biliyordum ama hey!Kazanmışsın. Tebrik ederim, şimdi gidip diğerlerini bulmalıyım. Sen tek mi geldin?"

"Hayır, Alya ile Nino içecek bir şeyler almaya gittiler, şimdi onların yanına giderim bende. Bu arada tekrardan teşekkür ederim." dedim ve rica edip yanımdan ayrıldı. Bende oradan ayrıldım.

Alya ve Nino anlaşılan hala seçememişlerdi. Onların yanına giderken birisiyle çarpıştım. Elinde meyve suyu olduğu için az kalsın ikimizede geliyordu ki o elini havaya kaldırmıştı hızlıca.

Baktığımda Adrien'dı. O da mı buradaydı? Tanrım şaka yapıyor olmalısın diye düşündüm içimden. Ardından o da bana baktı ve şaşırdı.

Sonrasında bir anda birisi yanımıza geldi.

"Tatlım! Hızlı olmalıyız! Birazdan pasta kesme zamanı gelecek. Dilek tutmak istemez miydin?"

O kişi dedikleri herhalde Alessia olmalıydı. Yani partinin sahibi oydu ve Adrien'da doğum günü çocuğuydu böylece o ikisi sevgiliydi. Çözmüştüm.

"Ah, seni göremedim. Sende eğer partiyi kaçırmak istemiyorsan soldan ikinci odaya gel." dedi ve onu alıp oradan gitti. Zaten sonrasında Alya ve Nino geldi. Onlarla beraber dediği yere doğru gittik.

Doğum günü pastasını kestiler ve şarkı söylediler. Ardından bir anda arka odalardan birisinden bir ses duydum.

Hemen oraya doğru döndüm ve onlar hediyeleşmeye başlarken ben bir anda hızlıca oradan ayrıldım. Annem ve babam polistiler. O yüzden bende olmak istediğimden dolayı bunlara meraklıydım.

O odanın kapısından gizlice baktığımda ise hiç ama hiç karşılaşmayı umduğum bir görüntü ile karşı karşıya kalmıştım. İki kişi birbiriyle öpüşüyordu ve bu gerçekten benim midemi fazlasıyla bulandırmıştı.

Arkama döndüğümde bir anda beklemediğim için küçük bir korku yaşadım. Ardınan ona kızdım.

"Senin pasta üflemen gerekmiyor muydu!? Neden buradasın!? Senin yüzünden az kalsın yakalana bilirdim. Ayrıca beni korkuttun!" dedim sessizce.

Sonrasında o da sessizce konuştu. "Oysa ki ben birlerinin hayatını gizlice gözetlemenin suç veya platonik olduğunu biliyordum." dedi. Anlamadım.

Neyden bahsettiğini anlayamamıştım, sonrasında onları işaret etti ve bende onlara baktım. Bir kaç saniye sonra şu anda büyük bir yanlış anlaşılma içinde olduğumu anladım ve hemen inkar ettim.

"Hayır! Yani düşündüğün gibi değil! Asıl amacım bu değildi! Ah, kime ne anlatıyorum ki ben."
...
— bu bölüm hiç içime sinmedi
- sizin düşünceleriniz neler?
kendinize iyi bakmayı ve güvende kalmayı sakın unutmayın, sizi seviyorum

THE LITTLE GUARDIANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin