Ambulanslar gelmiş ağır yaralı olan Selimi,Almillayı ve Kainatı almıştı.Hafif yaralı olan Özgür Almillanın,Şebnem Selimin,Can ve Önder ise Kainatın alındığı ambulansa tıkılmıslardı. Sonunda hastaneye vardılar.Acil Almillayı ameliyata aldılar.Selimin ve Kainatın ameliyatlık bir durumu yoktu.Onlar için yapılacak tek iş beklemekti.Onları yoğun bakıma aldılar.Özgürün kolu kırılmıştı.Alçıya aldılar.Candaki ve Şebnemdeki ufak sıyrıkları sardılar.Sarma işlemi tamamlanır tamamlanmaz Şebnem ve Can yoğun bakım ünitesine kostular.Özgür ise hemen ameliyathanede aldı soluğu.Oraya varır varmaz ameliyathanenin kapısına dayandı.Gözyaşları akmamak için engel bulamiyordu.Sonra holden gelen geçene karşı kendini mahcup hissetmemek için kendini toparladı ve ameliyathane kapısının önündeki oturaklardan birine oturdu.Şebnem ise yoğun bakm ünitesinin camından aralıksız Selime bakıyordu.O iri gözleri o kadar uzun süre dalmıştı ki oraya artık bazı renkleri ilk bakışta anımsayamıyordu.Gözlerini ağlamamak için kırpmıyordu anlaşılan.Sonunda gözleriyle verdiği o savaşta mağlup düştü ve gözlerin uzun bi süre açmamak için kapattı.Can ise bu olayın bütün suçlusunun kendisi olduğunu düşünüyordu.Bu yüzden aralarında duygusallığını dışa vuran bi tek oydu.Kendini ağlamamak için hiç zorlamıyordu.Ona göre onun yüzünden Kainat ve Selim yoğun bakımda acı çekiyordu,onun yüzünden Almilla ameliyathanede yaşam savaşı veriyor onun yüzünden Özgür Şebnem Önder ve kendisi onları kaybetme kaygısındalardı.Ama yanılıyordu.Bu olayda hiç kimseye net olarak bir suç yüklenemezdi.Ya da bütün suç Pınarın üstüne kalırdı.Kendisini bu düşüncelere hapsederek içten içe dua ediyordu.Özgür de daldığı düşüncelerden sıyrılıp ameliyathanenin kapısına yöneldi ve oracıkta durdu.Oturmak onu rahatlatmıyor tam aksine endişelendiriyordu.Arkadan bir el omzuna dokundu.Bu el Önder'e aitti.Önder ona:
-Çok özür dilerim, dedi.
Özgür ise konuşmak istemiyordu.Çünkü konuşursa saatlerdir tuttuğu gözyaşları boşanacaktı. Ama konuşmasa Öndere tavır koymuş olucaktı ki bunun olmasını da hiç istemiyordu.Zaten olayda Önderin bi suçu yoktu onu bosu bosuna üzmek istemediği için;
-Bu olayda senin hiç bir suçun yok Önder , dedi.
Daha fazla konuşmayayım derken ağladığının farkında değildi.Önder ise Özgür'ü öylesine perişan görünce bu olaydan sonra duyduğu vicdan azabı iyice kabardı.Özgür ise ağladığının farkına varmış fakat engel olmak istemediğinden akışına bırakmıştı.Daha fazla içine atmak istemiyordu.Önder onun bu halini görmemek bi de kahve almak amacıyla kantine gitmeye karar verdi.Kahvenin onu rahatlatıcağını düşünmüştü.Kantine gitmeden Özgüre sordu:
-Kahve ister misin?
Özgür:
-Hayır canım istemiyor.
Önder:
-Peki.
Özgürün o tepkisi nedeniyle ötekilere de sorayım dedi.Yoğun bakım ünitesinden geçerken :
-Kahve ister misiniz? diye sordu buruk bir sesle.
Can cevap vermeyince Şebnem;
-Benim canım hiç istemiyor.Büyük ihtimal Canında öyledir. dedi.
Önder de:
-Madem kimse istemiyor ben de içmeyivereyim. diye mırıldandı.
Derken Kainat ile Selimin bulunduğu yoğun bakıma hemşire girdi.Hemşirenin girmesiyle üçü de telaşlanmıştı.Şebnem:
-Caaan Öndeer bişey yoktur dimi bişey olmamıştır.
Can yine cevap vermedi.Bu durum üzerine Önder Şebnemi rahatlatmak amacıyla:
-Yok ya bence tamamen iyi amaçla girdi yani...
Şebnemin ;
-İnşallah İnşallah
Demesiyle Önder Şebnemin bi nevi olsun rahatlamasına bir parça sevinmişti.Derken hemşire yoğun bakımdan cıktı.Hemen başına toplandılar.Hemşire:
-Kainat hanımı normal odaya alabiliriz.
Can bu duruma sevinmişti.Fakat tam yaşayamamıştı sevincini.Şebnem bunu duyar duymaz:
-Ya Seliim ? diye sordu.Onun sorusuna Hemşire:
-Selim Bey'in durumu hakkında hala söyleyecek net bir şey yok Sadece bekleyebiliriz.
Şebnem ise yerine oturup:
-Ya en azından Kainat iyi. dedi
Fakat söylerken bile sesi titremişti.Can ve Önder onun bu haline üzüldüler.Can Öndere:
-Ben bi Özgürün yanına gideyim. dedi.
Özgürün yanına vardığında ise Ameliyathanenin kapısı açılmış Özgür ise doktorla konuşuyordu Can hemen yanlarına gitti.Doktor şunları söylüyordu:
-Ameliyat gayet sorunsuz geçti.Fakat hastayı bi süre daha gözetim altında tutmalıyız.Onu yoğun bakıma alıcaz. dedi.
