-
Bokuto, gözlerinde ki yaşlarla ekranı zor görüyordu. Onun için rutin haline gelmişti. Eski fotoğraflara, mesajlara bakar ve ağlardı. Eski anıları gelirdi aklına. Unutamadığı bir sürü şey vardı.
Unutmak istiyor muydu ki? Eski anıları onun bir parçasıydı. Bir insandan, nefesini unutmasını isteyebilir misiniz?
Yorgun gözleriyle, oturduğu yerden etrafa baktı. Dağınıktı.. Histerik gülüş attı ve kendi kendine mırıldandı.
"Dağınıklıktan hoşlanmazdın..."
Sanki yanındaymış gibi konuştu Bokuto.
Yanında olmasını istedi... Gözlerini kapattı, önüne gelen görüntü ile gülümsedi.
Akaashi, Bokuto'ya bakıyordu. Özlediği yüze iyice baktı. Yavaş yavaş ona yürümeye başladı.
Her attığı adımda, Akaashi ondan uzaklaşıyordu. Ona sarılmaya çalıştı ama Akaashi yoktu.
Gözlerini açtı Bokuto... Bir yanı eksikti sanki. Nasıl derler... Hayatında ki en önemli şeyi kaybetmiş gibiydi.
Eskisi kadar gülmüyordu Bokuto. Eskisi gibi voleybol oynamıyordu.
Eskisi gibi değildi.Her gün yaptığını yapıp, banyoya gitti. Suyu açtı ve sıcaklığını ayarladı. Küvetin içi dolmaya devam ederken, bornozunu ayarladı. Suyu kontrol etti ve küvetin içine girdi.
Vücudunun rahatladığını hissediyordu. Yavaşça, aşağı doğru kaydı ve kafasını suyun içine soktu. Nefes alması gerektiğini anlayınca kafasını çıkardı.
Hızlı hızlı nefes alıp verdi.. Bir iki dakika sonra nefesi düzene girmişti. Kapının çaldığını duydu ama gitmedi. Kimin geldiğini biliyordu.
Kuroo.
İli aydır neredeyse her gün yanına geliyordu. İyi olup olmadığını kontrol ediyor, yemek getiriyordu. Ertesi gün geldiğinde aldığı yemeği çöpe atıyordu. Çünkü Bokuto yemiyordu. Sonucunda bozuluyordu yemek.
Yine de Kuroo, her seferinde getiriyordu. Kapıyı çalmaya devam etti. Bokuto ise kalkmamaya.
Kuroo, endişelenmiş olacak ki kapıya daha hızlı vurdu. Bokuto çok ses çıktığı için, bornozunu giydi ve kapıya gitti.
Kuroo hala sert vuruşlarını devam ettiriyordu. Kapıyı açtığında, eli havada kalmıştı. Endişesi yüzünden okunuyordu.
"Neden açmıyorsun kapıyı?!"
Bokuto, düz ifadesiyle bakmaya başladı. İçeri doğru yürüdü, Kuroo da arkasından geliyordu. Omuz silikti ve cevap verdi Bokuto.
"Banyodaydım ve kapıyı açmaya üşendim."
Kuroo sorgulayan yüzüyle cevap verdi.
"Üşendin? Üşenmekten kastın... Kapıyı açmak istememen mi?"
Bokuto, gözlerini kapattı ve derin bir nefes aldı. Dolabına yöneldi ve kıyafetlerine baktı.
"Kuroo... Artık gelmene gerek yok. Hem sen yoruluyorsun hem ben. Benim iyiliğimi düşündüğünü biliyorum ama... Ben iyiyim gerçekten."
Güldü Kuroo.
"İyisin öyle mi? Bokuto, kendine yalan söylebilirsin veya başkalarına ama bana söyleyemezsin."
Bokuto, kıyafetlerini giymek için banyoya doğru yürüdü.
"Yemek yemiyorsun, kendine dikkat etmiyorsun. Hasta oluyorsun, ilaçlarını içmiyorsun... Nasıl seni düşünmeyelim?"
Son cümlesini kendisi bile zor duymuştu Kuroo. Bokuto kıyafetlerini giymiş bir şekilde çıktı banyodan. Gözlerini devirdi.
"İlaç içmeyi sevmediğimi biliyorsun. Yemek yemiyorum çünkü... Istemiyorum."
"Ne istiyorsun o zaman?"
Önceki sesine göre daha sert daha yüksek çıkmıştı.
"Bir şey istemiyorum. Ne senden ne başkasından. Lütfen artık beni çocukmuş gibi görmeyi kes."
"Bokuto... Özlüyorsun biliyorum ama böyle yaparak kendine zarar veriyorsun... Sence o böyle ister miydi? Lütfen kendine dikkat et. Biraz olsun lütfen... Akaashi için..."
Bokuto uzun zaman sonra duyduğu isimle dondu. Gözleri doldu, konuşamadı.
"Beni biraz yalnız bırakır mısın?" "
Kuroo iç çekti ve kafasını salladı. Yanına gidip elini omzuna koydu ve sıktı.
"Kendine dikkat et.."
Bokuto, yere boş boş baktı. İlk gözyaşı büyük selin başlangıcı oldu. Yere çöktü ve kafasını dizlerine koydu.
Trafik kazası geçirmişti Akaashi.
2 ay olmuştu öleli.
Bokuto, onun ölümünü kendine inandıramıyordu.Kazadan sonucunda olan yüzü geldi aklına Bokuto'un. Beyaz teninde, kırmızı lekeler duruyordu.
Bokuto bağırarak ağlamaya başladı. Akaashi, asla aklından çıkmıyordu. Sürekli onu hatırlıyor, onu anıyordu.
Ayağa kalktı, yatağa doğru yürüdü.
Yatağın üstünde, tshirt vardı. Akaashi'in asla geçmeyen kokusu...Eline aldı ve ona sarıldı. Sanki Akaashi oradaydı ve one sarılıyordu.
Yatağa yattı ve dizlerini kendine doğru çekti. Kendi kendine mırıldandı.
"Özledim Akaashi... Çok özledim..."
Sabah kadar ağladı Bokuto. Gözyaşları asla dinmedi.
"Hani her zaman gözyaşlarımı silecek bir Akaashi'm olacaktı.. Nerdesin şimdi...?"
Verdikleri söz geldi aklına. Histerik gülüş attı.
"Sözmüş... Yalandan başka bir şey değil..."
Gözlerini kapattı, uyumak istedi. Bunların bir rüya olmasını istedi.
Uyandığında, Akaashi'in yanında olmasını ona sarılmasını istedi.
"Akaashi...."
-
:)
? ¿
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ne in another life alintisi kardesim sensin o, bokuaka.
Short StoryBokuto: Hey, hey, hey! Akaashi: Yine ne istiyorsun Bokuto-san? anime;haikyuu! bokuto n akaashi. not; fazlaca in another life alintisi vardir!!! angst degil, text+duz yazi