i want to hear your voice

32 4 18
                                    

iMessage
Bugün 4:34 AM

calum hood : rwbel

calum hood : uyutoesan lütfenuyan

calum hood : seninle kobışmaya ihtiyacıö var

rebel : calum, sikeyim

rebel : saat neredeyse sabahın 5'i

rebel : bu yazış ne? klavyenin üstüne mi oturdun?

calum hood : AHAHSHAJS BENŞ HER ZAMSN GÜLDĞRMEYİ NASIL NAŞARIYORSUN

rebel : tanrım, sen sarhoşsun

rebel : neredesin? neden içtin bu kadar?

calum hood : renel rebel renel

calum hood : adın bile swnin gibi güzel ve farklı

calum hood : alkıl bile seni akşıödan çıkarmamı sağlayamıtor

calum hood : o füzel yüzünü unutamıyorum

calum hood : seni arasam açae mısın

calum hood : aesini duymak istiyorum

rebel : calum, yataktayım ve sessiz olmaya çalışıyorum

rebel : brandon uyuyor

rebel : yataktan kalkamam ve seninle telefonda konuşamam

rebel : elim ayağım birbirine girdi, sikeyim

rebel : bu yazdıklarından ayık olunca nefret edeceksin

calum hood : renel lütden

calum hood : sadexe iki dakika

calum hood : lütfeeeeennnnn

Rebel, derin bir nefes vermişti. Kafasını yan tarafa çevirip derin ıykusunda olan kocasına baktı. Dünya yansa umurunda olmaz ve uyanmazdı, Rebel'in telefonda konuşmak istememe nedeni Calum'un sesini duymak istememesiydi. Onunla konuşmadığı her an zaten aklındaydı, şimdi de sarhoş bir şekilde gelmiş kendisine güzel şeyler söylüyor ve sesini duymak istediğini söylüyordu. Kafasını karıştırmasını istemiyordu, ondan yaşça küçük bir çocuğun onu etkileyebilme düşüncesi Rebel'i oldukça korkutuyordu.

rebel : ara dediğimde ara

rebel : dediğin gibi sadece iki dakika

Rebel yataktan dikkatlice kalkmış ve yatak odasının kapısını sessizce açarak arkasından aralık bırakarak aşağı katın merdivenlerine ilerlemişti. Seri ve sessiz bir şekilde merdivenleri inip mutfağa geçerken Calum'a onu araması ile ilgili bir mesaj attı.

Kısa bir bekleyişin ardından telefon ekranında Calum adını gördüğünde kalbi hızla atmaya başlamıştı. Eli ayağı birbirine dolaşmış bir şekilde bir süre ekrana bakarken, en sonunda kendine gelerek aramayı cevapladı.

(İtalik olanlar Calum, kalın olanlar Rebel.)

"Güzelim?"

"Neden bu kadar içtin Calum?"

"Seni aklımdan çıkarabilirim sandım ama konuşmadığımız her dakika aklımdasın Rebel"

Rebel, sertçe yutkundu.

Calum ise sırtını odasındaki balkonun duvarına vermiş bir şekilde neredeyse kapanmaya yakın olan göz kapakları ile savaşmaya çalışıyordu. Sakinleştirici bir ses tonu var, diye düşündü Rebel için. Her şeyi güzeldi.

Rebel ise Calum'un boğuk sesinden etkilenmişti. Sarhoş olduğu için kelimeleri sürekli yutarak konuşuyordu ama hoş bir ses tonu var, dedi kendi içinden.

"Calum, saçmalıyorsun"

"Bana kötü davranmayı ne zaman keseceksin? Bana neden kötü davranıyorsun?"

.....

"Rebel?"

"Calum, merdivenlerden ses geliyor, kapatmam lazım. Sanırım Brandon uyandı"

Rebel, Calum'un bir şey demesine izin vermeden telefonu suratına kapatırken direkt tezgahtaki bardağa ve sürahiye uzanmıştı. Kendisine su doldurup içerken Brandon içeriye girdi, karısına bir süre bakarken Rebel suyunu bitirip bardağı tezgaha bırakmıştı.

"Konuşma sesleri duydum gibi oldu. İyi misin?"

Rebel kafasını salladı, yüzüne uykulu bir ifade takınmıştı.

"İyiyim, su içmeye inmiştim hayatım"

Brandon kafa salladı ve elini saçlarının arasına geçirip kaşırken uykulu gözleri ile Rebel'ı süzdü.

"Tamam, yatağımıza dönelim"

Rebel, Brandon'a yaklaşıp gülümseyerek yanından geçerken merdivenlere ilerlemişti. Yukarıya çıkıp yatağa girerken aklında sadece Calum vardı.

En kötüsü, Brandon kollarını Rebel'a sararken onu saran kişinin Calum olmasını istemişti.

*

buna da yeni bölüm hello

number neighbor • hood Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin