°•Masal•°
Akşam olmuştu.Uykum gelmeye başladı ama Hayal'in enerjisi bir türlü tükenmedi.Sabahtan beri alışveriş yapıyoruz ve elimde on tane ağzına kadar dolu torba var.Bu kız hiç yorulmaz mı?Yarım saattir içinde bulunduğumuz mağazanın son olmasını dileyerek kasaya doğru ilerledik.Artık gözlerim kapanmaya başladı her an uyuyabilirim ki Hayal'in küçük bir sevinç çığlığını duymamla uykum kaçtı tut şimdi yakalayabilirsen.
''Ne oldu Hayal?''
Bu kıza bir şey oldu ama anlamadım yoksa kasiyer ona niye öcü görmüş gibi baksın ki.Hayal'in bu haline karşılık bende açık olan ağzını alttan bir tane yapıştırıp kağıdı elinden aldım ve kıyafetlerin ücretini ödeyip Hayalle beraber ordan çıktım.Gerçi ben onu sürükledim dışarı çıktığımızda sevindiği kağıda baktım kağıtta ''300 LİRANIN ÜSTÜNDE ALIŞVERİŞ YAPAN İLK 300.KİŞİSİNİZ''.Buna niye bu kadar sevindiğini anlamadım ama Hayal bana en alttaki yazıyı göstermesiyle kaldım.Altta yemek yarışmasına katılmaya hak kazanmışız en fazla 3 kişi olmak üzere geçerliymiş.Hayal karşımda sırıtarak bakıyordu.
''Hayır Hayal hayatta olmaz.''
''Nedenmiş Masal?Çok eğlenicez bak burdada yazıyor birinciye Uludağ'da bir hafta kayak tatili olucakmış.''
''Senin yemek yapabildiğini bilmiyodum Hayal.Daha geçen gün çorbaya şeker atan sensin.''
''En azından yemeği yakmadım ben sen pilavın altını yakmıştın.'' demişti Hayal sırıtarak.
''En azından yapmışım ben sen tadını bozmuştun yani az koysan neyse de nerdeyse kavanozun yarısı tenceredeydi.Senin yüzünden o çorbayı içtim ya kustuğuma şükrediyorum.Hala nasıl yiyebildim anlamadım yani.'' Hatırladım ya midem bulandı yine.
''Sende pilavda tuzu en son attın tabağın üstünde ve bol koydun ben bir şey diyor muyum ben pilavın tadını alamadım ağzımda katur kutur sesler geliyodu tuzlardan dolayı.'' tek kaşını kaldırarak suratıma bakıyordu.
''Gerçekten kazanacağını mı düşünüyorsun.''
''Neden olmasın?'' diyerek çıkış kapısına doğru gitti.
''Hile mi yapıcaksın.'' arkasından ona yetişmeye çalışarak.
''Hayır tabi ki!Saçmalama yarın çalışırız işte.'' alışveriş merkezinin alt katına inerek arabanın yanına gelmiştik.
Sadece bir günümüz var.Cumartesi günü saat 1'de olucak.Bu yarışmayı kazanırsak gerçekten ayakta alkışlıyacam bizi ve ortaya çıkıp göbek atıcam.Kazanırsak ve ben bunu yapmazsam benim adımda Masal olmasın.Olmasın yani dimi.Bağrışma sesleriyle kendime geldim. Hayal ne ara sürücü koltuğundan kalkmıştı ki dalmışım resmen.Hayal arabanın hemen önünde bir çocukla tartışıyodu.Sarışındı ama tam sarı değil kumrala kaçan bir tonu ela gözleri vardı.Çocuk hoştu.Bence gidip adını öğreniyim ben bunun.Çocuk diye diye nereye kadar.Arabadan indiğimde hala tartışıyorlardı.Arabada biraz hasar vardı ama abartılacak gibi değildi tamire gidip hemen hallolurdu.
''Bak çocuk sabrımı taşırıyosun senin yüzünden büyük bir kaza yapıcaktım az daha diyorum anlamıyosun türkçende var anlasana.BAK OĞLUM TERS YÖNDE GELİYORSUN ANLASANA DAHA NASIL ANLATACAM BEN'' kızın suratı sinirden mora dönecek varya kırmızıdan mora dönüşümün en güzel örneği izleyebilirsiniz.Çocuğa baktığımda tepkisizdi.Tam oraya geliyodum ki çocuk Hayal'e doğru kahkaha atmaya başladı.
''Dönmek senin yüz patlıcana.Ne der siz moruk mu?Ha mor tamam anlamak ben.'' dedi.
Hayal sinirden çocuğa atlamazsa iyidir valla yoksa çocuğa yazık onları bölmem gerek niye tartışıyosun diye bağırabilirim dimi bi deneyelim onların yanına ilerlerken trafiğin tıkalı olduğunu farkettim.Çünkü herkes arabasından inip bizi izliyorlardı.Bunu Hayal'e söylemem lazım sinirden gözü hiçbişeyi görmediği belli.Resmen ilerdeki teyzeler ellerine çekirdek alıp çitlemeye başlamışlar bazıları videoya felan alıyor.Valla akşam haberlerine çıkmazsak iyidir hee.Onların yanına tam geldiğim sırada çocuk gülmesini hiç bölmedi ama bana bakıyordu.Çocuğun ağzına düşücem şimdi.Neyse kendine gel Masal hallet şu işi.