İstanbuldan memleketimiz Adanaya dönüyorduk. Yanimdada kardeş dediğim kisi vardi, en yakın arkadaşım. Yol kaç saat sürdü hatırlamıyorum ama cok fazla olduğunu biliyorum arbada 5 kişiydik
Kardes dediğim kişi Ferat
Annem
Babam
Küçük kardeşim Eymen daha 6 yaşında
Ve olmazsa olmaz ben
Sonunda varmıştık dedemin yaninda gelmiştik. Dedem babağnem ölünce kafa dinlemek için bi köye yerleşmişti. Sadece 2-3 ev var ve gerisi ıssızlıktı. Valizleri odanin birini koyduk ve ferhatla gezmeye cıktık. Herşey cok güzeldi güneş tepede o ıssızlık da yürümek koşmak harika bir şeydi anlicanız herşey yolundaydi
Akşam olduğunda eve girmistik odamiza yerleştik ve yataklara uzandık sıkıntı şu telefonlar çekmiyordu. Tek sorun buydu bu şekilde 2- 3 günümüzü geçirmistik .
Sonra noldu bilmem sanırsam rahat battı bi atraksyon yapmaya karar verdik , ben hayatta kalma programlarini izler ve hep uygulamak isterdim ama bunun icin hiç malzemem yoktu. Ferhat bodrumda küçük bi çadır bulmuştu. Aklimiza tek gelen Adanada geçicek bir gecemizi dışarı geçirmekti. İşe koyulduk herşeyi hazirladik liste şu şekilde:
Çadır
Battaniye
Yastık
Bıçak
Marketten alinmiş bi tavuk göğüsü
Abur cubur
Su hemde bolca
Çakmak
Azıcıkta çıra
Eşyalar hazır,biz hazırız ama bi sorun var babamdan izin almamiz gerek. Yanina gittik hemen arka bahçede kamp yapabilirmiyiz diye sorduk izin vericeğini hic düşünmemiştim ama verdi o kadar şaşırmıştımki. Ama bir şeyi eksik söylemiştik arka bahcede yapmicaktik kampimizi arkamiza bakmadan yuruyebildiğimiz kadar yürüyüp kaybolduğumuzdan emin oldugumuz zaman kamp yapip sabah oluncada evi bulmaya çalışıcaktık kaybolursak telefondan yardim alip evi bulabilicektik. Dedim ya rahat battı bize ...