Bu bölümü önceden Jack'i falan katmadan yazmıştım ama sonra kurgusunu değiştirdim.İleri ki bölümlerde neler olur bilmiyorum ama muhtemelen biraz uzaklaşacaklar.Bölüme isimde bulamadım asdfghjk.
Bu bölümde biraz Dylan'a olan hayranlığımı belli etmiş olabilirim asdfghj.
Bu arada bir kaç bölüm Justin olmayacak gibi.
Bölüm şarkısı;Rihanna-Cry.
Multimedya Jack.
Teşekkürler *-*
Onu gördüğümde dondum.
Bana yalan mı söylemişti?
Bana sevgilisiyle takılacağını söylemek yerine annesinin yanında olduğunu söylemişti.
Beni kandırmıştı.
Ve ben ona aşıktım.
Ben bu kadar güçlü değildim.
Asla bu kadar güçlü değildim.
Bunu kaldıramazdım.
Sağ gözümden bir yaş süzüldüğünde anında onu sildim ve yeni çıkardığım montumu giyip Stefan'a görünmeden dışarı çıkmayı başardım.
Yolu bilmiyordum.
Ama gidecektim.
Kaybolurdum belki.
Bende en çok bunu istiyordum.
Herkesden uzaklaşmak,bu şehirden kaçmak,herkesi,herşeyi unutmak istiyordum.
Şu an için bu imkansız gibiydi çünkü Justin asla uzaklaşmama izin vermezdi.
Londra'nın soğuk havası içime işlediğinde üzerimde ki monta daha sıkı sarıldım.
Hava soğuktu ama şu an için pek önemli değildi.
Çünkü bedenim baştan aşağı uyuşmuş gibiydi.
Stefan beni kandırmıştı.
Lanet olsun ki bir sevgilisi vardı.
Yağmur atıştırmaya başladığında montumun şapkasını kafama geçirdim.
Yıkılmıştım.
Tamamen boşluktaydım.
Şu an nerde olduğumu bilmiyordum.
Justin muhtemelen meraktan deliye dönüyordu.
Duyduğum korna sesiyle sıçrayıp arkama döndüm.
İçeriden çıkan çocuk kahverengi gözlü uzun boylu ve oldukça yakışıklıydı.
Biraz daha dikkatli baktığımda bunun Chris'in arkadaşlarından Jack olduğunu fark ettim.
''Dikkat etsene biraz neredeyse çarpıyordum sana.'' dedi yanıma gelip.
''B-ben üzgünüm fark etmedim.'' dedim mahçup bir şekilde.
''Sen geçen gün tanıştığımız Miley değil misin?'' dediğinde kafamı salladım.
''Ne olduğunu anlatmak ister misin?'' dedi aramızda ki boy farkı yüzünden kafasını eğerken.
Yağmur şiddettini arttırdığında beni kolumdan çekti ve arabaya bindirdi.
Tanıştığım erkekler cidden fazla nazikti!
Arabayı çalıştırdı ve yan gözle bana bakıp ''Anlatacak mısın?'' dedi.
''İnan bana uzun hikaye.'' dedim bıkkınca.
