Atalarımın yorgunluğu bana geçmişti ve geçmişin nostaljisini içimde hissediyordum ben. Kışın uyuyan canlılar gibi inime çekilmek, kendi karanlığıma dalmak ve kendi içimde olgunlaşmak istiyordum. Karanlık odada resmin belirmesi gibi insanın içinde gizli olan şeyler de hayat koşuşturması ve kavgası içinde, o aydınlıkta boğulup ölüyor. Sadece karanlıkta ve sessizlikte görünüyor insana. Bu karanlık benim içimdeydi, onu yok etmek için boş yere uğraştım. Üzüntüme gelince, neden bir süre başkalarının peşine takıldım? Şimdi anladım ki benim en değerli yanım bu karanlık ve sessizlikmiş. Bu karanlık, her canlının yaratılışında var. Yalnız inziva halinde, kendi içimize döndüğümüz zaman, dış dünyadan uzaklaştığımız zaman bize görünüyor. Ama insanlar hep bu karanlık ve inzivadan kaçmaya çalışıyor. Ölümün sesine kulaklarını tıkıyorlar, kendi kişiliklerini hayatın hayhuyu arasında yok ediyorlar!
Sâdık Hidâyet, Aylak köpek
ŞİMDİ OKUDUĞUN
preciosa
General FictionRealistik faktörler kendi yansımanızdır değişmesi gereken insanlar değil sizsiniz.