Dördüncü Bölüm

83 8 0
                                    


" Miss granger kazadan nasıl sağ kurtuldunuz ?" "Miss granger sizce bu kazanın arkasındaki isim kim olabilir ? " " Miss granger holdingin sahibi hala siz misiniz ? " " Miss granger, okulu bitirince Mr. Riddle'la nişanlanacak mısınız" Şu an oturup ağlamamak için kendimi zor tutuyorum. Dünyanın her yerinden canlı yayın yapıyorlar ve yasaklı sorular diye üstüne basa basa sormamalarını istediğimiz ne kadar soru varsa soruyolar ve üzerime geliyolar.

Yönetim kurulundan sıyrıldım derken bu olması...
bilerek üzerime geliyolar. Şirkette imza yetkimin sadece %51'lik kısmını koparabilmiştim. Özel ve iş hayatımda verdiğim tek bir falso otoritemin elimden çıkmasına neden olucak. Bu baskı yetmiyormuşçasına bir de basına demeç vereceğim. Şu an aptallığım yüzünden başımı duvarlara, başımı kanatana kadar vurmak istiyorum.

Takdir edersiniz ki hastaneden yeni çıkmış bulunmaktayım. Hayati tehlikeyi atlatmam 6 ay, organlarımın ise normal fonksiyonlarına dönmesi 2 ay sürdü. Ama bu demek değildir ki The Granger company'de* bu süre zarfı içinde olup bitenlerden ve gelişmelerden haberdar olmadığım ve kararların  benim imza yetkim olmadan alındığı anlamına gelmiyor. Bugün, itibariyle de şirketteki haklarım, Merhum ailemin istekleri doğrultusunda resmileşti. Bugün itibariyle The Granger company'nin resmi olarak sahibi benim . Arkadaşlar sürenin sonuna geldik hepinize ilginiz için teşekkür ederim. Sözü ortağım Tom Marvolo Riddle'a bırakıyorum.

Bana basın toplantısından sonra kapıyı açmasına izin verdim "Sözünü umarım unutmazsın " diye kulağıma fısıldadı. Nefesi irkilmeme neden olmuştu " Verdiğim her sözü bu zamana kadar tuttum. Beni ekmeye cüret edersen wall streeti başına yıkarım. Ve bir saniye pişman olmam" " Tırnaklarını çıkarmandan etkilendiğimi söyleyim. Güzel giyin"  gözlerimi devirip arabaya bindim.

 Madison square'deki penthouse'uma girip duş aldım. Büyünün olduğu evrendeki ailem İngiltere ortalamasına göre bile zengin sayılmasına rağmen buradaki duş jellerinin fiyatını bir aylık maaşlarıyla çıkaramazdı. Bir insanın Hermes, Blvgari duş jellerine neden ihtiyacı olurdu. Böyle gereksiz bir şeye harcanan para yüzünden gözlerimi devirdim.  Duştan çıkınca bornozumla yatağa oturdum, ana haber bülteninde gezindim. Sputnik, Al jazeera vb global kanallarda bile basın toplantımız gündeme oturmuştu. Beni bu kadar önemli olmak hoşnut etse de ürkütüyordu. Dünyada ne kadar söz sahibi olunabilirse o kadar söz sahibi oluyorduk. ABD merkez bankası başkanı ve New York valisi sağlık durumum düzelince basın toplantısına çıkana kadar her hafta bizi arayıp halimizi hatrımızı sormuştu. Hafızama yeni anıların gelmesi ve başımı döndüren bu güç galiba tavırlarımı değiştiriyordu git gide Tom ne kadar yumuşarsa ben de o kadar katı bir insana dönüyordum . Çikolata kokulu, pozitif kek Hermione'u savaşla beraber mezara gömmüştüm. Hiç güveneceğim biri yoktu. Sadece ben... Dostlarımın kanı elinde olan birine güvenemezdim herhalde. Merlin büyüğüm olsa da onu dinleyemezdim. Onun aldığı her nefes tüm dostlarıma ihanet sayılıyordu. Sadece ona iş konusunda güvenebilirdim . Bu onun servetini zimmetime geçirip onu ortadan kaldırmayı içten içe arzulamadığım anlamına gelmiyordu. Ama o bana denkken yüzüne yüzüne savaş açmam imkansızdı aynı zamanda ahmaklıktı. Bunları düşünürken hazırlanmam gerektiğini hissettim . Kareli chloe elbisemi giyip yanına siyah hermes birkin çantamı almıştım.

 Beni bekliyordu. Baştan aşağıya siyah giyinmişti ama resmi de durmuyordu, gömleğinin bir iki düğmesini açmıştı. Şöyle bir süzüp yutkundum. Bende arzu uyandıracak kadar yakışıklı olmasaydı her şey daha kolay olurdu. " Bir an beni ekeceğini düşündüm. Ama açıkçası beklediğime değmiş. Gel şuraya otur " Oturmam için tabureyi çekti.  Kendine sek viskisi istedi, ben de brendi istedim " Senin cosmopolitan veya martini istemen gerekmiyor muydu?" " Aylardır alkol almıyorum. Dağıtana kadar içmek istiyorum, öğleden sonraya kadarki programımı boşalttım. Sigara ?" " Düşmanının yanında sarhoş mu olacaksın. Boşuna sen gryffindoor'a seçilmemişsin. Sen kafayı yemişsin " " Bak seni boğazlamak istiyorum. Bunu inkar edemem. Ama bir günlüğüne düşman olmak istemiyorum. Sadece beraber sarhoş olmaya gittiğim çocuk ol. Sen ilk defa başkasıyla içeceğim demiyor muydun. Gel beraber dağıtalım."

Hapis/tomioneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin