Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Havalimanındayım , beni buralardan götürecek uçağımı bekliyorum ve sonra Işıklar Şehri'ne uçacağım yani Paris'e aslında uçacağıma ben bile inanamıyorum ama işte buradayım yanımda canım kankim Derin var ve kahve içiyoruz.Bu arada size biraz kendimden bahsedeyim.Ben İrem ve bir nevi moda tasarımcısıyım aslında hala okuyorum ama olsun bütün arkadaşlarım tasarımlarımın çok güzel ve çok başarılı olduklarını söylüyorlar hatta geçenlerde Derin benim haberim olmadan benim tasarımlarımı Paris'teki bir okula ve bir moda yarışmasına yollamış ve ben ikisini de kazandım yarışma çok önemli değil ama Paris'teki okula çağırılmam...gerçekten inanamıyorum
'İrem hadi gel kalkalım da çantalarımızı koyalım.'Derin beni çekiştiriken kahvemizi güzelim yeni aldığım yeşil tişörtüme dökerim.
'Off Derin yaa'
'Hadi hadi bir şey olmaz gel değiştiririz üstünü.'Normalde böyle davranmam ama heyecandan ve stresten kötü oldum.
'Kızım şurada oturan bir oğlan var'dedi Derin
'Eee ne olmuş o oğlana'aslında cevap bile vermemem gerekiyordu çünkü şuan çok daha önemli bir şey ile uğraşıyorum
'Nasıl ne olmuş o oğlana yaaa sana bakıp bakıp duruyor.'bana bakması gayet normal tabi hayvan gibi kahve döktüm üstüme...
'Bana bakmıyordur yahu başka yere bakıyordur.'kafamı çevirdim ve yoo gayetde bana bakıyordu 5 saniye boyunca gözlerine baktım ve aman tanrım buraya doğru geliyor hemen tişörtümdeki kahvemi temizlemeye döndüm
'İrem...'çaktırmamaya çalışarak tişörtümü temizlemeye devam ediyordum
'Efendim Derin'Derin yerinde duramıyordu ve beni çekiştirerek o oğlana doğru yaklaştırıyordu sonra beni durdurup'Sakın bu işide batırma'dedi ve sizde neden böyle bir şey dedi diyeceksiniz ben sizin sorunuzu hemen yanıtlayayım;Çünkü daha önceki ilişkim gerçi ilişki denilemez ama olsun ben tam anlamıyla batırmıştımda...yani şöyle Derin beni biriyle tanıştırmıştı ama ben yürütemedim gerçi pek yürüyecek gibide değil di ama Derin hala benim hatam olduğunu söylüyor ama merak etmeyin aramız çok iyi , unutulup gitmişti ta ki şuana kadar ve yanımızda aman tanrım...
'Merhaba'dedi gereksiz uzun boylu çocuk ve benim sinirimi tavan yaptı
'Sana da Merhaba'dedi Derin mest olmuş bir şekilde eriyordu ama onun tipi olmadığını biliyorum
'Benden sana merhaba yok bizim ne yaptığımız seni ilgilendirmez ve yardımınada ihtiyacımız yok şimdi buradan gidebilirsin ve bizi seyretmeyi de kes'diye resmen saydırmış olabilirim ama yapacak bir şey yoktu eğer ben bir şey söylemeseydim Derin kesin bayılırdı ve uçağımıza da geç kalırdık uçağımız derken canım kankam Derin de benimle geliyor tabi ki de Derin Paris'te okumayacak ama barista olarak bütün gün çalışacağını ve hayatının gerçek aşkını bulacağını söylüyor barista olmasını destekliyorum ama gerçek aşkı bulacağını pek zannetmiyorum çoğu insan Paris'e gerçek aşkı bulmak için veya sevgilisyle birlikte Aşıklar Şehrine gittiğini zannediyor ama Paris'in gerçek adı Işıklar Şehri çoğu insan bunu bilmiyor ve benim çok sinirim bozuluyor.
'İrem ne yaptın!'aaah gerçekten inanamıyorum şimdi bütün uçak yolculuğu boyunca başımın etini yiyecek neyse bende uyurum zaten günlerdir uyumuyordum aslında uyumuyor değil uyumuyordum ve uyuyamıyordum uyumamın sebebi bütün gün tasarım yapmış olmam uyuyamıyor olmamın nedeni ise Burak'ın bir türlü beni rahat bırakmaması(eski sevgilim)ve bana bütün gün mesaj atması ama ben mesajlarını okumuyorum.
'Derin hiçbir şey yapmadım yeter hadi gidelim artık birazdan son çağrı yapılacak'birazdan son çağrı yapılacak diye geçiştirmeye çalıştım ama işe yaramadı.
'İrem sen manyak mısınn?'uupps galiba Derin biraz fazla kahve içmiş.
'Hayır değilim ama sen kahveyi kaçırmışsın kızım hadi gidiyoruz al bavulunu'dedim ve masaya birazcık bahşiş bırakıp kalktım.Gözümle yanımıza gelen uzun boylu çocuğu aradım ama büyük bir ihtimal gitmişti.
'Tamam kızım ya amma da abarttın.'gerçekten artık gitmemiz gerekiyor aa seninle ilgilenemeyeceğim Derin özür dilerim.Derin'in bavulunu ve çantasını da alıp Derin'in koluna girdim ve kontrollere doğru yürüyorum ve sıraya girdiğimde aman tanrım...
'Aman Tanrım burada'Derin'i hiç umursamadan diğer sıraya girdim ve çantalarımızı da kontrolden geçirip uçak kapımıza doğru yola çıktım Derin peşimden geliyor ama ben hızla yürümeye devam ediyorum uçak kapısının önündeki pasaport kontrolünden de geçtikten sonra Derin bana yetişmişti ve beraber yürüyorduk.Bana laf yetiştirmeden tabi ki de olmazdı
'İrem ya ne güzel konuşacaktık ve ayrıca niye bu kadar hızl yürüyorsun biraz yavaşlar mısın ?'Derin bunu dediği an durdum ve konuşmaya başladım.
'Uçağını kaçırmak istiyorsan geri dönüp konuşabilirsin'dediğim an şoke oldum çünkü tam karşımda duruyordu o buradaydı.
'Konuşmak için geri dönmesine gerek yok çünkü galiba aynı uçaktayız.'aman tanrım aynı uçaktamıydık aah inanamıyorum
'Neyse aynı uçakta olmamız önemli değil çünkü zaten konuşmayacak.'tamam tamam sakin ol çok güzel bir yolculuğa çıkıyorsun ve her şey çok güzel geçicek.
'Aslında konuşacaktım hatta baya uzun bir sohbet etmek isterim'Derin gerçekten çıldırmış olmalı
'Tamam iyi öyleyse uçağa binelim'çok zengin görünüyor kesin business'ta uçuyordur o yüzden sorun ama olamaz business bölümünü geçiyor ve 7. sıraya oturuyor aman tanrım böyle bir felaket olamaz hemen çantamdan biletimi çıkarıp kontrol ediyorum ve benim yerimde 7. sırada hatta onun tam yanında...
