Yarım saat sonra ikisi de artık aç değildi. Yuta Jaehyun'un ona gösterdiği odada eşyalarını yerleştirirken diğeri ise rahatlamak için havuza girmeye karar vermişti.
Yuta duş alıp pembe bir iç çamaşırı, üzerine de kendisine epey büyük gelen beyaz bir gömlek giydi.
Johnny'nin seksi arkadaşı Jaehyun'u baştan çıkarması için böyle şeylere ihtiyacı yoktu ama yine Yuta dikkat çekmeyi severdi.Evin içinde dolaşırken bir tarafı boydan boya cam olduğu için Havuzdaki yakışklı adamı fark etmesi zor olmadı.
"Hey!"
Yuta dışarıya çıkıp havuzun kenarını tuttu ve boştaki elinin parmak uçlarıyla suya dokunmak için eğildi. Suyu avucuna alıp havuza akışını izledi.
"Neden bana göz kulak olmayı kabul ettin merak ediyorum. Sonuçta ben artık reşitim."Jaehyun havuzun kenarına yaklaştı ve ıslak saçlarını yüzünden uzaklaştırdı.
"Seni en son gördüğümde ufak bir çocuktun. Üstelik Johnny, epey uçarı ve şımarık olduğunu söyledi. Burada başına bir şey gelsin istemedim."Yuta, saçı önüne düşüp ışık siyah tellerinde parıldarken.
"Hey! Ben şımarık falan değilim. Hem ben senin hakkında fazla bir şey bilmiyorum ve bir hafta beraberiz."Jaehyun, Yuta'nın kendisi ile ilgili pek bir şey bilmemesine seviniyordu. Gülümsemesinin, saçlarının ve suyun üzerinde gezinen parmaklarının kendisine ne yaptığını bilmemesine seviniyordu. Bu yumuşak dalgaların altında şu anda kendinin çelik gibi sertleştiğini bilmemesine seviniyordu.
Yuta elini kaldırıp Jaehyuna doğru biraz su fırlatıp güldü.
Jaehyun bir an için Yuta'nın küçük eline, ıslak parmaklarına ve yumuşak avucuna baktı ve sonra da bileğinden tutup çekti.
Sevimli oğlanın kahkahasına ve kendisine yaptıklarına bir son vermek için. Çünkü kendini kontrol edemiyordu. Çünkü onun kendisine dokunmasını istiyor ve buna engel olamıyordu. Çünkü Yuta'yı o kocaman, çekici gözleriyle kendisine bakarken gördüğünden beri bunu düşünüyordu.Suyun içine girince Yuta'nın çığlığı kesildi ve çıkardığı dalga, Jaehyun'un dudağına ve çenesine geldi.
Islak saçları yüzüne dolaştı."İmdat..." diye kekeledi, beyaz gömlek beline doğru kalkarken.
Jaehyun suyun altındaki pembe iç çamaşırı ve çıplak bacaklara bakmamaya çalıştı. Diğer taraftaki merdivene doğru yüzdü.
" İmdat! "
"Yüzemem," diye çırpındı Yuta tüm o kargaşanın arasında.
"Jaehyun!"Jaehyun merdivene tutundu ve omzunun arkasından çırpınan beyaz gömleğe ve koyu saçlara baktı. Yuta dibe gidiyordu. Jaehyun kaşlarını çattı.
"Oyun oynamayı kes."
Oğlan yukarı çıkmadı. Tek yapması gereken havuzun dibine vurup kenara tutunmaktı."Yuta?"
Başı yüzeye çıktı. Öksürüp batarken bir çığlık daha attı."Kahretsin!"
Jaehyun saniyeler içinde dalıp Yuta'yı çırpınan kollarından yakaladı. Sular fışkırtıp saçları ve uzuvları birbirine karışarak ilerlediler."İyisin. Seni tuttum."
"Yüzme bilmiyorum."
"Bu belliydi. Havuzun kenarına o kadar da uzak değildin."
Yuta saçlarını gözlerinden uzaklaştırdı ve biraz ilerideki havuzun kenarına baktı.
"Beni öldürmeye mi çalışıyorsun?"
Şirin gözleri ıslak kirpiklerle çevrelenmis somurtarak büyük olana bakarken o kadar tatlı görünüyordu ki..
Gömlek göğsünün altında yüzüyordu ve Jaehyun'un karnı ile göğüs kafesine sürtüyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
a little death 'yujae
Short StoryJaehyun, en iyi arkadaşı Johnny'nin ricası ile bir hafta boyunca Yuta'ya göz kulak olmak zorunda. Fakat Yuta'nın başka planları var. Jaehyun'u ayartmak gibi. 🔞