8

1.3K 106 49
                                    

- - - - -

"Hayır hayır, bizim birbirimiz ile alakamız bile yok tamammı?"

Jennie stres ve endişe ile öne atılmış yanlış anlaşılmayı düzeltmek için sesli bir şekilde söylemişti bu cümleyi.

Taehyung ise onun bu halini sevimli bulmuştu ve gülmüştü. Gülmesinş gizlemek için geriye yaslanmış ve eli ile ağzını görünmez hale getirmişti.

"Hmmm, o zaman neden hala taehyung konuşmuyor ve pis pis sırıtıyor?"

Jungkook dilini yanağında gezdirip ateşe barutu atıp kenara çekilmişti. Taehyung hala gülümsemekten kendini alamazken Jennie sinirle ona dönmüştü ve gördüğü manzara ile sadece bakışları ile onu tehtid etmişti.

"Taehyung bir şeyler demelisin..."

"Ne demem lazım?"

Çapkınlıkla verdiği cevap karşısında diğerleri şaşkınlık adına sesler çıkartırken Jennie elini alnına vurmuştu.

"Eee bence bu akşam bu kadar oyun yeter herkes ciddiyetini fazlasıyla kaybetti..."

"Ne yapacağız peki?"

"Bir klasik olan doğrulukmu cesaretlilik mi?"

Herkes başı ile onaylamıştı. En iyi teklif buydu. Aslında Jennie bu konuda biraz endişeli olsada herkes kabul edince o da kabul etmek zorunda kaldı.

"O zaman denileni yapmayan veya cevaplanmayan kişi her seferinde üzerinden bir parça kıyafet çıkarsın ne dersiniz?"

"Tanrım Yoongi şurda çırılçıplak kalsa da hiç bir soruyu cevaplamaz!"

"Jimim benim senin gibi utanıcak küçük bir şeyim yok tamammı?"

"Kesin sesinizi..."

Namjoon ikisini de susturduğunda önünde duran soju şişesini yuvarlak masanın ortasına koyup düzgün bir şekilde çevirmişti.

"Lisa soruyor ve de Hoseok cevaplıyor..."

Lisa sinsice baktı ve düşünmeye başladı. Jungkook aklına gelen soru ile Lisanın kulağına eğilmiş ve aklına gelen soruyu sormuştu.

"Hoseok-shi doğruluk mu cesaretmi?"

"Tanrım Jungkook dan korkuyorum eğer doğruluk dersem beni mahveder..."

"Tamam o zaman bizim için dans et burada."

Hoseok gülümsedi bu onun için gayet kolay bir şeydi. Kendinden bir bir şekilde ayağa kalktı ve hiphop tarzında dans etmeye başladı.

"Waooow Hoseok bence sen bir dansöz olmalısın..."

Jungkookun söylediği şey ile herkes gülmeye başladı. Hoseok ise duydukları ile duraksadı ve bir dansöz gibi kıvırtmaya başladı.

"Tanrım Hoseok sen kız olmalıymışsın!"

Jin dalga geçerek söylediği şeyi hepsi kahkaha atarak onaylamıştı. Hoseok yerine oturdu ve Namjoon şişeyi tekrar dan çevirdi.

"Jin soruyor Taehyung cevap veriyor..."

Jennie işte şimdi endişelenmişti. Oyun başından beri onun kurnaz ve zeki biri olduğunu anlamıştı. O gerçekten tehlikeli biriydi Jenin gözünde.

"Doğruluk mu Cesaret mi Kim Taehyung?"

Mimikleri ve ses tonu ile yeniden ortamı gerginleştirmişti Kim Seok Jin. Jennie cesaret demesi için dua ederken Taehyung kendine biraz şarap doldurdu.

"Doğruluk, Seokjin... Senin en sevdiğin!"

Jin gülümsemişti. Doğruydu doğruluk en sevdiğiydi. Soru sormayı ve cevap verilmesini severdi. Jennie ise çok fazla tedirgin olmuştu.

"O zaman Kim Taehyung, sana sorunu soruyorum hazırmısın? Üstünü çıkarmaya hazır ol bence..."

Taehyung yutkunmuştu. Diğerleri gözlerini kocaman açmış ve merakla Kim seokjine bakmaya başlamışlardı. Taehyung ise içkisin den bir yudum alıp soruyu beklemeye başlamıştı

- - - - -

Okuyan ve oy vermeyenlere lütfen zor bir şey değil okumaya devam etmeniz seviyorsumuz demek bir oy vermek zor olmamalı, değilmi?

Bugün bölüm geç geldi çünkü işlerim vardı ve hiç kenarda bölümüm yoktu.

Şuan bile bir yandan sefirin kızına bakıyorum maalesef annemler çok seviyor :(

Neyse lütfen oy verin ve paragraf arası yorumlar yapın beni mutlu edin hehehhe ;)

Sizi seviyorum muah ^o^


Poker Game | taennie Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin