Tedavi aşaması en zor o şamadır bence . Çünkü dayanması güç . Ben o hastanede sadece kendi acımı değil , orda ki herkesin acısını yaşadım . Ben küçüktüm . Kimsenin kaldıramıcağı şeylere mecbur tutuldum. Tedavi sürecim boyunca unutmadım iki olay oldu . Bunlardan biri küçük bir lösemi kızına ait . Daha 4. sınıfa gidiyodu . Üstümde ip ince bir tek parça bir hasta kıyafetiyla kolidorlarda geziyorum . Bi doktor görse yataktan kalktığım için azar kayardı ama bu kimin umrunda . Aradan bi saat geçince yine yorgun düştüm . Gitmek istemiyodum odaya . Bu kadar çabuk yorulmamalıydım . Odamın yanında ki 23 numaralı odadan küçük bi kızın iç çekişleri geliyodu . Kapı açıktı, girdim . Küçük kız elinde bi tane kabın içindeki sigara böreğini koklayıp yanındaki komidinin üstüne koyuyo . İki kez bunu yaptığına şahit oldum . Neden ama ? Neden koklayıp bırakıyo ? Yanında annesi vardı . Arkasını döndü ve kıp kırmızı gözlerle bana baktı.
- Gelsene buraya
Sesimi çıkarmadan kadının yanına yaklaştım . Ama bi hayli çok sorular vardı kafamda.
+ Neden ? Kızınız neden kokluyo ? Neden yemiyo ?
Kadın birden ağlamaya başladı . Soramadım bi daha . Cesaret edemedim . Yine ağlar diye korktum .O sıra içeri giren doktor ;
- Senin odada olman gerekli değil mi ? dedi.
Konuşsamda ne değişcekti ki ? Hayır okulda olmam gerekiyo. Evimde olmam, sokakda oyun oynamam gerekiyo desem ne değişcekti ki ?
Dışarı çıktım ama merak ediyodum . Neden ? O kadar kötümü duru mu ? Neden yemiyo ?
Doktor odadan çıktıkdan sonra, gizlice geri girdim odaya . Kadın iki gözü iki çeşme ağlıyodu . Ayağa kalktı, elimi tuttu , gözümün içine bakarak ;
- Siz hiç istediğinizi doya doya yiyemediniz bu hastanede , ama siz bu hastanede anne dualarıyla besleniyonuz . En hayırlısından besleniyonuz . Bi gün sağlığınıza kavuşcaksınız . Bu hastaneden gülerek çıkacaksınız . Merak ettiğin soruyu cevaplıcak olursam . Tedaviler ve içtiği ilaçlar ağzında büyük yaralara sebep oldu . Konuşunca canı yanıyo, yemek yiyince canı yanı . Sadece vücuda salgılanan ek gıdalarla beslene biliyo . Siz bunları çekmek zorunda değildiniz . Ama Allah başımıza bunları verdiyse vardır bi sebebi diyip susmalıyız . Az daha sıkın dişinizi canlarım . dedi.
Sonra önce kızının anlından öpüp, sonrada tek elimi dudağına getirip elimi öptü . Ağlamamak içten değil ki .Bu sözlere karşı hangi göz ağlamadan dura bilir ki ?
Ben işte o gün büyüdüm .O gün şükretmeyi öğrendim .Durumum daha ağır ola bilirdi . O odadan nasıl çıktım bi bilsem . Çok canım yandı . Ben orda sadece kendi acılarımla tedavi görmedim , herkesin acılarına şahit olarak , hissederek tedavi gördüm . Hiç susmadan ağladım . Bir kez bile gülmedim, sürekli ağladım . Çok canım yandı, her yandığında da ağladım . Güçsüzdüm, çaresizdim . Bu sadece bi tanesiydi , daha ne olaylar var bir bilseniz . Ben o hastanede şükretmeyi öğrendim . Çocukluğum belki geçmemesi gereken en son yerdi ama ben o derslerle büyüdüm . Ve şun ölümümü sessizce izlerken anın tadını yaşamayı ben ordan öğrendim