1~kavuşur muyuz Joseph?

9 2 0
                                    

"Kendisinden daha dün ayrılmış gibi taze bir hasret duydum."
~ Sabahattin Ali

Sevgi diyince aklıma gelen soluk benizli beyaz atlı prens. Sevmek, sevilmek, sevdirmek ve daha nicelerini öğrendiğim imkansızım. Tüm şiirlerim, namelerim, her satırım sanadır. Belki bir gün kavuşur ise gözlerimiz, buluşur ise ellerimiz işte o zaman inanırım mucizelere. Sonbahardan oradan oraya savrulan, kışın üzerine soğuk karlar ve yağmurlar yağan masum bir yaprak olmaktan çıkar; ilkbaharda sana, kökleri sağlam olan bir ağaca yaprak olurum...

Gözlerinden iki damla yaş aktı Lori'nin. Beyaz atlı prensine asla ulaşamayacak sayısız mektuptan birini daha yazmıştı. Her ne kadar imkansız olduğunu bilse de seviyordu bu adamı. Kusurlarıyla, hatalarıyla kabullenmişti Joseph'i. Gözyaşlarını elinin tersiyle sildi. Narin kalbini her ne kadar üzmek istemese de çıkaramıyordu aklından. Yatağının yanında duran mumu eline alıp mutfağa doğru ilerledi. Ahşap yerlerden çıkan gıcırtılar korku filmini aratmıyordu. Evleri oldukça büyüktü Lori'nin. Ailesiyle birlikte 3 katkı bir köşkte yaşıyorlardı. Babası oldukça varlıklı bir ailenin tek çocuğu olarak, ölmuş babaanne ve dedesinden kalan mirasın tümü onların olmuştu. Annesi ise bir başka bir varlıklı ailenin 2. Çocuğuydu.

Joseph ve Lori ilk karşılaştıklarında daha 7 yaşındaydılar. Sahil kenarında deniz kabuğu toplayan, sapsarı saçları savrulurken yeşil gözleri parlayan güzeller güzeli Lori; denizden çıkmakta olan, yaşıtlarından uzun boylu, kumral ve yeşil gözlü olan o çocuğa vurulmuştu ilk başta. Buna aşk mı derler masum bir hoşlantı mı bilmem ama Joseph'in de Lori den bir farkı yoktu. İlk başlarda bakıştılar sadece. İkisi de birbirinden gözlerini kaçırmadan uzun uzun bakıştılar. Lori kızarmış yanaklarını elinin tersiyle ovalarken, Joseph utancından saçlarını kökünden söküp atacak kadar fazla düzeltmeye çalışıyordu. Her sabah 10 civarları Lori sahile gelir Joseph ise Loriyi görmek için sahilin o ucuna kadar yüzerdi. Aradan haftalar geçti. Geçen haftalar sürecinde değişen tek şey küçük çocukların birbirlerine olan aşkıydı. Her geçen gün daha da artıyordu. 1 ay boyunca her gün Joseph ve Lori sahilde birbirlerine bakıp güldüler. Her zamanki gibi Joseph sahilin o kısmına yüzerken gözleri kumsalda Lori'yi arıyordu. Yüzdü yüzdü ve yüzdü... Denizden çıkıp kumsala ayaklarını bastığında Lori'yi göremeyince hayal kırıklığına uğradı. İçinden bir parça sökülüp atılmış gibi hissetti Joseph. Etrafa bakındı iyice. Çevredeki parklara, marketlere her yere baktı ama yoktu. Şüphe sardı içini. Ya bir daha göremez ise daha adını bile bilmediği o kızı? Ya başına bir şey geldiyse? Korkuyordu ama nafile... Keşke konuşsaydı onunla daha önceden. Öğrenseydi ismini. Belki onu bulmak çok daha kolay olurdu.

KARANLIK AY ~Yeniden Doğuş~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin