Hayatı çalıştığı transatlantikte geçen Danny
Boodman, bir gece kimin tarafından bırakıldığı belli
olmayan bir kutu bulur. Kutunun içerisindeki şey
ise şaşkınlığını bin kat daha artırır. Kutunun
içerisindeki şey yeni doğmuş bir bebekten başkası
değildir. Çaresizce bebeği odasına götüren
Boodman, bebeğe karşı büyük bir bağlılık geliştirir.
Ona Novecento ismini verecek ve son nefesine dek
odasında tek başına büyütecektir. Novecento ise
babası Boodman bir kaza sonrası hayatını
kaybedene dek bu mabetten çıkmayacaktır. O gün
odasında çalmaya başladığı piyano, tüm gemiyi
şaşkınlığa sürükleyecek, yakın zamanda herkesi
kendine hayran bırakacaktır.