13/20

2 1 0
                                    


19.12.2020
Kelimeler için bir sayı verilmesi onları yazarken zorlanmama neden oluyor. Sonuçta ortada bir sınır var. Sen o sınırın altında kalıp özü muhteşem bir şekilde verebilirsin. Ama altında kalmaman gerektiği için ayrıntıya boğuyor ve boğuluyorsun. Üzerine çıktığında ise karşı taraf bununla tatmin olacak mı, çok mu fazla oldu endişesi içini kemiriyor.

Her türlü sınıra karşıyım.
Ne istiyorsam onu araştırmalı, yazmalı ve ifade etmeliyim. Diğer türlü bana katkısı yok. Hatta yararlı olan zamanımı da elimden alıp büyğk bir kalça ve bel ağrısı olarak bana dönüş yapıyor. Göz ve baş ağrımı ise işin içine hiç katmıyorum.

Herkes aynı şeyi çekiyor ama herkes bizim kadar zorlanmıyor.

Herkes sonuna kadar dayanmıyor.

Herkes senin gibi senin acını çekmiyor.

Herkes yaşamıyor.

Sen yaşıyor musun ki?

Yaşam ve yaşamak nedir? Bir insan yaşadığını nasıl anlar?

Aklım ermiyor bu konulara. Mantıklı gelmiyor.
Yaşamak iki oda bir ev belki bir araba bir arsa almak için gençliğini ve yetişkinliğini heba etmek midir? Yaşamak gelecek için her an çabalamak mıdır? Yaşamak anı yaşamak mıdır? An bundan ibaretse yaşamak için ne eksik ve ne yapmalı?

Rüzgar esiyor. Yaşamaya devam etmek gerekir.

Güneş her gün doğuyor ve batıyor.
Aslında güneş doğup batmıyor. O yerinde duruyor ve biz etrafında aynı zamanda da kendi etrafımızda dönüyoruz.

Aslında insanlar değişmiyor.
Biz değiştiğimiz için onların yeni fark ettiğimiz özelliklerini görmeye başlıyoruz. Bu da bizi şaşırtıyor ve şoka uğratıyor. Aslında biz de değişmiyoruz. Sadece o an görmek isteğimizi, ihtiyacımız olduğunu düşündüğümüz şeyi görüyor ve istiyoruz. Sonra olanlar oluyor. Gerisi ise her zamanki gibi hayal kırıklığı.

Boğazım kuru ve genzim tıkalı.
Hasta olmama birkaç saat kalmış gibi. Şiddetle reddediyorum. Olamaz.
Planım yok. Şimdilik sadece uyuyabilmeyi diliyorum. Bir de sabah yorgun olmadan uyanabilmeyi. Gece daha çok yoruluyorum. Asla dinlediğimi hissetmiyorum. Bunu hissetmek de daha çok yoruyor.

Kafamın içindeki çark sürekli dönüyor ve ben çok yorgunum.

Bir bavul almak istiyorum. İçine birkaç kitap, belki bir parça kıyafet, biraz temiz iç çamaşırı ve çorap koyup kapatmak istiyorum. Olöayan arabamı hayal ediyorum. Her hayal ettiğimde farklı bir model. Bavulu arabanın içine atıyorum ve hırsla binip kapımı kapatıyorum.
Direksiyonu çevirdiğim gibi gaza basıyorum. Nereye gittiğimi bilmeden belki de aylarca banyo yapamadan sadece araba sürüyorum. Dinlendiğim yerlerde yeni insanlar ile tanışıyorum. Birkaç spontane gelişen ilişkim oluyor. Onlar orada kalıyor ben ise kalmıyorum. Şimdikinin aksi bir hayat yani aktif bir hayat hayal ediyorum. Şu an durağan bile değilim. Kendi hayatımda pasifim. Elimde değil.

O zaman bu artık hatırlamakta zorlandığım sana değil olmayan sevgilim.

Hayalimde kurduğum hayata ve hayatında pasif kalan herkese.

Uyku uyuyamıyorum ama uyanmak da istemiyorum.

Tıpkı hapşurmak isteyen vücudumu engellemem ve acı çekmem gibi. Birazdan o istek tekrar gelecek. En iyisi itaat edeyim. Kendimi kendimden daha iyi tanıyorum.

Hadi yine kaybolalım.

20/20 ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin