buse

522 38 19
                                        

Merhaba!çok uzunnnnnn zaman oldu ve kendimi haklı çıkarmak için saçma savunma girişimlerine girmeyeceğim.Suçluyum çünki...

Ama gelen bazı mesajlar ve oylar beni mutlu ettim ve işte yeni bölüm. ...

Sanırım oyun daha başlamadan son bulacaktı. Ağzımı açtığım anda kendimi ele verecektim.Böyle bir oyuna başlarken onunla karşılaşacağımı hesaba katmamış, sesim konusunu hiç düşünmemiştim. Sanırım şu an için tek yapabileceğim sesimi hatırlamamasını dilemek olacaktı.

Pek de emin olmadığım adımlarla masaya ilerledim. Nefesimi tuttum ve direk Dağlar'ın yüzüne baktım.Gözlerini kaldırıp iki saniye bana baktı. O iki saniye içinde düşündüğüm şeylerin filmini çekseler en iyi korku filmi dalında Oscar alırdı. Belki de en iyi komedi filmi dalında...

Gözlerini tekrardan menüye çevirip "Ben Americano istiyorum."dedi.

Gerçekten bu sıcakta kahve mi içecekti.

"Bu sıcakta kahve mi içeceksin?" Aklımdan geçenleri dile getiren kişi Murat'tı. Işıl'ın şu anda arkada neler yaptığını deli gibi merak etmeme rağmen arkama bakmadım.

Dağlar "Evet" gibi kısa ve net bir cevap verirken yanında ki kızın ismimi resmen haykırmasıyla kaşlarım çatık bir şekilde kıza döndüm.

Birileri kesinlikle bana "Allahım bu kızı en zoruyla sına!" diye beddua etmiş olmalıydı.Ama suç bende niye sabah sabah bu uğursuzun adını ağzıma aldım ki.

Buse- evet doğru tahmin ettiniz orta okulda kavga ettiğim ve bu sıralar moda olan şu topuza kendimce ismini verdiğim buse- "Aa Edil bu sen misin gerçekten?"

valla bu kızda bir değişiklik yok. Hala alık alık sorular soruyo. Tam anlamıyla kelime israfı.

"Gerçi neden soruyosam. Dünyada senden başka kim bu kadar zevksiz olabilir ki?" derken baştan aşağı beni süzdü.

Doğru söylüyon biz senin gibi karın kışın ortasında şort giyip popomuzu tehlikeye atacak kadar zevke sahip olamadık daha, dememek için çitten on tane eşek atlattım- buda babaannemin bana kazandırdığı garip alışkanlıklardan biri ne zaman sinirlensem çitten eşek atlatırım. Neden eşek olduğuna gelirsek çitten eşek atlatmak o kadar kolay bir iş değil. Hayal gücüm bile yetmiyor, buda bana sakinleşmem için zaman kazandırıyor. Babaannem şeytana bile pabucunu ters giydirir valla-. Ama sonunda tek istediğim o eşeklerden birinin buse yi tuvalet olarak kullanmasıydı. Yine de susmayı becerdim.

Tam ağzını açmış bir şey söyleyecektiki Murat'ın sağında oturan kız araya girdi.

"Buse iznin olursa sakin bir doğum günü geçirmek istiyorum."

Aha gömerler işte böyle. Kafe benim olsa sonsuza kadar bedava pasta yiyebilirdi bu kız, valla o kadar sevdim.

Buse sus pus olurken diğerleride siparişleri verdi.

Siparişlerin hazırlanmasını beklerken Işıl koşarak yanıma geldi.

"Ne oldu tanıdımı? Neden o kadar uzun kaldın? Murat neli pasta istedi? Bileyimde ilerde evlendiğimizde ona göre pasta yaparım? Konuşsana kızım!"

"Bırak şimdi Murat'ı bak bakalım masada kim var?"

Işıl masaya bakmadan önceki ve baktıktan sonraki halini anlamak için; bir boğanın kırmızı görmeden önceki ve sonraki halini düşünün.

"Bunun ne işi var burda ya? Çek git deseydin."

"Ha oldu canım böylelikle ilk günden işten kovulup annemin diline düşeyim."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 08, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Tatlı SapıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin