Dışarıda ürkütücü rüzgar sesi
Ağaçların esinti ile mücadelesi
İçimi ürperten uğultusuyla beraber
Benliğimi kasıp kavuran sertliğiyle
Gözümde canlanan, direnmeye çalışan birkaç yaprak
Ama onlarda dayanamıyor
hırçın denizin haşin esintisine
Ve ardından başlayan rahmet incisi
O da yetmiyor benliğimi kavuran sevda ateşine
Sığınacak bir liman aramaktayım
çaldığım bütün kapılar kapandı yüzüme
kaldım tek başıma yine deryalar ötesi düşlerde
Ne seher yeli ne de yağan yağmur çözüm
Tek limanım, tek sığınağım sensin be sevgili
Samyeline dayanamayan yaprak gibiyim
Savuruyor beni uçsuz bucaksız limanlara
Tutunacak tek dalımı da sen kestin
Şimdi ne dağları delen ferhat anlar beni
Ne de çöllere düşmüş mecnun
Onlar kavuşma umuduyla yandılar
Ben kavuşamayacağımı bile bile
Dayanacak takatim kalmadı be cennetim
Haykırıyorum artık içimi kavuran aşkı
Senin beni duymayacağını bile bile
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şairin Mürekkebi
PoetryHayat bir varmış bir yokmuş diye başlar. Bazen varız ama hiç yokuz. Biz kimiz kimliğimizdeki isim miyiz ? Sadece sınırlarımız, hedeflerimiz, hayallerimizden ibaret miyiz ? Yalnız yaşam denilen çölde, önümüze çıkan her engelde yeniden güçlenen zihi...